Enfeksiyon uzmanı Torun: Şarbon salgınının boyutları tahmin edilenin üstünde

Türkiye'nin gündemine şarbon yıllar sonra yeniden girdi. Konunun uzmanlarından olan mikrobiyoloji ve enfeksiyon hastalıkları uzmanı Dr. Mustafa Torun, son günlerde tartışılan şarbon vakaları ve risklerine ilişkin soL Haber'e açıklamalarda bulundu. Dr. Torun'a göre Türkiye'de şarbon salgını bilinen ve tahmin edilen boyutların üstünde ve ciddiyet taşıyor. Çözüm ise sağlığın…

Haber Merkezi

Türkiye'nin gündemine şarbon yıllar sonra yeniden girdi.

Konunun uzmanlarından olan mikrobiyoloji ve enfeksiyon hastalıkları uzmanı Dr. Mustafa Torun, son günlerde tartışılan şarbon vakaları ve risklerine ilişkin soL Haber'e açıklamalarda bulundu. 

Dr. Torun'a göre Türkiye'de şarbon salgını bilinen ve tahmin edilen boyutların üstünde ve ciddiyet taşıyor. Çözüm ise sağlığın kamulaştırılıp koruyucu hekimlik ilkelerinin yaşama geçirilmesinde. 

Sayın Torun, şarbon nedir, neden kaynaklanır, kökü, kökeni, kaynağı, türleri neler?

Bir enfeksiyon doktoru olarak şarbon hastalığı ve salgını ile ilgili görüş istendiğinde okurları sıkmadan ve fazla tıbbi terim kullanmadan nasıl bu işi becerebilirim diye düşünmedim desem yalan olur... Çevremizde şarbon ile ilgili çok yaygın olarak bir yığın bilgi ve haber dolaşmakta, yazılıp çizilmekte. Kısaca bilgi kirliliği had safhada olup bu konunun maalesef  toplumsal, siyasi, ekonomik boyutuna girilmemekte. Amiyane tabirle "suya sabuna dokunulmamakta." Birçok meslektaş ve bilimsel derneğimiz diğer sağlıkla ilgili konularda olduğu gibi sadece teknik bilgiler vermekte, sorunun nedenlerine ne hikmetse girmemekteler. Birebir veya telefonla görüşmelerimizde olayın dramatik olduğunu belirtip ne hallere düştüğümüz, bulaşıcı hastalıkların tekrar hortladığı ifade edilmekte.

Burada ben şarbonla ilgili ayrıntılı tıbbi bilgiler iletecek değilim. Zaten isteyen internetten kolaylıkla öğrenir... Ama kısaca belirtecek olursak "ŞARBON tıptaki ismi ile BASİLLUS ANTRASİS diye bildiğimiz; kapsüllü, spor yapıp toprakta bulunan gram pozitif boyanan bir bakterinin insan ve otçul hayvanlarda oluşturduğu bir hastalıktır. Şarbon hastalığının etkeni olan BASİLLUS ANTRASİS mikrobu esasında bir toprak bakterisidir. Kötü hijyen ortamının ölçütüdür.Toprak kazı işi ile uğraşanlar (Mezar, kanalizasyon, çiftcilik işi yapanlar), kasaplar, avcılar bu hastalık açısından riskli mesleklerdir.

Nasıl bulaşır peki, nelerden geçer? 

Geçiş yolları sıra ile cilt, solunum ve ağız yolu (gıdalar) olup insana enfekte hayvanın etleri ve ürünleri ile geçer. Kafa karışıklığı olmasın diye fazla tıbbi teknik ayrıntıya  girmeyeyim. Az önce saydığım geçiş yollarına paralel olarak; cilt, akciğer ve bağırsak şarbonu yapar... Genellikle yüzde 95 cilt, yüzde 5 civarında da akciğer ve bağırsak şarbonu yapar. Akciğer ve bağırsak şarbonunda ölüm oranı çok yüksektir. Cilt şarbonunun ağır formunda ölüm oranı artabilir. Cilt şarbonu veya halk tabiri ile "Kara Kabarcık" toplu hayvan kesimlerinde artan bulaşıcı viral bir hastalık olan ve ciltte yara yapan ORF hastalığı ile karışabilir. Ağrısız yara oluşturması Orf'dan ayrılmasına yardımcı olur. Son zamanlarda uyuşturucu kullananlarda şırınga kullanımına bağlı gelişen "Enjeksiyon şarbonunu da belirtmeden geçemeyeceğiz .Ayrıca nadir de olsa şarbon sepsisi (kan zehirlenmesi) ve menenjiti de görülebilir. 

'ET VE ET ÜRÜNÜ ALMAYI MÜMKÜNSE DURDURALIM'

En merak edilen konu: Ülkemizde durum nedir? Şarbon tartışmaları ve açıklamaları yayılıyor. Türkiye'ye dair belirlemeleriniz neler?     

Bu bilgileri kısaca aktardıktan sonra gelelim ülkemizdeki duruma:

1. Türkiye'deki şarbon salgını şu anda, bilinen ve tahmin edilen boyutların üstünde ve ciddi bir durumdadır.
2.  Eve et ve et ürünleri almayı mümkün ise durduralım (Hiç değilse konu netleşene kadar.) Bunun yanı sıra, dışarıda da mümkünse etli yemek yenmemesi, eve sipariş verilmemesi, hele hele çiğ et ve ürünlerinden kaçınmak gerekir.
3. Et tüketimi yanı sıra, süt ve süt ürünlerinde de dikkatli olunması lazım.
4. Dondurma konusunda yine tartışmalar olsa da, şu sıralar yine konu netleşene kadar dikkatli olunması gerekiyor.
5. Ayrıca peynir, tereyağı gibi ürünler için de özenli olmak gerekir.
6. Şarbon, hayvan dışında da bulunduğu ortamda çok uzun seneler yaşamaktadır. Örneğin10 yıllık bir hayvan postundan, bir çocuğa bulaşma vakasının yaşandığı bildirilmiştir.

Bu belirlemelerinizin dışında bir uzman olarak ne önerirsiniz? Bu konuda bir yorum alabilir miyiz sizden?

Anamalcı üretim biçimlerinde, hele dışa bağımlılık ön planda ise "toplum sağlığının" hiçbir önemi olmadığını bilmemiz gerekir. Çözüm, sağlığın kamulaştırılıp bir an önce koruyucu hekimlik ilkelerinin ön plana geçirilmesidir. 

Veterinerlerin özellikle olası zoonotik salgınlar göz önüne alınarak koruyucu halk sağlığında aktif rol alması şarttır.

DR. MUSTAFA TORUN KİMDİR? 

19572de yılında Adıyaman Besni'de doğdu. Hacettepe Tıp Fakültesi mezunu. Aynı fakültenin mikrobiyoloji ve enfeksiyon hastalıkları uzmanlık eğitimini kazanarak, ilgili bölümde araştırma görevlisi oldu. 1985'te uzmanlık eğitimini bitirdi. Prof. Dr. A. İlhan Özdemir Giresun Devlet Hastanesinde uzman doktor olarak 2012 yılına kadar çalışıp emekli oldu. Bir dönem Tabip Odası Genel Sekreterliği, merkez konsey delegeliği, yönetim kurulu başkanlığı,14 yıl Giresun AİDS Savaşım Derneği kurucu başkanlığı ve Viral Hepatitle Savaşım Derneği bölge temsilciliği yaptı. Avrupa Klinik Mikrobiyoloji Ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği üyesi olup, birçok sosyal ve bilimsel derneğin kuruculuğunda, yönetim kurulunda ve üyeliğinde bulundu. Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları dalında yabancı ve yerli dergilerde yayınları olup, basılı bir kitabı vardır.