Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçmişle kalan son bağının adı Melih Gökçek... Refah Partisi sonrası gömlek değişikliği ilan eden ekipte Erdoğan, Abdullah Gül ve Bülent Arınç'ın ardından adı 4. sırada anılıyordu Gökçek'in. Gül ve Arınç artık Erdoğan'ın yanında değil, geriye kalan son ve belki de en tartışmalı isim de artık tasfiyenin eşiğinde...
Bunca yılın ve yıkımın ardından Gökçek'i maddelere sığdırmak kolay değil ama bir giriş için yedi maddede Gökçek denememiz:
1- ANKARA'DA BÜYÜK YIKIM...
Cumhuriyet'in en planlı kenti ve başkenti olan Ankara'yı 1994 yılından bu yana yöneten Melih Gökçek, bu yıllar içinde kentin tarihini yok etti.
Kentin birçok tarihi yapısını teker teker yıkan Gökçek, son olarak İller Bankası'nı, Havagazı Fabrikası'nı yıkmış, Atatürk Orman Çiftliği arazisinde ve ODTÜ Ormanı'nda da büyük ağaç katliamlarına imza atmıştı.
Sadece yıktıklarıyla değil, yerine koyduklarıyla da büyük tepki çekti Gökçek. Ya AVM dikti kent meydanlarına ya da cami.
Bu da yetmedi... Cumhuriyet'in merkezi olan Ankara, adeta Gökçek'in oyuncakçı dükkanı haline geldi.
2- SANAT DÜŞMANLIĞI VE GÖKÇEK
Melih Gökçek denilince akla ilk gelen şeylerden biri de belediye başkanlığı boyunca yaptığı sanat düşmanı açıklamalar ve adımları oldu.
Gökçek'in sadece bu başlıkta yaptığı açıklamalar ve adımlar oldukça uzun bir liste konusu olacağı için burada sadece bir hatırlatmaya yer veriyoruz.
"Ahlaksızlığın, sapıklığın adını sanat koymuşlar. Ben böyle sanatın içine tüküreyim" diyen Gökçek, orgazm halinde olduğunu ileri sürerek Altınpark'taki iki heykeli kaldırmıştı:
Gökçek o günden bu yana hiç değişmedi...
3- CEMAAT VE MELİH GÖKÇEK
AKP-Cemaat ittifakının son günlerinde Melih Gökçek'in Cemaat'e yaptığı büyük destek, dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç tarafından canlı yayında dile getirilmişti.
AKP içindeki kavganın da işaret fişeği olan bu konuşmada Gökçek'in Ankara'yı Cemaat'e parsel parsel peşkeş çektiği açık edilmişti:
4- GÖKÇEK VE YOLSUZLUK
1994 yılından bu yana süren Belediye Başkanlığı döneminde Gökçek'in adı birçok yolsuzluk iddiasıyla gündeme geldi.
Gündeme gelen tüm iddialar Gökçek tarafından ve iktidar eliyle hep sümen altı edildi.
Gökçek'in işbaşına geldiği 1994 yılından AKP'nin iktidara geldiği 2002 yılına kadar hakkında tam 169 yolsuzluk ve usulsüzlük iddiası nedeniyle inceleme ve soruşturma açılmıştı. AKP iktidarında ise bu iddiaların sayılarını takip etmek olanaksız hale geldi...
Redhack, bu dosyalardan sadece küçük bir bölümünü Gökçek'e "Cevap ver" diye sormuştu.
5- ANKARA'NIN 'MUHTEŞEM' ALTYAPISI VE GÖKÇEK
Ankara halkı kentte az da olsa yağış olmasından korkar hale geldi Gökçekli yıllarda.
Kentte ortalama bir yağış görüldüğünde dahi alt geçitleri su basıyor, yollar göle dönüyor.
6- KOMPLO TEORİLERİ VE GÖKÇEK
Melih Gökçek'i madde madde sıralarken, atlanması mümkün olmayan başlıklardan biri de, hiçbir zaman bitmek bilmeyen komplo teorileri ve yalanları. Bu başlıkta da tıpkı diğer maddelerde olduğu gibi birçok detay verilebilir ama burada da güncel bir notla yetinelim...
Hatırlanacağı üzere 15 Temmuz sonrası ABD'li gazetecileri Cumhurbaşkanı, Dışişleri Bakanı, MİT Müsteşarı ve Genelkurmay Başkanı ile röportaj için Ankara'ya çağıran Gökçek, sadece kendisi konuşup gazetecileri göndermişti. Üstelik Gökçek, gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD ile İsrail'in Türkiye'de yapay depremler yarattığını ileri sürmüştü. Gazeteciler ise kendilerini kandırıp Türkiye'ye çağıran ancak kimseyle röportaj ayarlamayan Gökçek'e tepki göstermişti.
7- GERİCİLİK VE GÖKÇEK
Gökçek'in adını anarken, gerici çıkışlarını ve hamlelerini atlamak olmaz. AKP iktidarının gerici tüm uygulamalarının taşıyıcısı ve uygulayıcısı olan Gökçek, bir dönem Ankara'da tüm olanaklarıyla Gülen Cemaati'ne destek sunarken, şimdi de bu desteğini diğer tarikat ve cemaatlerin hizmetine sunmuş durumda.
Kürtaj tartışması sırasında, "Anası olacak kişinin hatasından dolayı çocuk niye suçu çekiyor. Anası kendisini öldürsün" diyerek kadın düşmanlığını açıkça ilan eden Gökçek, son olarak Ankara'da "pembe vagon" anketi düzenlemiş ve tepki çekmişti.
7+1... ERDOĞAN VE GÖKÇEK
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geriye kalan en eski "yol arkadaşlarından" biri... 1994'te Gökçek Ankara'nın başkanlık koltuğuna oturduğunda, Erdoğan da İstanbul'un başına geçmişti. İki isim bir anda ülkenin gündemine otururken, aynı anda dönemin televizyonlarında boy göstermişlerdi.
Refah Partisi'nde yol ayrımı belirdiğinde ise gömlek değiştiren 3 merkez ismin, yani Erdoğan, Abdullah Gül ve Arınç'ın yanında adı anılıyordu. AKP yola çıkarken Gökçek'in liderlik hırsı az kalsın onu kapı dışarı bırakıyordu, son anda Erdoğan'ın liderliğini kabul eden Gökçek, 2002'den bu yana ise hayatının merkezine Erdoğan'ı koydu.
Son seçimlerde "elektrik arızasıyla" koltukta tutunan Gökçek, referandumda da "Hayır" çıkınca iyiden iyiye tartışma konusu olmuştu. Parti içindeki kavgalarda ve Cemaat bağlantısı tartışmalarında da adı sıkça anılan Gökçek, artık yolun sonuna geldi...