Bakan Kaya: Mermiyi namluya sürme sesini duydum

Sabah gazetesine konuşan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Hollanda'da yaşananları anlattı.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Hollanda'da yaşanan diplomatik krizle ilgili konuştu. Kaya, "Bir bakanın muhatabı polis olabilir mi? Karşımızda muhatap olarak polis vardı. Korumalarımıza 'İlerlerseniz vururuz' dediler. Namluya mermi sürme sesleri duyduk' dedi.

Bakan Kaya, Sabah gazetesinden İsa Tatlıcan'a açıklamalarda bulundu.

Kaya polisin kendilerine silah doğrulttuğunu ve mermiyi namkuya sürme seslerini duyduğunu söyledi. 

Kaya'nın açıklamalarından bir bölüm şöyle: 

Hollanda'ya giderken böyle skandal bir muamele ile karşılaşacağınızı tahmin edebiliyor muydunuz?

Tahmin edebilmemize imkan yoktu. Hollanda'ya geçtikten sonra Konsolosluk aracı ile Konsolosluk binamıza geçiyorduk. Uçuş iznimizi ve salonumuzu daha önceden iptal etmişlerdi. Ben araba ile konsolosluk binamıza gidiyordum. Bizim topraklarımız sayıldığı için zaten vatandaşlarımızın girişinde sorun yoktu. Benim girişim de serbest doğal olarak. Hiçbir olağanüstü durum yoktu bizim için.

Yürüyerek konsolosluk binasına geçmek isteseydiniz neler olabilirdi?

Dediğim gibi; birkaç kez denedik ama mümkün değildi. Korumalarımıza 'Yanlış bir hareket yaparsanız vururuz' dediler. Mermiyi namluya sürme sesini duyduk. Önümüze etten bir duvar ördüler. 7 kişilik ekiptik ve yanımızda tek bir silah yoktu. Konuşma tarzları gayet kaba ve insanlık dışıydı. Yani ısrar etseydik neler olabileceğini tahmin etmek zor değil.

O gece sizi en çok etkileyen ne oldu?

Olay başından sonuna kadar zaten etkileyiciydi. 15 Temmuz'da da ben aynı şeyi yaşamıştım. Allah insana bir güç ve cesaret veriyor. 6 aylık bebeğim vardı ve evdeydi. İki küçük çocuk annesiydim. 15 Temmuz'da Meclis bombalanırken Allah korkuyu üzerimizden almıştı. O geceyi ben Hollanda'da yeniden yaşadım. Onlarca polis üzerimize silah doğrulttu. 15 Temmuz gecesinde olduğu gibi hiç korkmadık. Arkadaşlarımıza 'Yanlış bir hareketiniz olursa vururuz' denildi. Onlar da korkmadı. O duygularla milletimize yakışır şekilde durmamız gerekirdi. Caddelerden vatandaşlarımızın sesleri geliyordu. O sesler de bize güç verdi.