Avukat Müjde Tozbey Erden: Nafaka düzenlemesi kadına yönelik bir saldırı

AKP'nin gündeme aldığı boşanma sonrası nafaka ödemi sistemi değişikliği, kadınların boşanma hakkını hedef alıyor. Konuyu soL'a değerlendiren avukat Müjde Tozbey Erden; "AKP açıkça, şiddet gören kadına 'boşanmaktan vazgeç' demektedir" ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 4 Ağustos’ta, "100 günlük eylem planı"nı açıklarken boşanma sonrası nafaka ödeme sisteminin adil bir hale getirilmesinin gündemlerinde olduğunu söylemişti.

Erdoğan, "yoksulluk nafakası" hakkında AKP'den yükselen ilk ses değildi. Daha önce Adalet Bakanı Abdülhamit Gül de “Kadının korunması esas, ama iki yıl evli kalmışlar sonra medeni şekilde ayrılmışlar. İki sene evli kaldılar diye bunları birbirleriyle ölene kadar hukuken bağlamak doğru değil” ifadelerini kullanmıştı.

AKP'nin gündeminde 2016 yılında kurulan Boşanma Komisyonu'ndan bu yana "nafakayı kesme" tartışması var demek, zorlama durmuyor.

Nafaka, tarafların boşanmaları halinde maddi olarak zorlanacak ve çalışmayan tarafa verilen bir hak olarak biliniyor. Yani boşanmanın olması halinde çalışmayan eşin, çalışan eşe oranla kusursuz olması veya daha az kusurlu olması durumunda, çalışan taraftan aylık olarak aldığı maddi destek. Bu maddi desteğin olup olmayacağına ve miktarına ilgili Aile Mahkemesi aracılılığıyla karar verilirken, bu nafakaya "Yoksulluk Nafakası" adı veriliyor.

'ÖMÜR BOYU NAFAKA ALIYORLAR İDDİASI DOĞRU DEĞİL'

Şiddet gören, cinsel saldırıya uğrayan pekçok kadının davasında gönüllü avukatlık yapan avukat Müjde Tozbey Erden soL'a yaptığı değerlendirmede "Basında yansıdığı gibi kadının ömür boyu eski kocasının sırtından geçinmesi söz konusu değildir. Kadın çalışıyor ise, zenginse veya başka bir şekilde yoksul ve ihtiyacı olduğunu kanıtlayamazsa yoksulluk nafakasını hak etmemektedir" ifadelerini kullandı.

Kadının evliliğin bitmesinde kusurlu olması durumunda da nafakayı hak etmediğini vurgulayan Erden, "Ayrıca kadın ömür boyu nafaka almamaktadır. Kadının yeniden evlenmesi veya çalışmaya başlaması halinde nafaka alma hakkı son bulmaktadır" dedi.

Erden, bakanlığın "Yoksulluk Nafakası" üzerinde yaptığı ve henüz yasalaşmayan değişikliklere göre, boşanılan eşe ödenen yoksulluk nafakasının beş aşamaya göre belirlenmesinin kararlaştırıldığını, nafaka hesaplamasının evli kalma süresi, tarafların çocuklarının olup olmaması, kadının yaşı, kadının gelir durumu ve kusur oranı dikkate alınarak yapılacağını belirtti.

Tasarıya göre boşanan çiftlerin bu şartları hangi oranda taşıyıp taşımadıkları mahkeme tarafından incelenecek ve nafaka ödenme süresi 3 ila 5 yıl arası gibi bir sınırlamaya tabi tutulacak.

'DEĞİŞİKLİKLER KADINA YÖNELİK BİR SALDIRI'

Erden; "Yoksulluk nafakası ile ilgili değişikliklerin tamamen boşanma ile yoksullaşan, zor duruma düşen kadına yönelik bir saldırı olduğu açıkça görülecektir" yorumunu yaptı.

Nafakaya dair sayılan beş şartın eski ve uygulanmakta olan yasada zaten bulunduğunu söyleyen Erden; "Ancak nafakanın ödenme süresinin kısaltılması, açıkça şiddet gören kadına 'boşanmaktan vazgeç' demektedir" ifadelerini kullandı. 

AKP'nin çalışmayan ve şiddet gören kadınlar için maddi ve hukuksal destek, çalışma ortamı, sosyal bir çevre gibi imkanları hiçbir zaman sağlamadığını belirten Erden; Bu nedenle evliliği süresince şiddet gören, çalışmayan ve çaresiz olan kadınlarımız hep iktidar tarafından yalnızlaştırılmıştır" dedi.

Erden; "Şiddet gören ve eşinden boşanmak isteyen kadın, boşanma haklarına baktığında tek hakkı olan yoksulluk nafakasından cesaret almakta idi. Ancak AKP iktidarı kadınların bu hakkına da darbe vurarak, kadının tek başına yaşama isteğini, itiraz etme hakkını da elinden almakta, çaresizliğe sürüklemektedir" diyerek, kazanılmış haklar için mücadele etmenin önemini vurguladı.