Asbestli koyda denize giriliyor

Bozcaada'daki Beylik Koyu’nda denizde sökülen Mercy God isimli gemiden kalan parçalarda asbest çıkmasının ardından bölgede hâlâ denize giriliyor.

Bozcaada'daki Beylik Koyu’nda denizde sökülen Mercy God isimli gemiden kalan parçalarda asbest çıkmasının ardından bölgede hâlâ denize giriliyor.

Yaklaşık beş yıl önce Bozcaada Beylik Koyu’nda karaya oturan Siera Leone bandıralı kuru yük gemisi Mercy God o tarihten bu yana sahilde bekliyordu. Bu süre boyunca adeta bir turizm metası olarak görülen gemi, sahilde çürümeye başlamıştı. Geminin metalleri çürüyüp ortadan bel vermesinden sonra sökülmesi gündeme gelmiş, tüm itirazlara ve özellikle adada ekoloji mücadelesi veren Bozcaada Forum üyelerinin girişimlerine rağmen geçtiğimiz nisan ayında Bozcaada Kaymakamının açılışını yaptığı bir törenle denizin içinde sökülmüştü.

Sökümden aylar sonra Asbest Söküm Uzmanları Derneğinin (ASUD) ve Bozcaada Belediyesinin girişimleri ile sahilde gemiden geriye kalan parçalar üzerinde yapılan analizlerde yüzey kaplama malzemelerinde kanserojen asbest tespit edilmişti.

Evrensel’den Özer Akdemir’in haberine göre, gemiden kalan parçalarda asbest tespit edildikten sonra Bozcaada Forum üyeleri ile koyda hiçbir şey olmamış gibi insanların denize giriyor. Sahilde halen iş makinelerinden ve kepçelerden kalan geniş tekerlek izlerinin yanı sıra, yaklaşık 30 gün içerisinde sökülüp götürülen gemiden geriye yüzlerce irili ufaklı parça da kalmış. Paslı metal parçaları, vidalar, ne olduğu belli olmayan plastik malzemeler sahilin kumu, çakılı arasına karışmış durumda. Bu parçalara aynı zamanda denizin içerisinde de rastlamak mümkün. Ayrıca, geminin sökümü sırasında sahile boşaltıldığı ileri sürülen ve içeriği belli olmayan sıvı bir maddenin döküldüğü yerin aradan aylar geçmiş olmasına rağmen hâlâ kurumaması, sıvının kimyasal bir madde olduğu şüphelerini güçlendiriyor.

Bozcaada Forum üyeleri bazı gemi parçalarının ise sahilin dik yamacındaki toprağın içine gömüldüğünü ileri sürüyorlar. Kumsalda çakılların arasında, denizin başladığı yerde görülebilen paslı, küçük irili ufaklı kesici metal parçaları kumsalda çıplak ayakları ile dolaşan, denize girip çıkan vatandaşların sağlığı açısından son derece tehlikeli bir durum ortaya çıkarıyor. Asıl tehlike ise asbest tespit edilen marley denilen yüzey kaplama malzemelerinin irili ufaklı parçalar halinde, gelişi güzel bir şekilde kumsala dağılmış olması. Öyle ki insanlar içinde asbest olduğu laboratuvar analizleri ile kanıtlanmış olan bu parçalarla iç içe bir haldeler!

‘ASBEST YOK RAPORUNU HAZIRLAYAN KİŞİ GEMİYİ GÖRDÜ MÜ?'

Bozcaada Forum üyelerinden Fırat Tunabay, geminin denizde sökülmemesi için yaptıkları girişimlerin hiçbir sonuç vermediğini, kendilerine “Gemide yapılan araştırmada asbest olmadığına dair bir rapor var” diye yanıt verildiğini ifade ederek, bu raporun hâlâ ortaya çıkarılmadığını söyledi.

Raporu hazırlayan Aliağa gemi söküm tesislerinde asbest söküm uzmanı olarak çalışan Birol İnam adlı kişi ile telefonda görüştükleri aktaran Tunabay, “Bize önüne gemide asbest olmadığına dair bir belge getirildiğini ve kendisinin de bunu imzaladığını söyledi. Buraya gelip gemiyi dahi görmeden böyle bir belgeye imza attığını düşünüyoruz. Bu görüşmenin ardından kendisine bir daha da ulaşamadık” dedi.

Sökümden sonra burada bir sağlık-çevre sorunu olup olmadığına yönelik konuyu tartışmaya devam etmeleri üzerine koyda asbest ölçümü yapıldığını dile getirdi. Tunabay, “Söküm sırasında havadan ölçüm alınabilseydi havaya karışan asbest lifleri tespit edilebilirdi” dedi.

Bozcaada Forum üyelerinden Batu Saldıray, geminin sökümü sürecini kendilerinin uzaktan aşama aşama izlediğini ve fotoğrafladığını belirterek, “Neredeyse hiçbir koruyucu önlem alınmadan söküldü gemi. Kesim yapan işçiler bırakın maske kullanmayı ağızlarında sigara ile kestiler gemiyi” dedi.