'Aladağ tarikat yurdu katliamının üstü örtülüyor'

Adana'nın Aladağ ilçesinde, Süleymancılar cemaatine ait kız öğrenci yurdunda 29 Kasım 2016'da 11 çocuğun yaşamını yitirdiği yurt yangını davasında tutuklu bulunan altı sanıktan dördü 'adli kontrol şartı'yla serbest bırakıldı. CHP'li eski milletvekili Melda Onur, olayın üstünün örtülmeye çalışıldığını söyledi.

Adana'nın Aladağ ilçesinde, Süleymancılar cemaatine ait kız öğrenci yurdunda 29 Kasım 2016'da 11 çocuğun yaşamını yitirdiği yurt yangını davasında tutuklu bulunan altı sanıktan dördü “adli kontrol şartı” ile serbest bırakıldı. CHP'li eski milletvekili ve Sosyal Haklar Derneği genel başkanı Melda Onur, olayın üstünün örtülmeye çalışıldığını söyledi. 

Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre dava sürecinde pek çok hukuksuzluk yaşandığını belirten Melda Onur, “Yurdun hemen yıkılması, ailelerin hesaplarının ele geçirilip, birileri tarafından para yatırılmaya çalışılması... Bunlar hep suçluluk göstergesi, suçun üstünü kapama çabasıydı. Bu tahliyeler daha erken olmuştu ama avukatlarımızın itirazıyla tekrar tutuklanmışlardı. Bu son tahliyelere de itiraz edeceğiz tabii. Burada bir devlet yurdu olmamasından başlayarak, cemaat yurduna müsaade edilmesi, velilerin bu yurda mecbur bırakılması, bu yaşta çocukların yurtta kalıyor olması, yurdun hiçbir yangın yönetmeliği şartını karşılamaması, denetimlerin yapılmış gibi gösterilmesi ve bu yalana en üst düzeyden, bakan seviyesinden sahip çıkılması suç silsilesini ortaya koyuyor. İnanın yangının nasıl çıktığı bunca ihlalin arasında en masum sebep bile olabilir. Yani suç büyük” diyerek tepki gösterdi.

'KURBANLAR ÇOCUKLAR'

Çocukların cemaatlerin, dinci yapıların, laik eğitim karşıtı yapıların eğitimi ele geçirme savaşının kurbanı olduğunu ifade eden Onur, “Kaçak Kuran kurslarında yanıp gidenler, istismarcı, tecavüzcü cemaat odaklarında hayatları kararan; okulları, kursları, yurtları yoluyla gençleri zehirleyerek ülkeyi bugünkü duruma getirenler hep onlar. Kurbanlar da çocuklar, gençler…” dedi.

AKP'nin sorgulamadan itaat eden bir nesil yaratmaya çalıştığını aktaran Onur, en son Kanuni Sultan Süleyman Hastanesi’nde yaşanan 115 çocuğa yönelik istismarı da hatırlattı. Onur, bu konuda şunları söyledi: “Bu tür istismar vakalarında iktidardan şöyle bağıra bağıra cesurca bir lanetleme göremiyoruz. Bakan ancak kamuoyu baskısı oluştuğu zaman düşük volümlü açıklama yapıyor. Çünkü kendi tabanları olduğunu düşündükleri, kendilerine bir oy olarak dönebileceğini düşündükleri herkesi, her kurumu suçlu da olsa kolluyorlar.”

'MUHAFAZAKARLIKLA KISITLANAN TOPLUM'

Hayata geçirilmek istenen muhafazakar yapının çocuk ve toplum üzerindeki etkisi üzerinde de duran Onur, “Muhafazakarlıkla kısıtladığınız toplumu daha kolay yönetirsiniz. İnsanlar sorgulamaya başlayınca yönetilmeleri de zordur. Solun iktidarla imtihanı biraz da bundandır. Sorgusuz sualsiz biat ettiğinizde muhafazakar iktidarlar için mükemmel bir dolgu malzemesi olursunuz" dedi.