3 yaşındaki çocuğun yüzünü asitle yakan enişte hakim karşısında

3 yaşındaki çocuğu asitle yakan şüphelinin yargılanmasına başlandı. 24,5 yıla kadar hapisle yargılanan Cihan Araçman, suçlamaları kabul etmezken, mağdur çocuğun ailesi şikayetçi olduklarını söyledi.

İstanbul Ataşehir’deki bir lokantada 3 yaşındaki çocuğun üzerine asitli madde atan Cihan Araçman hakkında, "Çocuğu ve beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi tasarlayarak öldürmeye teşebbüs etme" ve "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına sebep olma" suçlarından toplamda 24,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davanın görülmesine başlandı.

Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşmaya tutuklu sanık Cihan Araçman, mağdur Y.K.’nın annesi Işıl Güven, babası Cenk Kocakaya, diğer mağdur çocukların aileleri ve taraf avukatları katıldı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı da duruşmada hazır bulundu.

DHA'dan Arzu Kaya'nın haberine göre, duruşmada kimlik tespiti yapılan Cihan Araçman, "Her şeyden önce çocukların eğlencesi için şaka amaçlı böyle bir sey yapmışken, bu olay nedeniyle huzurunuzda bulunmaktan çok üzgünüm. Hem çocuğun kendisinden, annesi ve babasından, kendi ailemden ve kamuoyundan özür dilerim" dedi.

'ŞAKA YAPMAK İÇİN...'
2009 yılından itibaren Y.K.’nın ailesini tanıdığını söyleyen Araçman, olayı anlatmaya başlayacağı esnada mahkeme başkanı sanığa, "Ne oldu da böyle bir olay gündeme geldi" diye sordu.

Mağdur çocuğun annesinin kardeşiyle evli olduğunu ifade eden Araçman, "Eşimin önerisiyle bu restoranı tercih ettik. Daha önce plan yapmadım. Olay günü restorana gittiğimizde eşim çocukları çocuk oyun alanına bıraktı. Yemek esnasında eşim bana mesaj attı ve yemeklerden memnun olmadığını söyledi. Ben de yemeklere bakmak için giderken oyun salonunu gördüm. O sırada gidip oğluma baktım. Oyun salonuna girerken 3 bakıcı abla vardı. 3-4 adım attım. Çocuklarımız oynuyordu. İyi olduklarını gördüğümde dönüp yerime oturacakken ablaların yüz boyadığını gördüm. Tesadüfen o an montumda plastik boya kutusu içinde bulunan boyayı fark ettim. Eğlenmek ve şaka yapmak için boya kutusunu çıkardım. Y.K.’ya elini açmasını söyledim. O anda boya dökülmedi. Sonra kutuyu sıktım, sıkmamla birlikte boya olarak bildiğim şey fışkırdı, yüzüne denk geldi. Y.K. gülümseyince normal bir şekilde dönüp yerime oturdum" diye konuştu.

Bu sırada üye hakim sanık Araçman’a "Kendi çocuğunun da suratına aynısını yaptın mı" diye sordu. Araçman, "Boya istem dışı fışkırınca içinde bir şey kalmadı. Kendi çocuğumun eline de dökecektim, o yüzden oğluma yapamadım" dedi. Hakim "Kutuyu daha önce kontrol ettin mi, kendi eline yüzüne sürdün mü" diye de sordu. Araçman, "Kontrol etmedim. Üzerinde boya yazıyordu" diye cevap verdi.

Araçman, "Bu olay için polisler gerçek dışı nedenler yaratıp itiraf etmemi istediler. 'Baldızınla ilişkin mi var, çocuğun anne babasının boşanmasının sebebi sen misin'e kadar getirdiler. Emniyette en son 'Çocuğu mu kıskandın' dedikleri için 'Evet' dedim. Çok bitkin durumdaydım" dedi.

Maddenin sanığın cebinde olduğunu söylemesi üzerine Üye hakim, "Onun cebinde olmasından rahatsızlık duymadın mı, çok ciddi zararlar vermiş çocuğa. Sülfrik asit olduğu iddia ediliyor" diye sordu. "Üzerinde kahverengi boya yazıyordu. Kontrol etmedim." dedi. Bunun üzerine Cumhuriyet Savcısı, "Çocuğa şaka yapacaksan neden hemen odadan çıktın, hemen sıkıp gittin? Neden benzin istasyonuna uğradın" diye sordu. Cihan Araçman ise, "Elim yanıyordu, yanık acısını diş macunu geçirir diye alıp sürdüm" dedi.

İNSAN CEBİNDE NEDEN BOYA TAŞIR?
Duruşmada söz verilen mağdur çocuğun annesi Işıl Güven ise, "Sanığın beyanını ilk kez dinliyorum. Olaydan sonra ilk kez görüyorum. Bir insanın cebinde neden boya kutusu taşıdığını merak ediyorum. Boya sıktıktan sonra neden gidersiniz? 2 gözünü kaybettiği söylendiğinde neden olayı bize anlatmamıştır? Oğlum evde hastayken gelip odasına girip "Naber koçum" nasıl diyebilir? " dedi.

Oğlunun tedavisinin hala devam ettiğini söyleyen anne Güven, "Oğlumun eniştesinden neden çekindiğini her zaman merak ediyorduk. Pedagogların da söylediği ’Eniştesiyle yalnız bırakmayın’ demek olmuştu. Ama nasıl bir nefrettir o kadar çocuğun bulunduğu salonda o cebinde bulunduğu maddeyi atıp hiçbir şey olmamış gibi yemeğe dönmüştür. Bu olayı görenlerden Allah razı olsun, kameralar çalışmıyor çünkü. Evde kullanılan boyayı bir çocuğa sıkmazsınız diye düşünüyorum. Kelimeler bulamıyorum oğlumun durumuna. Tedavi görüyor. 7 hafta yüzü gözü dikişlerle hastanede kaldı. ’Beni öldürün başka bir çocuk alın’ diye bağırıyordu. 3,5 yaşında ama 30 yaşında bir çocuk gibi. ’Eniştem bana bir şey sıktı, her şey duman oldu’ dedi. Hamurla eniştesini yapıyor yanına çakmak koyuyor ’Eniştem beni yakar’ diyor. 2 yaşındayken de her eniştesini gördüğünde ağlama krizine giriyordu. Oğlumun can güvenliğinden ciddi şekilde endişelerim var. Başladığı işi bitirip bitirmeyeceğinden emin değilim" dedi.

Baba Cenk Kocakaya ise, "Samimiyetine inanmıyorum. Çocuğuma karşı kıskançlığı olduğunu düşünüyordum. İlk fırsatta yaptı. Olayı kurgulamış. Kendisiyle herhangi bir husumetimiz olmamıştı. Ama iyi dostum da değildi. Şikayetçiyim" diye konuştu.