Şike soruşturmasının sonucu: Komplo ellerinde patladı

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar dün insanı pes dedirten bir yalana imza atarak istifa etti. Aylar önce ortaya çıkan skandalı yeni öğrenmiş gibi yapan Aydınlar aslında, aylardır bir komployu sürdürmek için üç maymunu oynadıklarını da itiraf etmiş oldu.

Aralık 2010'da dönemin İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcısı Zekeriya Öz'e bir 'gizli tanık' tarafından gönderilen 'ihbar mektubu' ile başlatılan, aynı zamanda Ergenekon soruşturması savcısı da olan Öz'ün İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'ne atanması ile bir başka özel yetkili savcı Mehmet Berk'e verilen 'şike soruşturması'nda Şubat 2012 itibariyle sürecin hukuki boyutu tamamen gündemden düştü. 3 Temmuz'da başta Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım olmak üzere birçok yönetici ve oyuncuyu içine alan soruşturmanın hukuki inandırıcılığı giderek sıfırlandı. Başından itibaren siyasi olduğu yönünde ciddi şüpheler olan şike soruşturması, TFF'de yaşanan skandal ile hepten inandırıcılığını yitirdi.

Aslında tek başına Aydınlar'ın açıklaması bile iktidara bağlı olduğu bilinen şike soruşturması üzerinden futbol piyasasına operasyon düzenleyenlerin kurdukları komplonun ellerinde patladığını söyleyebiliriz.

TFF Başkanı Aydınlar neden istifa etti?
Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi CAS'ın hakimlerinden Kısmet Erkiner, NTV Spor'a yaptığı açıklamada UEFA'nın CAS'a gönderdiği yazılı açıklamayı göstererek "UEFA Fenerbahçe'yi Şampiyonlar Ligi'ne gönderip göndermeme kararını TFF'ye bıraktığını iletmiş" demesinin ardından TFF Başkanı Mehmet Ali Aydınlar ile başkan vekilleri Göksel Gümüşdağ ve Lütfi Arıboğan istifa etti. Bilindiği gibi TFF, Fenerbahçe'yi Şampiyonlar Ligi'ne UEFA'nın talebi üzerine göndermediğini iddia ediyordu.

Aydınlar istifa açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Ayrıca dün akşam bir haber kanalında, CAS Hakimi Sayın Av.Kısmet Erkiner'in açıklamalarını hayretler içerisinde izledim. Derhal bu açıklamaların doğruluğunu araştırdım ve ilgili raporun maalesef Federasyonumuza 6 Eylül ve 3 Kasım tarihlerinde ulaştığını bugün öğrendim. Böylece Sayın Erkiner'in ifadelerinin doğruluğunu tespit etmiş oldum. Kendisine uyarıları nedeniyle teşekkür ederim."

Başkanlığını İlhan Helvacı'nın yaptığı TFF Hukuk Kurulu'nun UEFA'dan gelen 6 Eylül ve 3 Kasım tarihli iki yazıyı Aydınlar'a iletmediği iddia edildi. Ancak Aydınlar'ın açıklaması külliyen yalan. Çünkü Fenerbahçe Kulübü bu savunmayı Kasım ayı sonunda kamuoyuna duyurmuş, Aydınlar da belgenin kendisinden saklandığını itiraf etmişti. Ancak belli ki komplonun selameti açısından bu yalan sürdürüldü.

Aydınlar istifa açıklamasında UEFA'yı da suçladı ve şu ifadeleri dile getirdi:

"UEFA yetkililerinin bize karşı farklı, CAS'ta farklı tavır almaları, UEFA gibi Avrupa futbolunun çatı örgütü olan bir kuruluşun yapmış olduğu uygulamanın, içinde bulunduğumuz ortamın ne kadar güvensiz ve samimiyetsiz olduğunu gösterdi."

Aydınlar, istifasıyla ilgili olarak Milliyet'e yaptığı açıklamada, UEFA'yı kendilerine karşı iki yüzlü davranmak suçlayarak şöyle konuştu:

"Ben artık bu UEFA'ya nasıl güveneceğim? Adamlar bize yazı yolluyor, '48 saat içinde Fenerbahçe'yi, Şampiyonlar Ligi'ne gitmekten men etmezseniz ülke olarak size ceza vereceğiz' diyorlar. Ardından da CAS'a gönderdikleri savunmada Fenerbahçe'yi biz değil, TFF göndermedi iddiasında bulunuyorlar. Böyle bir oyun olur mu? Ben bu oyunun içinde olamam artık."

"Başbakan ile iş için görüştüm"
Aynı zamanda Acıbadem Hastanesi'nin sahibi olan Aydınlar, Başbakan Erdoğan'ın isteği üzerine istifa ettiği iddialarını ise reddetti. Aydınlar "Genel kurul sonrası Sayın Başbakan ile bir defa bile görüşmedim, konuşmadım. Son olarak geçen salı günü işimle ilgili yabancı ortaklarımı kendisiyle tanıştırdığım gün görüştüm. Orada da futbol ile ilgili bir şey konuşulmadı" dedi.

CAS Hakimi Erkiner ne demişti?
CAS Hakimi Kısmet Erkiner, NTV Spor'a yaptığı açıklamada Fenerbahçe'nin hem UEFA hem de TFF hakkında açtığı 45 milyon dolarlık tazminat davasıyla ilgili UEFA'nın CAS'a gönderdiği metni kamuoyuna açıkladı. Erkiner şu ifadeleri dile getirdi:

"Futbol Federasyonu, Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi'nden men edilmesi kararını UEFA'nın baskısıyla aldığını iddia ediyor. Elimde, Fenerbahçe'nin açmış olduğu davada UEFA'nın, CAS'a vermiş olduğu savunma var. Bu savunmanın 6.3 paragrafında UEFA 'Şayet TFF elinde bulunan delillerden tatmin olmaz ve kulüp yetkililerinin şike yaptığı konusunda karara varamazsa UEFA'ya, kulübü, Şampiyonlar Ligi'nden çekmenin erken karar olduğunu söyleme yetkisindedir. TFF bu savunmayla bize Fenerbahçe'yi ihraç edeceğini bildirmeseydi, biz onu oynatırdık' diyor."

UEFA'nın CAS'a yolladığı savunmada, "Kamuoyu ile ilk paylaşımların yapılmasından sonra sürecin bir yerinde TFF soruşturma dosyasını almıştır. İstanbul'daki toplantılarda TFF, herhangi bir belge vermeksizin ve dolayısıyla gizlilik kararını ihlal etmeden, Etik Kurulu tarafından yapılan soruşturmanın sonuçlarını UEFA ile paylaşmıştır. Pierre Cornu'ya verilen bilgiye göre, bu raporda 2010/2011 Türkiye futbol sezonunda Fenerbahçe'nin şike eylemlerine dahil olduğuna dair çok delil olduğu sonucuna varılmıştır" ifadeleri kullanılıyor.

UEFA, savunmasına Türkiye Futbol Federasyonu'na gönderdiği mektubu da koydu. Mektupta izlenebilecek yollara dikkat çekiliyordu. UEFA'ya Türkiye Futbol Federasyonu'nun "Karar vermek için erken" demesi durumunda, Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi'nde mücadele etme ihtimali de vardı.

UEFA'nın savunmasında, "UEFA herhangi bir karar vermemiştir. TFF'nin bir seçimi hakkı vardır. Bunlar, Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi'nden çekilmesini sağlamak, Fenerbahçe'yi bizzat çekmek ya da Fenerbahçe'nin UEFA tarafından başlatılacak muhtemel disiplin soruşturmasına maruz kalmasıdır. (Aslında TFF kendisini savunmayı, karar vermek için uygun zamanın henüz gelmediğini, karar vermek için yeterli delil olmadığını ileri sürerek kendisini savunmayı seçebilirdi. Tüm bu iddialar olası bir disiplin yargılamasında ileri sürülebilirdi)" ifadeleri yer aldı.

UEFA savunmanın sonuç bölümünde, Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi'nden men edilmesi kararını kendisinin almadığının bir kez daha altını çizdi.

UEFA'nın savunmasında, "Kulübün turnuvadan çıkartılması, bunu yapmak veya yapmamak arasında seçim yapması gereken TFF'nin kararıdır. Elbette ki bunun yapılmaması UEFA tarafından TFF ve Fenerbahçe hakkında disiplin yargılaması yapılmasına neden olabilecekti. Ancak bu süreç her iki tarafa da kendisini savunma imkanı verecekti. Talimatlara uygun davrandığını ispat etmesi halinde, TFF lehine yargılamanın düşmesi suretiyle kapanması sonucunu doğurabilecekti" ifadeleri kullanıldı.

Erkiner: Fenerbahçe Cornu, Arıboğan ve Helvacı'nın yüzleşmesini istemişti
Erkiner, Fenerbahçe'nin bir süre önce UEFA Disiplin Müfettişi Pierre Cornu ile TFF Başkan Vekilleri Arıboğan ve Helvacı'nın yüzleşmesini istediğini de hatırlatarak şöyle konuştu:

"Aydınlar'ın dürüst olduğunu duymuştum, ama bu şekilde şahit oldum. Keşke takışma olmasaydı da, baştan itibaren sürece yardımcı olabilseydik. Bundan sonraki süreç konusunda federasyonun kurullarda kimleri muhafaza edeceğini bilmiyorum. Fenerbahçe'nin, CAS'taki davasıyla ilgili enteresan bir durum oluştu. Bildiğim kadarıyla Fenerbahçe, Cornu ile Lutfi Arıboğan ve İlhan Helvacı'nın yüzleşmesini istemişti. Şimdi ayrılan Arıboğan'ın tutumu farklı olabilir. TFF de yerel hukuka çekebilmeye yönelecektir".

Fenerbahçe yöneticisi Ali Koç UEFA'nın gönderdiği yazıyı aylar önce açıklamıştı
Mehmet Ali Aydınlar dünkü istifa açıklamasında UEFA'nın CAS'a gönderdiği savunmayı yeni gördüğünü iddia etse de bunun gerçek olduğunu düşünmek imkansız. Zira 29 Kasım 2011 tarihinde yöneticiler Abdullah Kiğılı, Ali Yıldırım ve kulübün avukatı Emin Özkurt ile birlikte kameraların karşısına geçen Fenerbahçe Asbaşkanı Ali Koç, UEFA'nın CAS'a sunduğu savunmayı kamuoyu ile paylaşmıştı. Basın toplantısında Ali Koç, Lütfi Arıboğan ve İlhan Helvacı'nın UEFA'ya Fenerbahçe'yi suçlu gösterecek bilgiler verdiğini, UEFA'nın ise, TFF'yi kararı konusunda serbest bıraktığını kamuoyuna açıklamıştı.

Mehmet Ali Aydınlar göz göre göre yalan söylüyor
Ali Koç'un UEFA savunmasıyla ilgili açıklamasının ardından 5 Aralık 2011 tarihinde Kanaltürk televizyonundan yayınlanan Telegol isimli programda Mehmet Ali Aydınlar söz konusu belgeyi 18 Kasım tarihinde gördüğünü ve aslında İlhan Helvacı'nın belgeyi kendisinden saklandığını da itiraf etmişti. Yani Aydınlar'ın dünkü açıklaması külliyen yalan.

Programda Fenerbahçe avukatı Emin Öztürk ile Mehmet Ali Aydınlar arasında geçen konuşma şöyle:

Emin Öztürk: Peki UEFA'nın savunmasından ne zaman haberdar oldunuz?

Mehmet Ali Aydınlar: Ben konuşursam siz zor durumda kalırsınız Emin Bey.. Ben UEFA'nın savunmasından 18 Kasım günü öğleden sonra haberdar oldum. Öğleden sonra sayın Cihan Kamer geldi federasyona. Bana böyle bir yazıdan bahsetti, 'evet bugün öğrendik ama ifadeler yanlış' dedim. Biz bu konuda derhal ‘UEFA’ya ifadelerin yanlış olduğunu bildireceğiz’ dedim. ve 21 Kasım pazartesi sabahı cevabımızı bildirdik. Daha sonra 21 veya 22 Kasım'da Cihan Kamer'i arayarak bu yazıyı gönderdiğimizi, UEFA'nın bu ifadeyi düzeltmesi gerektiğini bildirdiğimizi telefonla bildirdim. Daha öncekilerde konuşmada benimle temasa geçildiği söyleniyor. Temas sadece budur.
...
Emin Öztürk: Sizi yanıltıyorlar başkanım. 18 Kasım’da gördüğünüzü söylediğiniz belge, 8 Kasım itibariyle TFF avukatının elindeydi. 10 gün bunu sizden gizli tutmuşlar.

Mehmet Ali Aydınlar: 18 Kasım'da benim haberim oldu, derhal müdahale ettim.

Helvacı: Şeriatın kestiği parmak acımaz
Futboldaki operasyonun kilit isimlerinden oldukları artık hemen herkes tarafından kabul edilen Lütfi Arıboğan ve İlhan Helvacı hakkında da ilginç bilgiler var. Şike soruşturmasıyla ilgili UEFA yetkilileriyle Lion'da yapılan toplantıya TFF adına Arıboğan ve Helvacı da gitmişti. Helvacı'nın UEFA'nın savunmasını Aydınlar'dan saklayan isim olduğu kesinleşti.

Yukarıda bahsedilen 5 Aralık tarihli Telegol programında Emin Öztürk'ün UEFA'nın CAS'a gönderdiği savunmanın Aydınlar'dan saklandığının açığa çıkması üzerine Helvacı din iman demagojisine başlamış ve konuşmasında 'şeriatın kestiği parmak acımaz' ifadesine yer vermişti:

"Lion'daki toplantı bütün medya önünde gerçekleşti. Allah Muhammed aşkına insaf... Bir müvekkelin savunmanında bir insaf ölçüsü olur. Önümüzdeki günlerde yönetim kurulumuz tarafından kararlar alınacak. Cornu konusunda kurgulanmış yapıyı siz kurdunuz. Artık şeriatın kestiği parmak acımaz."

Arıboğan ile ilgili şüphe uyandıran bilgi ise 8 yıl boyunca Ülker Basketbol Kulübü'nün menajerliğini yapan Arıboğan'ın Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanlığı'na aday olup kazanamamasının ardından, AKP'ye yakınlığı ile bilinen Hasan Doğan'ın TFF Başkanlığı döneminde Başkanvekilliği'ne getirilmesi gerçeği.

TFF Başkan adaylığını açıklayan İbrahim Hacıosmanoğlu kim?
İbrahim Hacıosmanoğlu, Trabzonspor'un eski asbaşkanı. Hacıosmanoğlu 3 Temmuz'da ilki yapılan şike operasyonunun hemen ardından 13 Temmuz'da Cihan Haber Ajansı'na verdiği röportajda hararetli biçimde soruşturmayı savunmuş bir isim:

"Çok müthiş bir operasyon yapılmış. Savcılara, emniyet teşkilatına temiz futbol için yapmış oldukları bu büyük hizmetlerden dolayı Türk spor kamuoyu adına teşekkür ediyorum."

Hacıosmanoğlu, tıpkı diğer siyasi davalarda olduğu gibi yandaş medyaya servis edilen fotoğraf ve belgelere hemen delil teşhisi koyuyor ve Cihan'a konuşuyor:

"Yürütülen soruşturmada ortaya çıkan delillere rağmen futbolu yönetenler bu süreci baltalamaya çalışıyor."

Operasyon ellerinde mi patladı?
Futbolun sermaye ile içli dışlı oluşu nedeniyle şike ve teşvik gibi durumların olduğu tahmin edilse de, özel yetkili savcılıkların iktidara doğrudan bağlı oluşu, soruşturma ile ilgili belgelerin tıpkı diğer siyasi davalarda olduğu gibi yandaş medyaya servis edilmesi ve insanların daha ortada kanıtlanmış bir suç yokken malum kalemler tarafından suçlu ilan edilmesi nedeniyle başından itibaren soruşturmanın siyasi olduğu yönünde iddialar bulunuyordu. Aslında aylar önce çıkan ancak Mehmet Ali Aydınlar'ın istifa açıklamasında açıkça yalan söyleyerek de olsa itiraf ettiği skandal, şike soruşturması üzerinden futbol piyasasını yeniden düzenlemek isteyenlerin hazırladıkları komployu ellerine yüzlerine bulaştırdıklarını gösteriyor.

(soL - Haber Merkezi)