soL (HABER MERKEZİ) Uluslararası PEN Türkiye Merkezi, Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) ve Türkiye Edebiyatçılar Derneği'nin oluşturduğu Yazarlar 1 Mayıs Komitesi, düzenlediği basın toplantısıyla, 2009 1 Mayıs'ına çağrıda bulundu.
PEN Türkiye Merkezi üyesi Leyla Erbil, basın toplantısında yaptığı açıklamada, bu yıl 1 Mayıs'ta yaşanan olayların ardından, PEN Türkiye Merkezi Başkanı Tarık Günersel'in, böyle bir komitenin oluşturulmasına başkanlık etmesi önerisini kabulüyle, yazar örgütlerinden katılanlarla birlikte komite faaliyetlerine başladıklarını söyledi. Basın toplantısına PEN adına komitede yer alan yazarlardan Süha Oğuzerdem ve komitenin basın sorumlusu editör Müge Karalom da katıldı.
Erbil, "içinde bulunduğumuz ülke gündemini de değerlendirerek, gelecek 1 Mayıs'a bugünden hazırlanıp emekçi sınıfla birlikte hareket etmenin gereğine inanıyoruz, çünkü yazarlar da bu sınıfın bir parçasıdır" diyerek Komite'nin 1 Mayıs 2009 bildirisini okudu ve yürütecekleri etkinlikler hakkında bilgi verdi.
"Çadır tutan yürek işçileri"
Komite adına Leyla Erbil imzasıyla yayınlanan Yazarlar 1 Mayıs 2009 bildirisi, "biz şair, yazar, çevirmen, editör gibi edebiyat emekçileri 1 Mayıs'ta Taksim Alanı'nda onlarca insanımızın öldürüldüğü, yüzlercesinin yaralandığı yerlerde onlara saygı duruşunda bulunma kararlılığındayız. Bu duruşumuz hem edebiyatçı hem yurttaş olma sorumluluğumuzun bir sonucudur. Kamusal alanda görüş ifade etmek hak ve görevlerimiz arasındadır ve bu siyaset ötesi bir boyuttur" sözleriyle başlıyor.
Latife tekin'in Berci Kristin Çöp Masalları'ndan "Çadırlarını rüzgârdan korumak için güvercin uçurup halay çeken işçiler birer birer çadırın başından kayboldu. Akü Fabrikası'nın kapısında bir avuç insan kaldı. (...) O grevden sonra (...) başına adam toplayıp işçi sınıfı diye bir sınıfın varlığından, sömürüden söz açan işçilere 'Çadır Tutan' dendi" diye süren açıklama, "işte biz de 'Çadır Tutan Yürek İşçileri' olarak 2009'da Taksim Alanı'nda olacağız arkasızlara var olan gücümüzü katmak için elini yoksulun cebinden çekmeyen, düşene bir tekme daha vurana seyirci kalan, kalbimizi yoran, ufkumuzu karartan, biber gazları, şunları bunlarıyla hayatımızı çalan kim varsa, onlara karşı topraktan öğrenip kitapsız bilenin, dokundukça solgun bir gül olanın, aşındıkça bizi de aşındıranın, Karaca'nın, Yunus Emre'nin, Nâzım'ın, memleketin yanında. Yaşasın 1 Mayıs, işçinin emekçinin bayramı" sözleriyle sona eriyor.
"1 Mayıs'a giden yolu adım adım öreceğiz"
Leyla Erbil, bildirinin yayınlanmasının ardından, 1 Mayıs 2009'a giden yolda çeşitli faaliyetlerin planlanacağını söyledi. Bunlar arasında edebiyat dünyasını katılıma davet eden bir imza kampanyası, çeşitli paneller ve toplantılar var. Komite basın sorumlusu Müge Karalom, birden fazla başlıkta sürdürecekleri eylemliliğin 1 Mayıs'a giden yolu adım adım öreceğini söyledi. Süha Oğuzerdem, erken sayılabilecek bu girişimin, 1 Mayıs'ı ve yaşanan kötü olayları unutturmamak, ayrıca diğer kitle örgütlerine de davette bulunmak adına önemli olduğunu belirtti. Leyla Erbil, PEN Türkiye Merkezi, TYS ve Türkiye Edebiyatçılar Derneği'nin ortak girişimi olan Yazarlar 1 Mayıs Komitesi'nin çalışmaları hakkında uluslararası edebiyat örgütlerini de bilgilendireceklerini açıkladı.
"Bu önemli bir başlangıç"
PEN Türkiye Merkezi ve Edebiyatçılar Derneği üyelerinden, komitede de yer alan şair Efe Duyan, soL'a konuyla ilgili olarak, "1 Mayıs komitesinin bugüne kadar, çeşitli başlıklarda edebiyatçıların siyasal süreçlere yaptıkları müdahalelerden farklı olduğunu düşünüyorum. Bu anlamda toplumun aklı ve vicdanı olarak çoğunlukla ilerici 'simgesel' çıkışlar yapılageldi ve bunun önemli olduğuna elbette kuşku yok. Ama bu çalışma, edebiyatçıların 1 Mayıs için bir davet yapıyor olmasının ötesinde, kalabalık bir gövde olarak orada olunmasını hedeflemesi bakımından bence edebiyatın siyasal tarihçesinde de bir dönemeç niteliğine sahip" dedi.