Sağlık emekçileri şiddeti anlattı

Dün Gaziantep’te Doktor Ersin Arslan’ın öldürülmesinin ardından son dönemde artan şiddet olaylarını sağlık emekçilerine sorduk. soL’a değerlendirmelerde bulunan sağlık emekçileri, yaşanan şiddet olaylarının ve ölümün sorumlusunun AKP’nin sağlıkta dönüşüm politikaları olduğunu belirtiyor.

Dün Gaziantep’te Ersin Arslan adlı doktorun, 17 yaşındaki bir hasta yakını tarafından öldürülmesinin ardından sağlık çalışanlarına uygulanan şiddet doruk noktasına çıkmış oldu. Sağlık çalışanlarına yönelik artan şiddeti ve bu şiddetin nedenlerini sağlık çalışanlarına sorduk.


Haseki Hastanesi Asistan Doktor Hasan Ceylan: Sağlık çalışanlarına yönelik şiddete ben de yakın zaman önce maruz kaldım. 12 Nisan gecesi saat 04.30’da Metris Cezaevi’nden bir mahkûm getirildi. Dizinin ağardığı gerekçesiyle geldi. Ben de muayenesini yaptım ancak herhangi bir bulguya da rastlamadım. Raporumu yazıyordum.

Şahsın “bir şeyi yok” demem hoşuna gitmedi sanırım. “Bir şeyi yok deyince” mahkûm iki erin kolları arasında bana yumruk attı. Bir anda önümdeki kâğıtta kan doldu. Can havliyle kalktım ve aynaya baktım. Yüzümde 4 tane kesik vardı.

Mahkûm cezaevinden gelirken elinde bir kesici alet getiriyor ve benim yüzümü kesiyor. Eğer bu darbe biraz daha aşağıya şah damarıma gelse ölebilirdim. 2-3 santim daha aşağıya gelse sakat kalabilirdim.

Dün yaşanan ölüm olayının haberini aldığımda çok üzüldüm. Biz artık böyle olaylarla karşılaşmak istemiyoruz. Artık hasta bakarken, göreve giderken, nöbete giderken inanın şevkimiz yok. Canımızı tehlikede hissediyoruz her an.


İstanbul Tabip Odası Başkanı Taner Gören: 2002 yılından beri emekçilere şiddet artıyor. Buradaki temel neden AKP’nin sağlıkta dönüşüm politikalarıdır. 1980 yılından bu yana sağlık bilinçli olarak iş göremez hale getirildi. Sonra bu sistemi düzeltiyorum diyerek her şeyin yükü sağlık çalışanlarının omuzlarına bırakıldı. Sağlık çalışanları ile hastalar arasına parayı koyan zihniyet yüzünden sağlık çalışanlarına şiddet gün geçtikçe artıyor.

Biz yarın uyarı için iş bırakacağız ancak daha da ilerisi için sürekli ayakta olacağız. Bu can alıcı sistem sürdükçe biz ayakta olmaya eylemde olmaya devam edeceğiz.

Dev Sağlık-İŞ Sendikası Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu: Maalesef bir hekim arkadaşımızı bu sağlık sistemine kurban vermiş olduk. Defalarca uyarmamıza karşın sağlık sistemini sadece kar kapısı olarak gören zihniyet, sağlık çalışanları ve hastalar arasına parayı yerleştirdi. Sağlık sisteminin tüm yükü sağlık çalışanlarının omuzlarına bindirildi. Bu halk için nitelikli ve ücretsiz sağlık sistemi ve insanca çalışma koşulları yaratılmadığı sürece bu tip şiddet olaylarına maruz kalmaya devam edecek sağlık emekçileri. Bu şiddetin sorumlusu sağlık sistemini bu hale getiren hükümettir. Bir kez daha hayatını kaybeden sağlık çalışanı arkadaşımız için sonsuz üzüntümüzü dile getiriyoruz.


Cerrahpaşa Üniversitesi Prof. Dr. Huri Özdoğan: Sağlık sistemi, sağlık çalışanları cephede savaş yapan insanlara döndürdü adeta. Doktorlar her an hayati tehlikeyle çalışıyorlar. Siyasetçiler sağlık üzerinden oy alma telaşına düşerken, sağlık çalışanları hayatlarını kaybediyor. Bu sisteme bir an önce son verilmediği sürece bu tip olumsuz durumlarla karşılaşmamız da oldukça muhtemel hale gelecek. Bir an önce önlem alınmasını istiyoruz.

TTB Merkez Delegesi Koray Yalçın: Doktor Ersin Arslan'ın ölümünün sorumlusu doğrudan AKP hükümetidir. Hükümet sürekli biçimde halkı sağlık çalışanlarına karşı kışkırtarak şiddetin önünü açmış ve ölümün hazırlayıcısı olmuştur. Bunun dışında bir diğer sorun da devletin kendi memurunu koruyamamasıdır. Bir devlet memuru kendi odasında bıçaklanarak öldürülmüş ve bu konuda hiçbir önlem de alınmamıştır.

Yaşanan bu şiddet olaylarına karşı sağlık çalışanlarının yapması gereken şey bir araya gelmek ve hükümetin sağlıkta dönüşüm politikalarına karşı hep birlikte mücadele etmektir.

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi SES İşyeri Temsilcisi Aydın Erol: Bu ölüm olayı sağlıkta dönüşümün sonucudur. Sağlıktaki tüm sorunlarda sağlık çalışanları hedef gösterildi. Neredeyse her gün sözlü, fiziki şiddete maruz kalıyoruz. Bu artarak devam ederken biz de SES olarak yarın SES ile birlikte 1 günlük grev kararını hayata geçireceğiz.

(soL – Haber Merkezi)