Türk Metal Sendikası, MESS (Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası) ile toplu sözleşmeye imza atarken, Birleşik Metal İş Sendikası’nın (BMİS) nasıl bir yol izleyeceği bu hafta içerisinde belli olacak. Görüştüğümüz metal işçileri mücadelenin sendikal alanın da ötesine geçerek güçlenebileceğini, ortak bir cepheyle kazanımlar elde edilebileceğine dikkat çekiyor.

Türk Metal Sendikası, MESS ile yürütülen 2010-2012 Metal Grup Toplu İş Sözleşmesini, dokuz günlük bayram tatiline girildiği gece imzaladı. Türk Metal, sonucu işçilere “Metal İşçileri Kurban Bayramı ve Toplu İş Sözleşmesi Sevincini Bir Arada Yaşıyor” diyerek duyurdu. Türk Metal’in yaptığı sözleşme 160 işyerini ve 120 bin metal işçisini kapsıyor. BMİS ise toplu sözleşmede imza atılan yüzde 5,35’lik zammın her işyerine farklı yansıyacağını ifade edip, daha önce aldığı eylem kararlarında herhangi bir değişikliğe gitmedi. Bayram boyunca BMİS’in örgütlü olduğu işyerlerinde fazla mesaiye kalmama eylemi sürdürüldü. BMİS imzalanan toplu sözleşmenin MESS ve Türk Metal arasındaki “şeytani planlar” sonucu ortaya çıktığını ifade ederken, Türk Metal üyesi işçileri bu sendikadan topluca istifa etmeye çağırdı.

BMİS imzalanan sözleşmenin ardından yaptığı değerlendirmede, MESS ve Türk Metal’in metal işçilerinden korktuğunu, imza sonucunda kararlaştırılan zam yöntemi ile yüzde 5,35’lik zammın her işyerine farklı yansıyacağını, metal işçilerine verilen net zammın 34 lira ile 56 lira arasında olacağını ifade etti. İşçilerin ne zam aldıklarını ancak zamlı ücretlerini aldıklarında öğrenebileceklerini söyleyen BMİS, Türk Metal yetkililerinin korktukları için bayram öncesinde sözleşme imzaladıklarını, sendika ilan tahtalarına yazı asıp, işyerlerini terk ettiklerini ifade etti. BMİS bayram öncesinde sözleşmenin imzalanmasının hemen ardından yaptığı açıklamada Türk Metal üyesi işçileri kitlesel biçimde noter aracılığıyla bu sendikadan istifa etmeye çağırdı.

İşçiler ne diyor?
BMİS’in örgütlü olduğu Bosal Mimaysan’daki İşyeri Baş Temsilcisi Yusuf Rişvan imzalanan sözleşmeye ilişkin soL’a değerlendirmelerde bulunurken, toplu sözleşme masasında ücretlere yapılacak zamların bir yere kadar önemli olduğunu bundan daha önemli olanın ise kazanılmış haklara yönelik saldırılar olduğunu ifade etti. Rişvan kendilerinin buna yönelik mücadelede kararlı olacağını söylerken, grev dahil çeşitli mücadele araçlarının geliştirilmesi gerektiğini kaydetti. Rişvan’ın dikkat çektiği bir başka nokta ise, kazanımlar elde etmenin sadece BMİS’in mücadelesiyle mümkün olmadığıydı. Rişvan şunları söyledi: “Önümüzde büyük saldırılar artarak gelecek. Herkesin önümüzdeki seçimlerde kimi seçtiğine dikkat etmesi gerekiyor. Bilinçli olmalı insanlar. TKP örneğin bir cepheleşme çağrısı yaptı. Böyle bir cephe kurulsa, seçimlere de böyle girilse, işçiler, emekçiler bu cephede yer alsalar, oylarını da bu cepheye verseler. İşte o zaman işçi sınıfı ile sermaye gerçekten karşı karşıya gelecek ve mücadele burada büyüyecek, saldırılara karşı kazanımlar elde edebileceğiz.”

“Ortak akla ihtiyaç var”
BMİS’in örgütlü olduğu Sarkuysan işyerindeki sendika temsilcisi Mustafa Tozkoparan, “Sözleşmenin bu düzeyde bitmesi tepkiye neden olacak. İşçiler Türk Metal’i biliyor. İşverenle ortak davrandıklarını biliyor. Biz de benzer sözleşmeyi imzaladığımızda güven sorunu yaşayacağız” dedi. Tozkoparan bir taraftan da sendikanın en başından kararlı davranması gerektiğini, işçilere bu kararlılıkla gitmesi gerektiğini söylerken, “işçiler neye hazırsa biz de ona hazırız” yaklaşımının çözüm üretmediğini ifade etti. “İşçiler hazır değilse hazırlarsınız. Kararlı değilse kararlı hale getirirsiniz” şeklinde konuşan Tozkoparan sadece sendikal alana sıkıştırılmış bir mücadelenin yetmediğinin görüldüğünü söylerken “Karşı tarafta bir cephe var. Sermaye, siyasi iktidar, patron hepsi bu cephenin içinde. Bir akıl ortaklığına ihtiyacımız var. Sadece sendikal alana sıkıştırılacak bir mücadaleyle, üzerimize gelen bütüncül saldırılara karşı koymamız mümkün değil. Bizim de ortak bir cephe oluşturarak sendikal alanda yürütülecek bir mücadelenin ötesine taşmamız gerekiyor” dedi.

“Türk Metal üyeleri de gerçeği biliyor”
Türk Metal üyesi olan Suat Altan ise, Türk Metal üyesi işçiler arasında toplu sözleşme sürecinde böyle bir hava yaşanmadığını kaydederken, “Uyuşmazlık tutulduğunda liste asıldı. Sözleşme imzalandığında, Şube Başkanı iyi bir sözleşme yaptık dedi. Esnek çalışmayı kabul etmediklerini, memurlara yüzde 4 zam verilen bir dönemde Türk Metal’in aldığı zammın çok iyi olduğunu söyledi” diyor. Altan, aslında bu sendikanın kendi üyelerinin de Türk Metal’in bir patron sendikası olduğunu bildiklerini hatta “BMİS biraz daha direnir, biraz daha iyi bir sözleşme ortaya çıkar” diye düşündüklerini ifade etti. Kendisine neden o zaman halen işçilerin Türk Metal’de durduklarını sorduğumuzda ise, bu sürecin hiç kolay olmadığını, devlet baskısı, patron baskısı gibi karmaşık dinamiklerinin işçiler üzerinde bir korku yarattığını kaydetti. Türk Metal işçisi böyle bir kopuşun işçilerin ancak güçlü bir örgütlülüğüyle mümkün olabileceğini de belirtti.

“Grev her yere yayılabilirse anlamlı olur”
Yine BMİS’in örgütlü olduğu Areva fabrikasından metal işçisi Hakkı Önder ise, esnek üretim gibi şeylerin kesinlikle sözleşmeye girmemesi, kıdem tazminatına kesinlikle dokunulmaması gerektiğini söylerken, kimi fabrikalarda BMİS üyesi işçiler arasında da genel olarak “Türk Metal imzaladı, zaten biz de imzalayacağız şeklinde bir algı” olduğunu ifade etti. İşçilerin toplu sözleşme imzalanırken özellikle ücrete odaklandığını ama idari maddeler, esnek üretim gibi şeylere çok fazla dikkat etmediğini söyleyen Önder, “Ücret zammı bir tepki yaratıyor. Türk Metal’e işçiler arasında bir tepki var. BMİS’de aynı sözleşmeye imza atarsa yine bir tepki doğacak” şeklinde değerlendirmede bulundu. Diğer taraftan işçilerin dünyayı sadece kendi fabrikalarından ibaret görebildiğini söyleyen Önder, kimi işçilerin grevi dile getirdiğini ancak sadece bir fabrikada yapılan grevin değil, diğer fabrikalardaki işçilerinde harekete geçmesiyle başlayacak bir grevin etkili olacağını belirtti.

Türk Metal MESS ile toplu sözleşmeye imza atarken, toplu sözleşme sürecinde gelinen noktada BMİS’in nasıl bir yol izleyeceği bu hafta içerisinde şekillenecek. BMİS Merkez TİS Komisyonu bir eylem takvimi açıklamış ve bayram öncesine kadar çeşitli eylemler yapmıştı. Alınan eylem kararları kapsamında 28 Kasım 2010 Pazar günü Gebze’de diğer bölgelerin de katılımıyla miting yapılması da bulunurken, bu hafta içerisindeki gelişmelerin izlenecek yolu belirleyeceği de kaydediliyor.

(soL-Haber Merkezi)