Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde örgütlü Dev Sağlık İş sendikasının işyeri temsilcisi Ziya İncedere’ye 1 Ekim günü işbaşı yapmak üzere iş yerine geldiğinde, işini artık evine 30 km uzaklıkta bulunan Bayrampaşa hastanesinde sürdürmesi söylendi. Fiili olarak işten çıkarma anlamına gelen bu durumu kabul etmeyen İncedere daha önce de sendikal hakları için başlattığı mücadelesini bu sefer sürgüne tepki göstermek için 15 Ekim’de açtığı direniş çadırıyla sürdürdü. Direnişin 45. günü olan bugün her hafta Çarşamba olduğu gibi yine eylemde olan İncedere, sendikası Dev Sağlık İş ile birlikte hastane önünde bir basın açıklaması yaptı.
İncedere hastane bahçesinde hastane çalışanlarına, hasta yakınlarına seslenerek direnişe karşı duyarlı olmaya çağırdı. ‘Sendika haktır engellenemez, İşimiz, ekmeğimiz, hastanemiz için direniyoruz’ yazan pankart açıldığı yürüyüşte, sık sık “Zafer direnen emekçinin olacak, “İnadına sendika inadına DİSK” sloganlarının atıldı. Hastane yönetim binasının önünde sonlanan yürüyüş sonrasında İncedere adına basın açıklamasını okumak üzere Dev Sağlık İş temsilcisi İlhan Aktaş söz aldı.
Feshe zorlama fiilen işten çıkarmadır
Aktaş, 3 yıldır Dev Sağlık İş sendikası hastane temsilciği yürüten İncedere’nin 7 yıllık hastane çalışanı olduğunu hatırlatarak sözlerine başladı. 8 ekim günü İncedere’nin başka bir hastaneye yönlendirildiğini belirten Aktaş, İncedere’nin 3 gün içinde iş başı yapmazsa iş akdinin feshedilmesiyle karşı karşıya bırakıldığını söyledi. İncedere’ye yapılan bu saldırının asıl hedefinin taşeron sisteme karşı mücadele eden Dev Sağlık iş sendikası olduğuna işaret eden Aktaş, bu politikanın hiçbir meşruiyet kaynağı olmadığına dikkat çekti.
"Asıl hedef Dev Sağlık İş"
Hukuken feshe zorlama olarak nitelendirdikleri pes ettirme yöntemlerinin İncedere şahsında Dev Sağlık İş’i işaret ettiğinin altını çizen Aktaş, “Bu saldırılar İnsan ihaleyle çalıştırılmaz, sağlıkta taşeron olmaz” diyerek mücadele eden ve Türkiye’nin dört bir yanında mücadeleyi örgütlenerek büyüten sendikalarının tavırlarının ‘direnişten’ yana ve net olduğunun altını çizdi..
"Bu hukuksuzluğa son verin"
Yıllardır hileli yollarla farklı şirketler üzerinden çalıştırılan sağlık emekçileri olarak asıl işverenlerinin hastaneler olduğuna dikkat çeken Aktaş, haksızlığın sorumlusu olarak, taleplerini geçiştiren, taşeron firmaya yönlendiren Koşuyolu hastane yönetimine ve İl Sağlık Müdürlüğü’ne seslenerek, tepkisini şu sözlerle dile getirdi: “İl Sağlık Müdürlüğü’nü bir an önce buradaki hukuksuzluğu sona erdirmeye çağırıyoruz. İşbaşı yapılıncaya kadar, yıllardır arkadaşlarımızın emek verdiği bu hastanede, dostlarımızla hukuki ve meşru tüm yolları kullanarak direnişi büyütecek, bu saldırılar karşısında pes etmeyeceğiz. ”
Aktaş sözlerini “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” şeklinde sonlandırdı. Eyleme Limter-İş Sendikası, hastane çalışanları, Dev Sağlık İş sendikasına üye işçiler ve TKP destek verdi.
(soL - İstanbul)