soL (İzmir) Konak Belediyesi'ne ait Alsancak Kültür Merkezinde gerçekleşen anmaya başta Mülkiyeliler ve görev yaptığı dönemde Tariş'te çalışmış olan işçiler olmak üzere çeşitli kesimlerden yüzlerce kişi katıldı. Açılış konuşmasını yapan Mülkiyeliler Birliği İzmir Şubesi Başkan Yardımcısı Mete Hüsünbeyi böyle bir toplantı düzenlemekten mutluluk duyduklarını aynı zamanda Mülkiyeliler Birliği İzmir Şube Başkanlığı'nı da yapmış olan Erdinç Gönenç'in politik duruşu, donanımı ve insancıl bir bürokrat oluşu nedeniyle hâlâ gönüllerde yaşamaya devam ettiğini söyledi. Anma toplantısını Erdinç Gönenç'in kardeşi İzmir eski Defterdarı Mete Gönenç yönetti.
Slayt ve müzik gösterisinin ardından konuşmalara geçildi. Mülkiye'den sınıf arkadaşı Aydın Erdim yaptığı konuşmada Gönenç'in her zaman baskıya ve yasaklara karşı olduğunu, 12 Eylül'den hemen sonra bir 10 Kasım günü içki içmek istedikleri için nasıl gözaltına alındıklarını ve Gönenç'in polise verdiği sayfalar dolusu ifadeyi ironik bir üslupla anlattı.
Ege Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan, Gönenç'in işini ciddiye alan üst düzeyde bilgi sahibi ve işyeri çalışma koşullarına farklılık getiren bir kişilik olduğuna değindi.
"Gönenç örnek bir devrimciydi"
Son üç konuşmacı ise Türkiye İşçi Sınıfı tarihinin önemli olaylarından olan Tariş Direnişi sırasında Gönenç'in Genel Müdür olduğu döneme ilişkin ilginç bilgiler sundu.
Selahattin Gürsoy, faşist militanların elinde üretim yapamaz hale getirilen Tariş tesislerini hem sağcı militanların elinden kurtarıp hem de Türkiye'nin o dönemde en fazla ihracat yapan kuruluşu haline getirmeyi başardığını, toplam ihracatın neredeyse %25'ini yapan bir işletmenin genel müdürü olarak işçilere ekonomik ve demokratik haklarını vermek hususunda asla işveren temsilcisi gibi davranmadığını söyledi.
DİSK Genel Sekreterlerinden Musa Çam, Erdinç Gönenç'le Tariş Genel Müdürlüğü sırasında tanıştığını sonrasında da ölümüne kadar aralarında saygı ve sevgiye dayanan dostluk ilişkisinin sürdüğünü, zekasıyla çevresinde hayranlık uyandıran bu kısa boylu adamın yüz binlerce üreticinin emeğini değerlendiren bir birliğin genel müdürü olarak işini büyük bir titizlikle sahiplendiğini, buna karşılık sosyalist bir aydın olarak daima işçi sınıfının yanında yer aldığını belirtti.
Tariş destanında yoldaş Gönenç faktörü
Dönemin TKP üyesi, DİSK'in Tariş Temsilcisi ve halen TKP'de devrim mücadelesine devam eden Bekir Eken ise ağabey olarak hitap ettiği Erdinç Gönenç'in anıldığı böyle bir geceye katılmaktan onur duyduğunu, Gönenç'in zeki, becerikli bir bürokrat, yüreği sosyalizmden yana bir kişilik olduğunu söyledi. Genel Müdürlüğü sırasında işçi sınıfına yaptığı katkıların yeterince bilinmemesinin işçi sınıfı adına büyük bir eksiklik olduğunu belirten Eken, Tariş'in Erdinç Gönenç'ten önce faşist saldırıların üssü haline geldiğini ve İzmir'de demokrat, ilerici, yurtsever kesimlere karşı bir örgütlenme merkezi haline getirildiğini, Erdinç Gönenç'in genel müdürlüğe atanmasından hemen sonra ise izlediği zeki siyasetin neticesinde Tariş'te faşist militanların temizlenerek hem DİSK için çalışma alanı açıldığını, hem de üretimin katlanarak işletmenin ihracat rekoru kırdığını ifade etti. Tariş gibi tarım kesiminin kolektif birliğinin genel müdürü olarak, Erdinç Gönenç'in kimsenin hakkını kimseye geçirmek gibi bir niyeti olmadığını ama çiftçilere kazandırırken işçilere de pay vermesini bildiğini söyledi. Eken, dönemin Tariş toplu sözleşmelerine ilişkin çok ilginç açıklamalarda bulundu. Sözleşmelerde DİSK'in kuruluş günü ve 1 Mayıs'ın tatil olarak kutlanmasını öngören maddeye değinen Eken, Erdinç Gönenç'in kendisine "Bekir ikimizi de asarlar bunlar" dediğinden söz etti.