DİSK'in "ihlaller" raporu

DİSK, Türkiye tarafından imzalanmış ILO sözleşmeleriyle ilgili ihlallere ilişkin değerlendirme raporunu ILO'ya iletti. Raporda, tersanelerde yaşanan iş kazaları ve işçi ölümleri ile Tekirdağ'da bir fabrikada sendikaya üye oldukları için işçilerin "konteynıra hapsedilmeleri"ne de yer verildi.

soL (HABER MERKEZİ) DİSK, Türkiye tarafından imzalanmış ILO (Uluslararası Çalışma Örgütü) sözleşmeleriyle ilgili ihlallere yönelik değerlendirmelerini bir rapor halinde ILO'ya iletti.

Raporda, 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nda yapılması planlanan, ancak henüz gerçekleşmeyen değişiklikler üzerine değerlendirmelerin yanı sıra, tersanelerde yaşanan iş kazaları ve işçi ölümleri ile sendikalaşma hakkını engellemeye dönük uygulamalar aktarıldı. Emekçilerin sendikal örgütlenme haklarını kullanmalarının önündeki engellere örnek olarak, 1 Mayıs günü İstanbul'da yaşananlara ve Tekirdağ'da bir fabrikada sendikaya üye oldukları için işçilerin "konteynıra hapsedilmelerine" değinildi.

ILO sözleşmelerine aykırılıkların daha önce de defalarca ILO'ya iletildiği belirtilen raporda, hükümetlerin, sözleşmelere uyum konusunda gerekli düzenlemeleri hâlâ yapmadığı vurgulandı.

Sendikalaşma, toplu iş sözleşmesi, grev ve lokavt
2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu için hazırlanan değişiklik çalışmasının hükümet tasarısına dönüşemediği ve kanun teklifi olarak TBMM gündemine getirildiği dile getirilen raporda, ''kanun teklifi, son haliyle hükümet ile yaptığımız görüşmelerde ortaya çıkan metinden farklı ve ILO normlarına uygunluktan uzaktır'' denildi.

Raporda, teklifin son haline yönelik eleştirilerden bazıları şöyle sıralandı:

"Uluslararası sözleşmelerin uygulanması ve Anayasa'nın 90. maddesi göz ardı edilerek, toplumunun sendikalaşmaya gereksinim duyan kesimlerinin örgütlenmesine olanak tanınmıyor.

"Herkesin sendika kurması düzenlenmiyor.

"Gerçekleştirilen Anayasa değişikliği ile kaldırılmasına rağmen, belge, bilgi eksikliği nedeniyle sendika kapatma öngörülüyor.

"İşçinin üyelik iradesini ortaya koyması ile ilgili her durum kuşkuyla denetlenmeye çalışılıyor, üyelik bilgilerini denetlemek konusunda yönetimin vesayetinden vazgeçilmiyor.

"İşçinin işsiz kalması halinde, kendi isteği ile gerçekleşen sendika üyeliğinin 1 yıl sonra düşmesi yasa hükmüne dönüştürülüyor.

"Siyasal karışma yolu açık tutuluyor, sendikaların iç işleyişlerini ve faaliyetlerini ayrıntılı olarak belirleme alışkanlığı sürdürüyor.

"Sendikaların seslerini duyurmaları ve kamuoyunu bilgilendirmelerine olanak sağlayacak radyo ve televizyon kurma yasağı korunuyor, üyelerin birikimi, sendikaları da piyasaların bir aracı haline dönüştürecek yatırımlara yönlendiriliyor.

"ILO ölçütlerine aykırı çifte barajı korunurken, işletmelerde giderek olanaksızlaşan örgütlenme sorunları çözülmüyor.

"Toplu iş sözleşmesi düzeyleri için açılımlar öngörülmüyor.

"Yıllar süren davaların konusu olan yetki uyuşmazlıklarına çözüm getirilmiyor, grev yasakları kaldırılmıyor.

"Genel grev ve hak grevinin adından bile söz edilmiyor. Bütün grev engelleri, yasakları korunuyor, grev ertelemeleri ve yasaklamaları ile sınırlı bir hak bile kullanılabilir olmaktan çıkarılıyor."

Sendikal hakların kullanımına getirilen engeller
DİSK'in raporunda, bu yıl 1 Mayıs kutlamaları nedeniyle yaşanan olaylara da değinilerek, 1 Mayıs'ta, "örgütlenme hakkı ve özgürlüğünün, toplantı ve gösteri özgürlüğünün, işçilerin temel sendikal haklarının bir kez daha ihlal edildiği" vurgulandı.

Sendika üyesi işçilerin, özellikle grev ve örgütlenme dönemlerinde, çeşitli baskılara maruz kaldıklarının ifade edildiği raporda, pek çok işyerinde, işçilerin sendika üyesi oldukları için atıldıkları dile getirildi.

Tuzla Tersanesi'nde sendikal faaliyet yürüten DİSK'e bağlı Limter-İş Sendikası üye ve yöneticilerinin, sendikal faaliyetleri nedeniyle işlerinden atıldığı ve polis müdahalesiyle karşı karşıya kaldıkları, DİSK'e bağlı Nakliyat-İş, Türk-İş'e bağlı Tekgıda-İş ve Deri-İş'e üye oldukları için işten atıldıkları, yine bazı işyerlerinde grevde bulunan DİSK'e bağlı Birleşik Metal-İş ve OLEYİS, Türk-İş'e bağlı Basın-İş üyelerinin de çeşitli engellemelere maruz kaldıkları da raporda belirtildi.

Sendikaya üye olan işçilere yönelik baskılar konusunda en can alıcı örneklerden biri olarak Tekirdağ'da bulunan kablo üretici bir firmada yaşanan Birleşik Metal-İş üyesi olan 11 işçinin, 14 Mart 2008 tarihinden itibaren 13 iş günü "konteynıra hapsedilmeleri" olayı rapora yansıdı.

İş kazaları ve iş güvenliği
Raporun tersanelerde yaşanan iş kazalarına değinen bölümünde, İstanbul Tuzla tersanelerinde son bir yılda 17 işçinin iş kazaları sonucu hayatını kaybettiği hatırlatılarak, tersanelerde insanlık dışı çalışma koşullarının ve iş kazalarının, neredeyse hiçbir işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemi uygulanmaksızın sürdüğü ifade edildi.