HTKP'den Demirtaş'a mektup

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından HTKP, Cumhurbaşkanı adaylarından Demirtaş'a hitaben açık mektup yazarak, “seçimleri gayrımeşru bulduğunu, fakat Demirtaş'ın aldığı sonucu başarılı bulduğunu ve önemsediğini” söyledi.

Halkın Türkiye Komünist Partisi (HTKP), HDP'nin Cumhurbaşkanı adayı olan Selahattin Demirtaş'a hitaben bir açık mektup yayımladı.

Seçimlerde “Recep Tayyip Erdoğan’ın aday olduğu, CHP ve MHP’nin AKP ile gericilik yarışına girdiği bir seçimin meşruiyetinin olmadığına dair” bir değerlendirme ve boykot çağrısı yaptıklarını belirten HTKP, “Kürt siyasi hareketinin ve HDP’nin sizin adaylığınızda somutlanan seçim stratejisi ise doğal olarak gericilik yarışında bir yere oturtulamaz. Bu vesileyle, aldığınız başarılı seçim sonucu için sizi kutluyoruz” dedi.

Kürt hareketinin de seçimleri boykot etmesi durumunda Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığının daha da gayrımeşru hale geleceği belirtilen mektupta, “Tüm bunlarla birlikte gerek seçimlerde kullandığınız dili ve yaklaşımı, gerekse almış olduğunuz oy oranını önemsediğimizi dile getirmek istiyoruz. Bu yaklaşımın ve sonuçların ülkemizdeki sosyalizm mücadelesinin geleceğinde oynayacağı rolü dikkatle değerlendiriyoruz. Aynı şekilde, Türkiye emekçilerinin bütününe soldan seslenen bir söylemin başarı şansı olduğunu da görüyor, sizin de bu durumu dikkate aldığınızı düşünüyoruz” denildi.

'Tüm dinamiklerle bir şekilde buluşulmalı'
Kürt hareketinin geçmişte Gezi Direnişi'yle arasına mesafe koyması, Ergenekon ve Balyoz gibi davalara prim vermesi, 2010 Anayasa referandumunda “hayır” cephesinde yer almayıp “boykot” demesi gibi kimi yaklaşımlarının eleştirildiği mektupta, “Bizim açımızdan laik, bağımsız ve eşitlikçi bir cumhuriyetin, adını da koyalım sosyalist bir cumhuriyetin inşası mümkün ve zorunludur. Bu cumhuriyet, hiç kuşkusuz Türk ve Kürt emekçilerinin ortak eseri olacaktır ve tam da bu nedenle Kürt emekçilerinin eşitlik, özgürlük, demokrasi gibi taleplerinin yerine getirilmesi, el birliğiyle kuracağımız yeni cumhuriyetin birincil görevi olacaktır. Bunun olabilmesi içinse bugün ülkemizde gerici, baskıcı rejimle mücadele eden tüm toplumsal dinamiklerle bir şekilde buluşmalı ve iktidarla hesaplaşılmalıdır” denildi.