38 yıl önce idam edilen üç genç devrimci önder Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, Hakkari’de Zap Suyu üzerinde 1969 yılında devrimci gençlerin kurdukları “Devrimci Gençlik Köprüsü”nün olduğu yerde anıldılar.
Aralarında Hakkari Belediye Başkan Vekili Cemil Karanfil, Hakkari Baro Başkanı İsmail Durgun, İHD Hakkari Şube Başkanı İsmail Akbulut, KESK Dönem Sözcüsü Cahit Balıkesir ve BDP temcilsilerinin de olduğu grup, 1999 yılında bombalanarak yıkılan köprünün başında etkinlik düzenledi.
KESK Dönem Sözcüsü Cahit Balıkesir’in okuduğu basın açıklamasında “Deniz Gezmiş, Yusuf Arslan ve Hüseyin İnan’ın henüz 20 yaşlarında sömürü ve baskı rejimine karşı başlattıkları ve tam bağımsız demokratik bir Türkiye talep ettikleri için 38 yıl önce idam edildiği” belirtildi.
Açıklamada “Türkiye’de sömürü ve baskı rejimini kökleşmesine neden olan 12 Mart 1971 askeri darbesinin ardından, 38 yıl önce 6 Mayıs Ankara Ulucanlar Cezaevi’nin avlusuna 3 dar ağacı kuruldu. Kurulan 3 dar ağacı adeta Türkiye’deki halklar mozaiğini de simgeliyordu. Ankara Sıkıyönetim Mahkemesi tarafından idam cezasına çarptırılan ve idamları, Türkiye Meclisinde onaylanarak kabul edilen gençlik önderleri Deniz Gezmiş, Yusuf Arslan ve Hüseyin İnan’ın henüz 20 yaşlarında sömürü ve baskı rejimine karşı başkaldırdıkları ve tam bağımsız demokratik bir Türkiye talep ettikleri için 6 Mayıs günü yani 38 yıl önce idam edildi” denildi.
Balıkesir, açıklamada “Türkiye sol hareketliğinin dünyadaki 1968 devrimci gençliğinin, anaforuna kapılarak gerçekleştirdiği hamlesel süreç Kürt toplumunda halk olarak var olma bilincinin gelişmesinde önemli bir rol onadı. Bu anlamı ile Deniz Gezmiş Hüseyin İnan ve Yusuf Arslan’ın idam sehpasında dahi Türk-Kürt halklarının özgürlü ve kardeşliğinin cellatlarının yüzüne haykırmaları tarihi bir anlama sahiptir. Tarihi bir anlama ve içeriğe sahip olan bu özgürlük mesajı devrimci mücadele yürütenlerin sürekli bağlı kalması ve unutulmaması gerek bir mesajdır.”
Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan'ı idamdan kurtarmak için canlarını Kızıldere’de feda eden, Mahir Çayan ve yoldaşlarının tam bağımsız demokratik bir Türkiye için verdikleri mücadeleleri kendilerinden sonraki kuşaklar üzerinde derin izlerde bıraktığını söyleyen Balıkesir, "Bugün ise onların mücadeleleri ve hayallerini gerçekleştirmek için büyük bedeller ödeyerek mücadele kesintisiz sürdürülüyor. Kürt halkının bugün savunduğu değerlerle onların idam sehpalarını tekmelediği gün savundukları aynı değer ve duruştur” dedi.
(soL - Haber Merkezi)