Elif Örnek
Eski Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın seçim döneminde katıldığı Edirne mitingi öncesinde “Katil Tayyip Edirne'de defol” yazılı pankart asılan TKP binası ve ÖDP il örgütünün basılmasının ardından, iki partinin üyelerine açılan davadan beraat kararı çıktı. Savcı mütalaasında “pankartlarda yer alan ifadelerin, sanıkların üyesi olduklarını partinin görüşlerini yansıttığını ve bir parti politikası olduğunu”, bu nedenle hakaret suçu oluşmadığını belirtti.
Edirne’de, eski Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yerel seçim mitingi için gittiği 19 Mart 2014’te Türkiye Komünist Partisi (TKP) üyeleri tarafından il binasına “Katil Erdoğan Edirne’den defol” yazılı pankart, alt katta bulunan Özgürlük ve Dayanışma Partisi’ne (ÖDP) ise “Katil hırsız AKP” yazılı pankart asıldı. TKP binasına asılan pankartı indirmek için itfaiye aracı getirten polis başarılı olamayınca, kapıyı kırarak TKP il örgütünü bastı ve pankarta el koyarak içeride bulunan üç TKP'liyi gözaltına aldı. Ardından ÖDP il örgütünü basan polis parti binasının camlarını kırarak içeriye yoğun miktarda gaz attı. Rahatsızlığı nedeniyle yoğun gaza dayanamayarak kendisini camdan aşağı atan bir kişinin de aralarında bulunduğu 14 ÖDP'li gözaltına alındı. Polis saldırısının ardından gözaltına alınan 17 kişi hakkında “hakaret”, “yapılamakta olan toplantı ve yürüyüşte huzur ve sükunu bozma veya bozulmasına sebebiyet verme”, “görevi yaptırmamak için direnme” suçlarından dava açıldı.
Davanın bugün görülen üçüncü duruşmasında hazır bulunan sanıklardan TKP'li M.K., Erdoğan'ı protesto etmek amacıyla pankartı astıklarını belirtti. Parti binasını basan polislerin, arama kararı aldıklarını söylediklerini ancak bu kararın kendilerine gösterilmediğini belirten M.K., söz konusu pankartın hakaret içerdiği iddialarını kabul etmediğini söyledi.
Savcı: Pankart parti politikası
Sanık savunmalarının ardından savcı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Erdoğan'a sözlü hakaret edildiğine dair kesin ve inandırıcı bir delil bulunmadığının altını çizen savcı, pankartların ise “sanıkların üye oldukları partilerin görüşü olarak kendi parti binalarında bulundurup astıklarını, bu işi üyesi oldukları partinin politikası olarak yaptıklarını” ifade ederek, Başbakana yönelik hakaret suçunun oluşmadığını belirtti.
“Yapılamakta olan toplantı ve yürüyüşte huzur ve sükunu bozma veya bozulmasına sebebiyet verme” suçunun da oluşmadığını ifade eden savcı, mütalaasında bahse konu olayların meydana geldiği yerin miting alanı olmadığını ve mitingin başlamasına birkaç saat kaldığını hatırlattı.
Polislerin sanıkları yakalamaya çalışırken veya kırılan camların arasından ilerlerken yaralanmış olabilecekleri, bu nedenle memura direnme suçunun da oluşmadığını belirten savcı, sanıkların beraatine karar verilmesini talep etti. Savunmaları ve savcı mütalaasını değerlendiren mahkeme, sanıkları tüm suçlamalardan beraat ettirdi ve el konulan pankartların partilere iade edilmesine karar verdi.