Türkiye’de işçi eylemleri arttı. Bundan sonra ki süreçte de büyüyerek devam edeceği görülüyor. İktidar ile işveren orta bir yol bulmakta bazen zorlanıyor. Torba yasayla birlikte maden işletmelerinde çalışanların çalışma saatlerinde yapılan iyileştirme günde 6 saat çalışma süresi olarak belirlendi. Emeklilik yaşı 55’den 50 yaşa geriledi. Maden işletmelerinin cevabı Zonguldak’ta 22 kömür ocağının işletmesinin durdurulması oldu. İşçiler iyileştirmeyi işsizlikle karşılamış oldu. Bu işçilerin ürettikleri sayesinde ihracatın artırılmasıyla ülke ekonomisine katkı gereksinimini ortaya çıkarıyor.
İktidarın iyi niyeti ile işverenin ki bir araya gelince niyetin ve ortaya çıkan somut durumun sorgulanmaması tuhaf olur.. İktidar çıkarttığı torba yasaya işvereni üzecek bir yasayı ekleyince, yasaya işverenin tepkisi sertleşiyor. Çünkü iki taraf da toplumun yararına işler yapmak için gayret sarf ederken, bazen birbirleriyle yarışıyor.
Bu yasalara uyup uymamak işverenin takdirine kalıyor. Kar payını etkileyecek her şeye karşı çıkmak sınıfsal konumlarının gereği, AKP’nin siyasi kimliği ve sınıfsal aidiyetide baba şefkatini aratmayacak şekildedir.
Somada yaşanan maden faciasında işin fıtratında var olan bu tür iş cinayetlerinin tepkisi iktidara çevrilince, AKP maden sahiplerini azıcık üzmeyi göze almak zorunda kaldı.
İşveren boş durur mu?
Dün Zonguldak’ın Kandilli beldesinde çalışan yaklaşık 500 maden işçisi işten çıkartılan işçi arkadaşları için Zonguldak Valiliği’ne yürüdü. Yol boyunca attıkları slogan “Ankara Ankara duy sesimizi bu gelen maden işçisinin ayak sesleri.”
Ankara bu ayak seslerini Van İşkur işçileriyle hissediyor. Zonguldak maden işçilerini de bekleriz.
Maden işçileri işten çıkartıldı, Vanlı iş kur işçileri işten çıkartıldı,Sütaş fabrikasında çalışan işçiler sendikalı oldukları için işten çıkartıldı liste uzun. Üretirken aldıkları maaşa şükrederken bir anda sokakta kalıyorlar.
Türkiye’de hizmet üreten işçiler ürettiklerin hizmetin aynı zamanda paylaşımcısı oluyor. Toplumun dışında bir yerlerde yaşamlarını sürdürmüyorlar. İşçi sınıfı birbirlerinin ürettiği hizmeti para karşılığında satın alıyorlar.
Van’lı iş kur işçilerinin İşe alınma sebebleri ise toplum yararına aktif olarak çalışmak.
“Türkiye İş Kurumu tarafından istihdamın korunmasına ve artırılmasına, İşsizlerin mesleki niteliklerinin geliştirilmesine, işsizliğin azaltılmasına ve özel politika gerektiren grupların işgücü piyasasına kazandırılmasına yardımcı olmak üzere düzenlenen aktif işgücü hizmetleri kapsamında ki mesleki eğitim kursları, işbaşı eğitim programları, girişimcilik eğitim programları, toplum yararına programları, iş ve meslek danışmanlığı faaliyetleri ve tasarlanacak olan diğer kurs, program, proje ve özel uygulamalar ile bunların uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemek amacı ile hazırlanan Türkiye İş Kurumu Aktif İşgücü Hizmetleri Yönetmeliği (Yönetmelik olarak anılacaktır) 12/03/2013 tarih ve 28585 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.”
Toplum yararına program çerçevesinde 2013 yılında çıkan bu genelge işsizliliğin azaltılması istihdamın artırılmasını öngörüyor. 2011 yılında Van’da yaşanan deprem sonucu farklı kamu kurumlarında istihdam edilen 7286 İşkur işçisi yılın 9 ayı asgari ücretle çalıştırılıp 3 ay ücretsiz izne çıkartılıyor. Haziran ayında ise hepsi işten çıkartıldı.
Van’da 3 aydır devam eden direniş Ankara’ya ulaştı. Direnişleri sürerken sohbet ettiğimiz işçiler, kendi kurdukları dernekle birlikteliklerini koruyor. Ankara’ya ulaşırken polisin, Jandarmanın, Valiliklerin çıkarttığı zorlukları anlatıyorlar. Bir işçi arkadaşımız diyor ki “Ankara’ya ulaşmak için 500 600 km yürüdük abi bu bir ilk değil mi ?” diye soruyor.
Bu soruya cevabı Zonguldaklı maden işçilerinin mücadelesinin dışında tutarak nasıl cevap vereyim. Bu örnekleri artırabiliriz.
Toplumun yararı için hizmet üreten geçici işçiler, Ülkenin dört bir yanında işten atılma riskiyle karşı karşıyalar. Toplumun bir parçası olan bu hizmeti üreten işçiler geçici bir süre istihdam edilip sonrasında işsizlik ordusuna ekleniyor.
Vanlı İşkur işçileri ekmek kavgalarına işten çıkartılan maden işçilerinin ekmek kavgasını da ekleyip geçici işçiliğe karşı, güvenceli çalışma mücadelesinide,birlikte örmeye başladıklarında bir hayal gerçekleşecek.
İşte o zaman ilk olacak.