Enis Berberoğlu'na

Hemen bütün köşe yazarlarının futbolla ilgilendiği, zafer sarhoşluğu yaşadığı bu kutlu günde, Hürriyet'ten Enis Berberoğlu "ağır abi" rolünde, stratejik meselelere girerek Türkiye-İran-ABD üçgeninde yaşanan sıkışmanın, ABD tarafından zorlandığını anlatmış.

"İran kuş misali" başlığıyla yayınlanan köşede, aslında çok sıradan ya da rutin bir konu ele alınmış: Ülkemizde gerçekleşen "rutin enerji zirveleri"nden birinde verilen "sıradan mesajlar". Yani, bunlardan ararsanız, aslında her gün var.

Konu enerji olunca, haliyle Türkiye'nin stratejik enerji koridorları içerisinde konumlanması ve bu konumlanmada İran ağırlığının azaltılması, İran gazından vazgeçilmesi yatmış masaya. Ve bütün Ankara'da konuşulan bir "kuş misali" ortaya çıkmış, ABD elçisi ile Türk bakan arasındaki konuşmada. Şöyle bir diyalog aktarıyor Enis Berberoğlu:

"ABD Büyükelçisi Ross Wilson: Aslında İran gazından vazgeçseniz...

Enerji Bakanı Hilmi Güler: Peki ama yerine ne koyalım?

Büyükelçi: Açığı Irak'tan kapatabilirsiniz.

Bakan: Irak'ın satabileceği enerji yok ki.

Büyükelçi: Zaman içinde gelişebilir ama.

Bakan: Hani sizin bir deyişiniz var, 'Eldeki bir kuş, daldaki iki kuştan iyidir' diye...

Büyükelçi: Sizin sözünü ettiğiniz kuş da (İran) yakında dalıyla birlikte yanabilir."

İçeriğine geçmeden, biçimine bakalım kısaca: Spor sayfalarındaki haberlere benziyor fazlasıyla. Özellikle de Hürriyet'in spor sayfalarındaki acar muhabir İsmail Er'in şişirme haberlerine. Futbolcularla yöneticiler, teknik direktörlerle menecerler ve bu dörtlünün diğer yan yana geliş kombinasyonları çerçevesinde geçen bütün diyalogları bire bir nakleden, "hangi kuş söylüyor bunları acaba" dedirten haberlere.

İçerik ise "rutin" gerçekten de. Bu sözler birtakım ihtimalleri gündeme getirmekteymiş: ABD'nin İran'la "sıcak çatışma"ya girme ihtimali, "bu çatışmanın kapatma davasını etkileme ihtimali", "ABD ve müslüman İran arasında taraf seçmenin hükümeti siyaseten sıkıştırma ihtimali", "komşudaki savaşın ekonomik dengeleri bozma ihtimali" ve "Pentagon - Genelkurmay yakınlaşmasının askeri bürokrasiyi güçlendirme ihtimali."

AKP - ABD ilişkisinin, herhangi bir sıkışma noktasından zedelenmesi ihtimali ve bu sayede de ABD'yle her daim sürdürmemiz gereken stratejik ilişkinin -eski günlerdeki gibi, her zaman olduğu gibi, her zaman olması gerektiği gibi - ağırlıkla daha geleneksel aktörler tarafından üstlenilmesi ihtimali, epey heyecanlandırıyor Berberoğlu Enis'i.

"AKP'nin ABD'nin has evladı olması iyi de, bu ilişkiyi daha geleneksel aktörler yönetse yine, bütün o 'rutin' mesajlar ve kuşlar onlar arasında gitse gelse..."

Teslimiyet ne kadar "rutin" bir şey sahiden de.

ABD elçisinin Türk bakanlara "kuş misali" pislemesi ne kadar sıradan.

Emperyalist işgal, enerji kaynaklarının patronluğu ve savaş hem rutin hem sıradan!..
İ.K.