Lost’un final sezonuna yeni kahraman: Fuat Keyman

Taraf’tan Neşe Düzel, manüp-depresif gazetecilik yeteneğini sergilediği röportajlardan sonuncusunu Koç Üniversitesi’nden Fuat Keyman’la, ünlü akademisyenin Lost dizisinin final sezonuna dahil oluşuna ilişkin yapmış.

Neşe Düzel'in olay yaratacak röportajında, Fuat Keyman, John Locke gibi siyaset biliminden tanıdığımız isimlerin de rol aldığı dizinin son sezonunun sürprizlerle dolu olduğunun işaretlerini vermiş. Neşe Düzel, tadından yenmeyen kısa bir tanıtım da yazmış Fuat Keyman için… Demiş ki, Lost dizisindeki en önemli eksiklik, dizideki solcu açığıymış. Ne idüğü belirsiz “diğerleri”ne, hatta gözleri ferfecir okuyan ve utanmadan adadaki Jacob vesayetinden bu zamana kadar medet uman Benjamin Linus’a bile solcu yakıştırması yapılan diziyi bu durumdan Keyman gibi dünya çapında tanınmış bir solcu kurtaracakmış. Bu güçlü ismin kadroya katılmasıyla birlikte Lost adasının da Avrupa Birliği’ne girebileceği söylenmeden geçilmemiş tanıtım yazısında.

“Yapımcılarla ben ilişkiye geçtim”
Deneyimli gazeteci Taraf’tan Düzel’in sorularına samimi ve açık yanıtlar veren Koç’tan Keyman, Lost’a ilişkin teklifin nasıl geldiği sorusunu şu şekilde yanıtlamış:

“Efendim, birkaç gün önce Koç Üniversitesi’ndeki odamda oturuyordum ki bir de ne göreyim!? Bizim siyaset biliminde Boğaz tabir ettiğimiz su birikintisinin karşısında gizemli bir kara parçası vardı. Hava sisli, puslu da olsa seçilebiliyordu. Daha öncesinde orada olmadığından emin olduğum kara parçasının, siyaset teorisinde Lost biçiminde tabir ettiğimiz dizideki, bir görünen bir kaybolan gizemli ada olduğunu hemen anladım. Tabii, bir bilim adamı sorumluluğu ile harekete geçerek, söz konusu adada inceleme yapmak için yapımcılarla temasa geçtim.”

Yapımcıların bu teklif karşısında çok sıcak davrandıklarını ve “bu güzel kafayı dizide görmek istediklerini” söyleyerek kendisine dizinin final sezonu için teklifte bulunduklarını anlatan Keyman, bunu AKP döneminde ülkemizin Batı ile ilişkilerindeki olumlu gelişmeye bağlamış.

Yapımcılarla temasının ardından dizideki rolüne adapte olmak için gizemli adaya geçişini anlatan Keyman, kendisi için çok özel bir deneyim olduğunu sözlerine eklemiş.

Adanın adını açıkladı
Keyman, adadaki farklı gruplarla iletişime geçtiğini ve rolü için onlardan bilgi topladığını söyleyip sözlerine şöyle devam etmiş:

“Adadaki ilk temasımı yerlilerle yaptım. Çok ilginç bir deneyimdi. Adaya henüz ne anlama geldiğini keşfedemediğim ve siyaset bilimi kitaplarında rastlayamadığım Anadolu diyorlar. Söylenenlere göre Anadolu isimli Lost adası geçtiğimiz beş sezonda çok değişmiş. O geldiydi, bu gittiydi derken adada ciddi değişimler gözlenmiş. Ada adeta küreselleşmiş.”

Zaten dizinin oyuncu kadrosunun da bu küreselleşmeyi yansıttığını söyleyen Keyman, diziyi anlamak için Anadolu’ya yaslanmak gerektiğini belirtmiş.

Keyman, adada üç grubun birbiri ile mücadele içinde olduğunun, ama, bir “kara duman” tehlikesinin bulunmadığının altını çizmiş. Ayrıca, “adada uzun süredir yerleşik halde bulunan halkın içinden sivrilen inisiyatif Lost’taki bütün dengeleri değiştirebilir. Siyaset bilimsel olarak bu mümkündür. Benim de adadaki tek solcu olmam dolayısıyla ortaya çıkarmaya çalışacağım nokta bu olacak.” diyerek dizinin Türkiye ve dünyadaki hayranlarına ufak bir ipucu vermiş.

“Sanatta sınır tanımam”
Oyunculukta yeni olan Keyman’ın sanata ilişkin görüşleri sorulduğunda ise verdiği yanıt bir hayli yankı uyandıracak cinsten:

“Sanatta ve siyaset biliminde sınırların olduğunu düşünmüyorum. Ben kendi oyunculuğumu sınırlamayacağım. Lost’un kuralları ne ise ona göre hareket edeceğim. Sonuçta dizinin final sezonu olduğu için kimi meselelerin çözülmesi gerekiyor. Dizide iki aşk arasında kalan Kate’in üçüncü bir isme yönelmesi gerekirse üzerime düşen görevleri de yapmaya hazırım. Ancak Kate’e şimdiden bir tavsiyede bulunmak istiyorum. Adada güneş, kum, toz derken güzelim saçları tahriş oluyor, onları oradan bir örtü ile örtse hem kendi rahat eder, hem de Anadolu adasının değerleri ile barışık hale gelir. Bu sayede belki yeni gelenlerle yerleşikler arasındaki gerilimi de çözmemiz mümkün olur.”

soLpostaL’dan gazetecilik başarısı
Bu röportajın ardından çalışmalarına hız veren soLpostaL istiharat bürosu, Keyman’ın yapımcı şirket ile yaptığı sözleşmeye ulaştı. Sözleşmede Keyman’ın diziye geçtiğimiz sezon dahil olan ve aşırı gizemli bir karakteri canlandıran Titus Welliver’in dublörü olacağı açıkça belirtiliyor. Welliver’e benzerliği ile dikkat çeken Keyman bu konuya ilişkin henüz açıklama yapmadı.