Erdoğan talimat verdi manşetler belli oldu: Esad-PKK ittifak yapıyor

Zaman gazetesi Erdoğan’ın Suriye talimatlarını yerine getirmeye devam ediyor. Dün “PKK’ye silahları Suriye verdi" şeklinde hiçbir kanıt gösterilmeden yapılan haberlerin ardından bugün de Zaman gazetesi tarafından Esad’ın hapisteki PKK’lileri serbest bıraktığı ileri sürüldü.

Başbakan Erdoğan, Çukurca’da çıkan çatışmanın ardından PKK-Esad ittifakı iddiasını ileri sürmüş ve ardından eklemişti: “Medya da hükumetle beraber hareket etmeli.” Erdoğan’ın bu talimatının ardından basın kendisine verilen görevi yapmayı sürdürüyor. Hiçbir kanıt gösterilmeden dün gazete sayfalarında manşete taşınan “Esad PKK’ya silah verdi” iddialarının ardından bugün de “Esad, hapisteki PKK'lileri serbest bırakıyor” haberi manşetlere taşındı.


Yandaş basın Erdoğan’ın talimatlarını yerine getiriyor

Dün Sabah gazetesi tarafından hiçbir belgeye dayanmadan haberleştirilen ve birçok basın kurumunun da sayfalarına taşıdığı “PKK’ye silahları Suriye verdi” haberinin ardından bugün Zaman gazetesi “Esad’ın PKK’lileri serbest bıraktığını” yazdı.

Bin 200 PKK üyesi ve 3 bin adi suçlu serbset
Başbakan Erdoğan’ın “Esad-PKK” ittifakına yönelik haber talimatını yerine getiren Zaman gazetesinin bir ÖSO üyesine dayandırarak yaptığı haberde yine hiçbir kanıt yer almazken iddialar ise şöyle:

"Türkiye, Hakkâri'deki saldırının ardından şehitlerini uğurlarken, Suriye'nin PKK'ya verdiği destek ile ilgili çarpıcı açıklamalar geldi. Bir aydır Türkiye'de bulunan Humus Devrim Konseyi Sözcüsü Halid Ebu Salah, "Baas ve PKK'nın birlikte çalıştığının en büyük göstergesi Kandil'den 4 bin silahlı teröristin inerek, Suriye'deki Kürt bölgesine geçmesidir. Burada birlikte hareket ediyorlar." dedi. Devrim Konseyi'nin Kürt bölgesindeki olayları yakından izlediğini vurgulayan Ebu Salah'ın verdiği bilgiye göre, siyasî suçlardan tutuklu 1.200 PKK üyesi hapishaneden çıkarıldı. Kürt bölgesinde adi suçlardan tutuklu 3 bine yakın kişi de serbest bırakıldı. Ebu Salah, hapisten çıkarılanların Afrin'den Derik'e kadar olan bölgede güvenliği sağlamakla görevlendirildiğini söyledi. Serbest bırakılan siyasî tutukluların çoğunun Afrin'de kurulan ve PKK'nın Suriye kolu olduğu iddia edilen Demokratik Birlik Partisi'nin (PYD) merkezine geçtiğini aktaran sözcü, 3 adet de kontrol noktası kurulduğunu dile getirdi."


Zaman gazetesinin kaynağını tanıyalım

Zaman gazetesinin haberde kaynak olarak gösterdiği “Humus Devrim Konseyi” Sözcüsü Halid Ebu Salah’ı tanımak için önceki gün Beyazıt’ta yapılan basın açıklamasında söylediği şu sözleri hatırlatmak yeterli:

"Suriye halkının artık diplomatik-siyasi bir duruş değil dinini, ırzını müdafaa etmek için silah beklediği söyleyen Salah, Suriye’de başlatılan devrimin sadece Allah için yapıldığını, La ilahe illallah için yapıldığını vurguladı. İslam’ın, Suriye halkının bütün düşmanları zalim Esed diktasına silah ve askeri yardım yaparken Müslümanlar Suriye’deki kardeşlerine yardım etmiyorlar diyen Salah, Türkiye halkının yöneticilere bu konuda baskı yapmasını istediğini söyledi."


Salah'ın Türkiye'den talepleri var

Salah yaptığı bir basın açıklamasında Türkiye'den isteklerini ise şöyle sıralamıştı:

"İki şey istiyoruz Türkiye’den. Birincisi devrimcilerin silahla desteklenmesini istiyoruz. Suriye halkını uçaklarla vurmaya başayan rejimin bu yöndeki tutumunu durdurmak için uçuşa yasak bölge oluşturulmalı. Aynı zamanda Türkiye Suriye arasında imzalanan Adana anlaşması var. Bu anlaşmaya göre Suriye güçleri Türkiye sınırına 5 kilometre yaklaşamaz. Türkiye’nin de bunu kullanarak bir tampon bölge oluşturmasını istiyoruz " şeklinde yanıt verdi."

Zaman ve ÖSO kimi kandırıyor?
Esad’ın PKK’lileri ve adi suçluları serbest bıraktığını belirten Zaman gazetesi, “Özgür Suriye Ordusu” üyeleriyle ilgili iddiaları ise gündeme getirmekten kaçınıyor. Birçok ÖSO üyesinin hapis kaçağı, taciz ve tecavüz suçlusu olduğu belirtilirken, gazeteci Ragıp Duran, bu konuda iddiaları doğrulayan bir gözlem yazısı kaleme almıştı:

"Sohbetlerde varsa yoksa tek konu Suriye burada:

– Suriye Özgürlük Ordusuymuş!.. Demokrasi için mücadele eden adam komşusuna ya da Amerikana sığınmaz, ülkesinde kalır, halkıyla savaşır.

– Mülteci kamplarında kimin eli kimin cebinde meçhul… Biz akrabalarımızı görmeye gidemiyoruz, sarışın mavi gözlü blucinli adamlar teftiş yapar gibi cirit atıyor içeride…

– Bunlar ne biçim muhalif demokratmış yahu… Hırsızlık bunlarda, kızlarımızı, kadınlarımızı taciz bunlarda… Bir de anlayamadım, Kuzey Afrika şivesiyle, galiba Libya, Arapça konuşan birtakım adamlar piyasada…"

(soL - Haber Merkezi)