AKP'deki kavga büyüyor: İlk ayrılık geldi

Star gazetesinde bir süredir devam eden Ahmet Taşgetiren ve Ahmet Kekeç arasındaki kavgaya önceki gün Mehmet Metiner ve Hüseyin Gülerce de dahil olmuştu. Tüm isimlerin hedefi haline gelen Ahmet Taşgetiren'in yazısı yayımlanmayınca Taşgetiren gazeteden ayrıldığını duyurdu.

Star gazetesinde Ahmet Taşgetiren ve Ahmet Kekeç arasındaki Zafer Çağlayan kavgası ayrılık getirdi.

Taşgetiren'in Zafer Çağlayan'ın savunulmaması gerektiği yönündeki yazısı sonrası Kekeç Taşgetiren'i hedef almış, tartışmaya diğer Star yazarları da eklenmişti.

Tartışmanın ardından son yazısı gazete yönetimi tarafından yayımlanmayan Taşgetiren gazeteden ayrıldığını duyurdu.

Taşgetiren'in yayımlanmayan yazısından bir bölüm şöyle:

Şebekeye iki isim daha

Bu Hüseyin Gülerce benim arkadaşım.

Kendisi F.G.’nin yanında ve “25 yıllık hayatımın en onurlu işi Hocaefendi’yi tanımak” derken, zaman zaman “Bu kadar sözcü konumunda gözükme. Sözcü değilsin ama hep öne çıkıyorsun” dediğim arkadaşım. O zaman “Sözcü”lüğün kredisini çok yararlı gören arkadaşım.

28 Şubat günlerinde merhum Erbakan hoca, Refah’ın kapatılması davasında Anayasa Mahkemesi’nde savunma yaparken çenesinin altında biriken ter damlacıklarını “Vaktiyle düzgün siyaset yapsaydın şimdi böyle terlemezdin” mealinde bir yazı ile değerlendiren (!) arkadaşım. Bu yaklaşım F.G.’nin “Çekil artık” dediği zamanlara denk düşmekteydi.

Gülerce, benim o zaman Yeni Şafak’ta “Gül’den öte” başlığı altında yazdığım yazıda, “Hallac Mansur darağacında taşlanırken en çok dostun attığı gülden incinmiş. Gülerce’nin bu yazısı dostun gülü bile değil. Bu samimi bir davranış değil” dediğim için “Sen benim samimiyetimi sorguluyorsun”yaklaşımıyla bana küsen, aylarca konuşmayan arkadaşım. 17–25'ten çok sonra uyanan arkadaşım.

Ama Cem Küçük’ün şehadetiyle öyle “DEVLET”lû olmuş ki, şimdi dostlarını biçmeye başlamış.

Samimiyetini şimdi de mi sorgulamayayım.

Bana karşı Tayyip Erdoğan’ı savunmak!

Sen ne zaman geldin oraya arkadaşım? Star’da meşruiyet sağlamanın yolu olarak mı gördün yoksa bunu?