Faşizmin kızıl bayrağa teslim olduğu gün...

9 Mayıs, İkinci Dünya Savaşı’nın bitiş tarihi. İnsanlığın faşizm belası karşısında direndiği ve tarihinin en ağır kayıplarını verdiği bu savaşın yükünü, Sovyet halkları sırtlamışlardı.

soL (HABER MERKEZİ) İkinci Dünya Savaşı, faşizme karşı halkların zaferiyle sonuçlansa da, bu zafer büyük kayıplar sonucu gerçekleşti. 9 Mayıs 1945'te dünya halkları, faşizm belasını yenmiş olmanın mutluluğunu yaşadılar, fakat arkaya dönülüp bakıldığında büyük bir yıkım da görmek kaçınılmazdı.

İkinci Dünya Savaşı'na giden yol ve savaşın kronolojisi:

18 Eylül 1931: Japonya Mançurya'yı işgal etti.

Ekim 1935- Mayıs 1936: Faşist İtalya Etiyopya'yı işgal etti.

1 Kasım 1936: Roma-Berlin Mihveri ilan edildi.

25 Kasım 1936: Nazi Almanyası ve Japonya Anti-Komintern Paktı'nı imzaladılar.

Bu tarihlerde İtalya, Almanya ve Japonya'nın yayılmacı politikalar paylaşarak dünyada faşist bir kutup oluşturdukları açıkça görülüyordu. Bu üç devletin anlaşmalarında baş düşman olarak Sovyetler Birliği gösteriliyordu.

7 Temmuz 1937: Japonya Çin'i işgal eder. Bu tarih, İkinci Dünya Savaşı'nın Pasifik'teki başlangıcıdır.

Mart 1938: Almanya Avusturya'yı topraklarına katar.

29 Eylül 1938: Almanya, İtalya, Büyük Britanya ve Fransa Münih Anlaşması'nı imzaladılar. Anlaşmada İngiltere ve Fransa, Nazi Almanyası'nın Çekoslovakya'nın bir bölümünü işgal etmesine izin veriyordu.

Mayıs-Temmuz 1939: Japonya, Moğolistan'a sürekli taciz saldırılarında bulunur ve topraklarını işgal eder. Kızıl Ordu Moğollar'ın yardımına gider, Khalkha Nehri savaşı sonucunda Japonya geri çekilmek zorunda kalır.

Bu tarihe kadar Sovyetler Birliği, İngiltere ve Fransa'yı faşizme karşı ortak mücadeleye ikna etmeye uğraşır. Ancak hem İspanya İç Savaşı sırasındaki tutumları, hem de Münih Anlaşması'nda Çekoslovakya'nın Almanya tarafından yutulmasına göz yummaları, İngiltere ve Fransa'nın, Almanya'yı Sovyetler Birliği'ne saldıracak ve "komünizm belasını" temizleyecek güç olarak gördüklerini ortaya koyar.

23 Ağustos 1939: Nazi Almanyası ve Sovyetler Birliği saldırmazlık anlaşması imzalarlar. Nazi Almanyası batıya yönelirken, Sovyetler Birliği kaçınılmaz güne hazırlanmak için çok değerli bir zaman kazanmıştır.

1 Eylül 1939: Almanya Polonya'yı işgal eder, İkinci Dünya Savaşı başlar.

Almanya Polonya'nın ardından önce Danimarka ve Norveç'i işgal eder, sonra da batıya dönerek Fransa, Hollanda, Belçika ve Lüksemburg'u işgal eder. Fransa'da işbirlikçi Vichy hükümeti kurulur.

Sovyetler Birliği savunma hattını Polonya'nın, Finlandiya'nın, Romanya'nın bir kısmını ve Baltık devletlerini içerecek şekilde genişletir.
1940 sonbaharından 1941 yazına kadar faşistler, Arnavutluk, Slovakya, Macaristan, Romanya, Bulgaristan, Yugoslavya ve Yunanistan'ı ele geçirir.

22 Haziran 1941: Nazi Almanyası Sovyetler Birliği'ne saldırır. Finlandiya da saldırıya katılır. Almanlar birkaç ayda hızla ilerler, Leningrad'ı kuşatırken Moskova önlerine kadar gelirler.

6 Aralık 1941: Sovyet karşısaldırısı Almanları Moskova önlerinden süpürür.

7 Aralık 1941: Japonya Pearl Harbor'a saldırır, ertesi gün ABD savaşa katılır.

Haziran-Eylül 1942: Almanya Sovyetler Birliği'ne ve merkezi olarak Stalingrad'a karşı yeni bir topyekün saldırı başlatırlar.

Ekim 1942: İngiliz birlikleri Mısır'daki El Alamein'de Alman güçkerni yenilgiye uğratır. Kasım'da İngiliz ve Fransızlar Kuzey Afrika'ya çıkarma yapar.

23 Kasım 1942- 2 Şubat 1943: Kızıl Ordu karşı saldırıya geçer. Stalingrad'ın iki tarafından ilerleyen Kızıl Ordu, Almanlar'ın Altıncı Ordu'sunu çembere alır ve teslim olmaya zorlar. Bu karşı saldırı, tüm savaşın dönüm noktasıdır.

13 Mayıs 1943: Tunus'taki Mihver güçleri teslim olur, faşistlerin Kuzey Afrika kampanyası yenilgiyle sonuçlanır.

5 Temmuz 1943: Naziler Kursk'ta büyük bir tank saldırısı başlatır. Sovyetler bir hafta içerisinde saldırıyı boşa çıkarır ve Kızıl Ordu karşısaldırıya geçer.

6 Kasım 1943: Kızıl Ordu Kiev'i kurtarır.

4 Temmuz 1944: Müttefikler Roma'yı ele geçirir.

6 Haziran 1944: İngiliz ve ABD birlikleri, Sovyet Cephesi'nde savaşın kaderinin belli olmasının ardından Normandiya'ya çıkarma yaparak sonunda İkinci Cephe'yi açarlar.

22 Haziran 1944: Kızıl Ordu Belarus üzerinden büyük bir karşı saldırıya girişir. Ağustos'ta Polonya'ya ulaşır.
Ağustos 1944: Müttefik güçleri Paris'e ulaşır.

23 Ağustos 1944: Kızıl Ordu'nun gelişi Romanya'da hükümetin devrilmesini tetikler. Bu olay, hızla Naziler'in Balkanlar'dan sökülmesini getirir. 8 Eylül'de Bulgaristan teslim olur, Ekim'de Almanlar Yunanistan, Arnavutluk ve Güney Yugoslavya'dan çekilir.

12 Eylül 1944: Finlandiya Sovyetler Birliği'yle ateşkes imzalar.

12 Ocak 1945: Kızıl Ordu yeniden karşı saldırıya girişir. Ocak ayı içinde Varşova ve Krakow kurtarılır, Şubat'ta Budapeşte ele geçirilir. Nisan'da faşistler Macaristan'ı terk eder, 4 Nisan'da Bratislava, 13 Nisan'da Viyana Kızıl Ordu tarafından kurtarılır.

Nisan 1945: Tito önderliğindeki Yugoslav partizanları Zagreb'i ele geçirerek ülkedeki işbirlikçi hükümeti devirirler.

30 Nisan 1945: Hitler intihar eder.

7 Mayıs 1945: Sovyetler Birliği'ne teslim olmak istemeyen Naziler, batıya teslim olurlar.

9 Mayıs 1945: Almanya Sovyetler Birliği'ne teslim olur.

6-9 Ağustos 1945: ABD, Hiroşima ve Nagazaki'ye atom bombaları atar.

2 Eylül 1945: Japonya teslim olur.

Savaşın getirdiği yıkım

İkinci Dünya Savaşı, dünya halkları açısından tam bir yıkım anlamına geldi. Yeni geliştirilen silahlar ve savaş anlayışı, savaşın zararlarını da radikal biçimde değiştirmişti. Birinci Dünya Savaşı'ndaki ölümlerin yüzde 95'i askeri iken, İkinci Dünya Savaşı'nda bu oran yüzde 33'e geriledi, sivil halktan ölümler ise toplamda yüzde 67'yi buldu.

Savaşta ölen toplam insan sayısına dair farklı rakamlar 70 milyona kadar çıkıyor. Bu rakam içerisinde Sovyetler Birliği 12 milyon asker ve 17 milyon sivil kaybıyla, toplam 29 milyon insanını kaybederek savaşın kayıplarının neredeyse yarısına yakınını verdi. İşgal edilen geniş topraklarda bulunan birçoğu önemli onlarca Sovyet kenti, Naziler tarafından yakılıp yıkıldı.

Sovyetler Birliği'nde "Büyük Anayurt Savaşı" olarak adlandırılan savaşta ölenler, İkinci Dünya Savaşı'nın diğer tüm cephelerinde ölenlerin toplamından daha fazla idi. İkinci Dünya Savaşı'nın Doğu Cephesi, yıkımın en ağır olduğu cephe oldu. Polonya'daki binaların yüzde 30'u yıkıldı. Yugoslavya, ülkedeki her 5 evden birinin yıkıldığını açıkladı. İşgal edilen Sovyet topraklarında ise fiziksel yıkım, diğer tüm Doğu Cephesi ülkelerinden daha fazlaydı. Onlarca Sovyet kenti tanınmayacak hale gelmiş, altyapı ve binalar tam bir yıkıma uğramıştı.

Sovyetler Birliği'nin savaşta harcadığı toplam para, 192 milyar dolar olarak hesaplanıyor. Ancak harcanan para, işgal altındaki Sovyet topraklarında yaşanan yıkımın maliyetini ortaya koymaktan çok uzak. Sovyetler Birliği'nde savaş sonrası yapılan araştırmalar, ülkenin Büyük Anayurt Savaşı'nda ulusal zenginliğinin yüzde 30'unu yitirdiğini ortaya koydu. Sovyetler Birliği, insanlığın faşizme karşı mücadelesinin yükünü sırtlamıştı.

Quilapayun

Stalin - 3 Temmuz 1941

Stalin - 9 Mayıs 1945

Türkiye hangi tarafta "tarafsız" kaldı?