Bisikletli dağıtım ağı: Papergirl

Sanatı sokağa taşıma hedefiyle kurulan ve ilki 2011’de gerçekleşen Papergirl Istanbul, 10 Ekim’de Caferağa Mahalleevi’nde yapılacak sergiyle etkinliklerine başlıyor.

Sinem Burgu

Farklı disiplinlerden birçok sanatçıyı bir araya getirerek sanatı sokağa taşımayı hedefleyen proje ilk kez 2006 yılında Berlin’de gerçekleştirildi. Bisikletlerle gazete dağıtımı yapan “paperboy”lardan esinlenen Papergirl, bu yolla sokakta sanat üretimlerini insanlara hediye ederek paylaşım oluşturmayı hedefliyor.

Amacı, sanatın birçok alanındaki hiyerarşiyi yok ederek üretimlerin paylaşım alanına katkıda bulunmak olan Papergirl herkesin katılımına açık. Projenin ilk aşaması katılımcıların üretimlerinin toplanmasıyla gerçekleşiyor ardından sergi ve aksiyon (yani bisikletle üretimlerin dağıtılması) geliyor. Ayrıca sanatçı söyleşileri ve film gösterimi etkinlikleriyle de destekleniyor.

2006 yılındaki ilk etkinlikten bu yana Papergirl büyüdü sanat ve tasarım alanında uluslararası bir ağ haline geldi. Bugüne kadar 4 kıtaya yayılan, 20 ülkede ve 30’dan fazla şehirde gerekleştirilen proje, her gün başka bir şehrin bu ağa katılmasıyla büyümeye devam ediyor. 2011 yılında İstanbul’da ilk defa gerçekleştirilen Papergirl Istanbul’da, toplamda 248 katılımcı ve 7000’den fazla sayıda üretim bir araya geldi, 700’den fazla rulo hazırlandı ve sokaklarda dağıtımı yapıldı.

2014 Ekim ayında ikincisi gerçekleşecek projeye 5 Ekim tarihine kadar üretimler gönderilebilir. Gönderim adresiyse Caferağa Mahallesi Hacı Şükrü Sok. No: 24 Kadıköy, İstanbul.

Papergirl İstanbul ekibi, projelerine dair sorularımızı yanıtladı.

Öncelikle nedir Papergirl?
Papergirl, bugün uluslararası bir hale gelmiş, içinde sanat ve paylaşım olan bir hareket aslında. İlk olarak 2006 yılında Berlin’de Aisha Ronniger tarafından çıkmış bir fikir. İçeriği ve samimiyeti sayesinde de 4 farklı kıtada 20’den fazla ülkede defalarca gerçekleştirildi ve hala da devam ediyor. Alışılmışın dışında bir kaç adımdan oluşuyor. Öncelikle herkesin rahatlıkla ulaşabileceği mecralardan bizlere çalışmalarını göndermeleri için açık çağrı yapıyoruz. Gönderiler resim, grafik, baskı, fotoğraf veya teksil gibi rulo haline getirilebilen her türlü çalışma olabilir. İçerik, teknik ve boyut gibi detaylarını sanatçılara bırakıyoruz.

Aynı çalışmadan birden fazla kopya istiyoruz ki hem sergileyelim hem de dağıtalım. Gönderilerin hepsi elimize ulaştığında ilk aşamada bir sergi düzenliyoruz. İçeriğinde nefret söylemi olan çalışmalar dışında her gönderi sergileniyor. Sergi bitimindeyse içinde beş farklı sanatçıdan birer tane çalışmanın olduğu ruloları hazırlıyoruz ve sokaklarda bisiklet ekibimizle ruloların dağıtımına çıkıyoruz, gönderilen tüm çalışmaları insanlara hediye ediyoruz.

Bu durumda sanat üretimleri önce toplanıyor sonra tekrar dağılıyor. Peki bu üretimlerin çoğaltılıp dağıtılması ne kadar doğru sizce?
Bu karşımıza çıkan sorulardan biri oldu. Sanatsal üretimlerin dokunulmazlığı ya da kopyalanamazlığı tartışması biraz geçmişte kaldı bizce. Bugün söylem üreten herkesin çalışmaları farklı mecralarda özellikle internette hızlı bir şekilde paylaşılıyor, dağılıyor. Bu durum çalışmanın bağlamına müdahalede bulunmuyorsa paylaşılmasında bir sorun görmüyoruz. Zaten Papergirl çağrısında gönderilerin hediye edileceğini belirtiyor bu nedenle eyleme uygun işler gönderiliyor. Amacımız dağıtmak olduğu için bunu yanlış bulmuyoruz.

Dağıtımı bisikletlerle yapıyorsunuz ve ana mekânınız da bir mahalleevi.
Bağımsız, eşitlikçi, kolektif ve kar amacı gütmeyen bir proje Papergirl. Dağıtımı da herkesin katılabileceği bir bisiklet ekibiyle yapıyoruz. Aracımız bisiklet çünkü dünyayı seviyoruz. İstanbul’da bisiklet kullanımı yavaş yavaş artıyor. Bizim de bu fikre az da olsa katkımız olursa ne mutlu. Gezi Direnişi’nden sonra artan bu oluşumlar her anlamda çok önemli. Bu mekanları, dönüştürmek her alandan katkıda bulunmak ve paylaşmak gerekli. Mahalleevi’nin varlığını, duruşunu ve eve emek veren herkesi çok önemsiyoruz.

Ne zaman başlıyor Papergirl etkinlikleri?
Açık çağrımız 5 Ekim’de sonlanıyor. 10 Ekim’de Caferağa Mahalle Evi’nde sergi açılıyor. Sergi süresince düzenlenen konuşmalar yine herkesin katılımına açık olacak. Bisikletlerle dağıtım ise duyurusunu yapmadan sürpriz bir şekilde olacak.