Yeşil altını keşfettiler, yaşamları değişti

Antalya’nın Manavgat ilçesine bağlı Çaltepe köylülerinin 20 yıl önce köyün yaylası olan Elmalı Yayla’da keşfettikleri yeşil altın kekik sayesinde yaşamları değişti.

Antalya’nın Manavgat ilçesine bağlı Çaltepe köylülerinin 20 yıl önce köyün yaylası olan Elmalı Yayla’da keşfettikleri yeşil altın kekik sayesinde yaşamları değişti. Yüksek aroması nedeniyle kimya ve kozmetik sanayinde kullanılan ve yörede "çıngıllı" adıyla anılan kekiğin eylül ayında toplanmaya başladığını belirten köylüler, rekoltenin her geçen yıl düştüğünü dile getiriyorlar. Köylülerin bir kısmı ise yöre için önemli bir ekonomik girdi sağlayan kekiğin bir iki yıl hasat edilmeyip dinlendirilmesi gerektiği görüşünde.

Karınları ağrıyınca içiyorlardı, ilaç olduğunu öğrendiler
Geçmişte geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlayan Çaltepe köylüleri, kışları karınları ağrıdığında içtikleri Elmalı Yayladaki platoda yetişen kekik türünün barındırdığı yüksek aroma ve kaliteli yağı nedeniyle tam bir “ilaç” olduğunu keşfetmelerinin ardından yaşamları değişti. 1992 yılında ihracata yönelik kekik kesmeye başlayan köylüler, sekiz saatlik yolculuğun ardından ulaştıkları yaylada kesip kuruttukları kekikleri katırlarla köye getirip tüccarlara satıyorlar. Köprülü Kanyon Milli Parkı sınırlarında kalan bölgede kekik kesimi yapabilmek için her yıl Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nden izin alan köylüler, bu iş için devlete de "ormaniye" adını verdikleri küçük bir bedel ödüyorlar. Kurutulmuş kekiğin kilosunu 3,5 liradan satan köylülerin en büyük sıkıntısı ise aracı tüccarlar. Çaltepeliler, "fabrikayı hiç görmedik, hep aracılara satıyoruz" diyorlar.

Çaltepe köylülerinin bir kısmı kekik toplamak ve arıcılık yapmak için çileli bir yolculukla ve katır sırtında ulaştıkları yaylaya yapılması planlanan yolun kurtuluş olduğunu düşünürken, bazıları ise yolun yaylanın ekosistemini ve kekik bitkisinin geleceğini tehdit edeceği görüşünde.

Kekik, köylüleri arıcılığa yönlendirdi
Topladıkları kekikleri, köyde kurdukları kooperatif aracılığıyla Antalya ve Isparta’dan gelen tüccarlara sattıklarını söyleyen köylüler, geçmişte yaklaşık 400 ila 500 ton kuru kekik satışı yaptıklarını, ancak bu rakamın giderek düşerek 2008 yılında 40-50 tona kadar gerilediğini dile getirdiler. Kekik bitkisinin köyde arıcılığın başlamasına da vesile olduğunu kaydeden köylüler, kekik çiçeğinden elde edilen balın kalitesinin çok yüksek olduğunu ve köyün yüzde 60’ının arıcılığa başladığını belirtiyor.

Bazı köylüler bu yılki hasada karşı
Isparta’nın Sütçüler ilçesi sınırlarına kadar uzanan Elmalı Yayla'daki kekiklerin iki yıldır dinlenmeye alındığını, ancak bu yıl köy muhtarlığının kararıyla yeniden biçme kararı alındığını kaydeden köylüler, kekiklerin yeniden gelişebilmesi için iki üç yıl daha biçilmemesi gerektiğini dile getirdi. Köylüler, “Köyde yıllar önce yapılan, ancak atıl duruma düşen baharat paketleme tesisinin çalışması için böyle bir karar alındığını biliyoruz. Ancak bu tesis defne ve mersin gibi yörede yetişen başka bitkiler için de kullanılabilirdi. Bu karar köylünün kararı sayılmaz. Muhtarlığın aldığı bir karardır. Köyde sadece bir kaç kişi bu kararı destekliyor, ancak yüzde doksanı kekiklerin biçilmesine karşı çıkıyor” diye konuştular.

Köydeki fabrika özel şirkete kiralandı
Çaltepe köyü Muhtarı Tuğrul Nergis ise köyde bulunan paketleme tesisinin Manavgat Kaymakamlığı tarafından özel bir şirkete kiraya verildiğini belirterek, kekik hasadı yapılması kararının bu fabrikanın işletilmesi amacıyla alındığını kaydetti. Yıllardır atıl durumda bulunan fabrikanın çalışmasını ve bölgeye katkı yapmasını beklediklerini kaydeden Nergis, bu tesiste kekiğin yalnız baharat olarak işlenmesinin yeterli olmadığını kaydederek yağ damıtma sisteminin de kurulması gerektiğinin altını çizdi. Bu yıl için alınan kararla hasat zamanının başladığının altını çizen Nergis, “Şu anda çok az köylü hasat için yaylada bulunuyor. Bunun nedeninin daha önce tüccarlar tarafından yaklaşık 300 bin lira dolayında dolandırılan köylülerin endişeleri olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.

Prof. Dr. Mecit Vural: Binilen dal kesilmemeli
Konuyla ilgili sorularımızı yanıtlayan Gazi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Botanik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mecit Vural, Türkiye’de kekik adıyla toplanan bitkilerin birçoğunun mercanköşk bitkisi olduğunu söyledi. Kekik diye toplanan geniş yayılışlı bitkilerin arasında lokal endemik türlerin de bulunabileceğine dikkat çeken Vural, kekik toplayıcılığının önemli bir geçim kaynağı olduğunu, ancak kontrollü biçimde toplanan bitkilerin beş yılda bir dinlendirilmesi gerektiğini kaydetti. Çaltepe köyündeki kekik rekoltesindeki düşmenin dikkate alınması gerektiğini kaydeden Vural, “bu bitkinin sürdürülebilir biçimde bölge halkının yararına kullanılabilmesi için buradaki kooperatifler, alıcılar ve toplayıcı köylüler bitkinin geleceği konusunda ortak bir karar almalı. Binilen dal kesilmemeli” diye konuştu.

"Yolu köylüler istedi, biz de izin verdik"
Kekik toplama kararına ilişkin sorularımızı yanıtlayan bir yetkili, Çaltepe Elmalı Yaylası’nda yetişen kekiklerin eylül ayında çiçeklendiğini ve yüksek aroma açısından en ideal toplama zamanının bu ay olduğunu kaydetti. Çaltepe köyü ile Elmalı Yaylası arasında yapılması planlanan yol ile ilgili sorularımızı da yanıtlayan yetkili, devletin kurumlarının köylülerin yaylaya ulaşım sorununu çözmek adına yol için bazı fedakârlıklarda bulunduğunu belirterek, yangın için ulaşım yolu statüsündeki yolun il özel idaresi tarafından projelendirildiğini kaydetti. Köylülerin yol yapılması için yoğun talepleri olduğunu kaydeden yetkili, bu talepler doğrultusunda izin verilen yolun yoğun olarak arıcılık yapan bölge köylülerinin yaşamını kolaylaştıracağını da sözlerine ekledi.

Yusuf Yavuz