Sahil yolu ve TOKİi'nin Karadeniz'e yaşattığı felaketler bitmiyor

Dün Trabzon ve Rize'de yaşanan selle birlikte Karadeniz Sahil Yolu ve TOKİ'nin yol açtığı felaketlere bir yenisi eklenmiş oldu. AKP hükümeti tüm eleştirilere kulağını tıkasa da yaşananlar fazla söze gerek bırakmıyor.

Trabzon ve Rize dün bir kez daha sele teslim oldu. Trabzon’un Beşikdüzü ilçesinde yağışlar nedeniyle su baskınları ve elektrik kesintileri olurken Beşikdüzü’nün Adacık mevkiinde göçükler meydana geldi. Karadeniz Sahil Yolu’nda da ulaşım durdu. Yaşanan felaket, kentsel dönüşümün ve Karadeniz Sahil Yolu’nun nelere yol açtığını bir kez daha gösterdi.

Rize’de sel can almıştı
Rize geçtiğimiz yıl eylül ayında da sele teslim olmuştu. Sel nedeniyle kent merkezinde 3 ev yıkılırken, 10 bina ağır hasar görmüş, 100’e yakın ev boşaltılmıştı. Sel geçtiğimiz yıl, maddi hasarların dışında bir de can kaybına sebep oldu. 52 yaşındaki Necihan Aksu hayatını kaybetti. Yaşanan felaketle ilgili olarak açıklamada bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi Ulaştırma Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fazıl Çelik, felakete sahil yolunun neden olduğuna işaret etmişti:

"Tüm bu fekaket yanlış yapılaşmadan kaynaklanıyor. Kazma vurulmadan biz uyarıları yaptık, onlarca hata saydık. Bunlardan biri drenaj sorunudur. Deniz dolgusuyla yüksek yol dolgu yapıldı. Yapılan menfezler de yeterli değildir. Menfezlere iş makinası giremiyor temizlemek için... Logarlar tıkanıyor ve menfezler doluyor. Yağış geldiği için de yol dolgusu bir set oluşturuyor ve baraj gibi oluyor. Kent kör bir kuyuya hapsedilmiştir. Menfezlerin üzeri açılmalı kentin içinden geçecek doğal drenaj kanalları yapılmalı. Drenaj sistemi sağlıklı bir şekilde hayata geçirilmezse burada her zaman afet yaşanacaktır. Bu sıkıntı bir tek Rize’de değil sahil yolunu geçtiği tüm yerleşim yerlerinde var."

AKP, sahil yolunun tehlikelerine kulak asmadı
Karadeniz Sahil Yolu’nun doğuracağı tehlikeler, pek çok defa uzmanlar tarafından dile getirilmişti. Hiçbir uyarıyı dikkate almayan AKP hükümeti, tüm itirazları ve mahkeme kararlarını hiçe sayarak projeyi noktaladı. Yaklaşık 4,2 milyar dolara mal olan projenin yapım sürecinde yolun Karadeniz dalgalarına dayanamayacağı tehlikesine işaret edilmiş ancak, beton setlerle bunun engellenmesine dönük çalışmalar yürütülmüştü. Bu çalışmaların sonuç vermediği ise 1 hafta içinde 3 il sınırında yaşanan çöküntülerle ortaya çıktı. Karadeniz sahil yolu geçtiğimiz şubat ayında önce Hopa'da, bir hafta sonra da Kastamonu ve Samsun'da çökmüştü.

AKP tarafından seçim yatırımı olarak kullanılan ve Başbakan Erdoğan’ın bilimsel verilerin işaret ettiği sorunları hiçe sayarak övgüler yağdırdığı Karadeniz Sahil Yolu 6 il, 63 ilçe, 17 bucak merkezinin denizle bağını kesti. Yol, geçimini denizden sağlayan Karadenizliyi ekmeğinden etti. Birçok köy ve kumsalın haritadan silinmesine yol açan, sahile yapılan dolgularla deniz canlılarına zarar veren sahil yolu doğa katliamına yol açması bir yana, coğrafi koşulları nedeniyle bölgede yaşanan doğa olaylarını da, can ve mal kayıplarına neden olan afetlere dönüştürdü ve dönüştürmeye de devam ediyor.

Samsun’da TOKİ faturası: 12 ölü!
Karadeniz’de yaşanan sel felaketlerine neden olan bir diğer unsur ise hiçbir çevre koşulu dikkate alınmadan ülkenin dört bir yanına dikilen TOKİ konutları.

Hatırlanacağı üzere geçen temmuz ayında Samsun’un Canik ilçesinde Mert Irmağı taşması sonucu Kuzey Yıldızı TOKİ Konutlarındaki apartmanların zemin katlarını su basmıştı. Dere yatağına yapılan TOKİ konutları 12 kişinin hayatına mal oldu.

Olayın ardından açıklama yapan Bakan Erdoğan Bayraktar ise, TOKİ konutlarının yapıldığı yerin yanlış seçilmediğini ileri sürebilmişti. Skandallar bununla da kalmamış, sel altında kalan binalarının yapıldığı bataklık arazinin TOKİ'ye satılmadan önce Belediye Başkanı Osman Genç'in abisi tarafından ucuza satın alındığı ortaya çıkmıştı.

(soL-Haber Merkezi)