Birinci yılında Van depreminden kareler...

Geçtiğimiz yıl bugün Van’da gerçekleşen yıkım resmi verilere göre tam 644 yurttaşın hayatını kaybetmesine neden oldu. Van’daki büyük yıkımın birinci yıldönümünde o yıkımın geriye bıraktığı fotoğrafları okurlarımızla paylaşıyoruz.

Depremin ardından 644 yurttaş hayatını kaybetti, 17 bin konut ya yıkıldı ya da ağır hasar aldı. Deprem sonrası yurttaşlar enkaz altındaydı, karlar arasında soğuk Van sokaklarındaydı, ama devlet yoktu. Vanlılar aylarca beklediler... Depremin birinci yılında AKP'nin insan hayatını nasıl hiçe saydığını ortaya koyan kareleri soL okurlarıyla paylaşıyoruz.

Van'da deprem sonrası sıklıkla görülen bir tabloydu bu kare... "Bir yakınım daha enkazdan çıkar mı" bekleyişi en can yakıcı saatleri beraberinde getirdi Vanlı yurttaşlar için...

İş makineleri çalıştığında umutsuzluk biraz daha arttı. Makinelerin durması ise "belki bir umut" sessizliğini sağladı. Bekleyiş hep sürdü...

Deprem olduğunda Berfin henüz iki yaşındaydı . Babası kirayı ödeyememişti. Evden atılmayı beklerlerken deprem meydana geldi. Biraz daha önce ayrılmak zorunda kaldılar evden. Sonra asıl felaket AKP oldu. Önce Afyon'a savurdu, ne iş verdi ne de bir gelecek umudu...

Depremin en sert vurduğu yer oldu Erciş... Evlerin hali kapitalizmin insan hayatına ne kadar değer verdiğini o kadar güzel anlatıyordu ki, fazla söze gerek kalmıyordu.

Basın emekçileri enkaz altındakilerin çıkışını beklediler ellerindeki kameralar ve fotoğraf makineleriyle... Van'ın soğuğunda büyük bir özveri ile çalıştılar. Ne çalıştıkları koca koca medya devleri sahip çıktı onlara ne de AKP'nin valisi. Ve ikinci depremde iki gazeteci hayatını kaybettikten sonra ancak bir basın çadırına kavuştular. İki basın emekçisi ise el birliği ile unutturulmaya hafızalardan silinmeye çalışıldı.

Van'da okulların hali de çok şey anlatıyordu. Yıkılmayan okullar dahi kullanılamaz hale geldi.

Depremin üçüncü günü çekildi bu fotoğraf... Kullanılamaz durumdaki hastane dolayısıyla doğum yapan kadınlar bu sağlıksız ortama alındılar.

Daha da acıtıcı olan ise aslında bu kareydi. Hastane bahçesinde bulunan Doğumevi Kantin, depremin ardından doğumhaneye dönüştürüldü.

Depremin birden çok kez vurduğu insanlar kalıyordu bu çadırlarda: Mülteciler... Van'ın soğuğu ve depremin kuvveti onların yaşama tutunmasını biraz daha zorlaştırdı.

Herşeye rağmen keyifli olmasını bilenler de vardı.

Oyuncak elbet bulunurdu. Depremde olsa oyun oynamak lazımdı.

Başbakan'ın geldiği ve küçük çocuğun elindeki plastik bardakla oyun oynadığı çadır kentin hemen yanında çekildi bu fotoğraf. İnsanlar çamur içindeki alanda çadırlarda kaldılar. Yardım rezaleti burada da sürdü.

Yurtkur'un öğrencilere armağanı...

Deprem sonrası TKP Van İl Örgütü binası...

Enkazdan kurtarılan yaşlı bir kadın. Kendisinden önce ailesinden iki kişi daha büyük bir sevinçle kurtarılmıştı... Bir kişinin daha hayatta kalması tüm yıkıma rağmen büyük mutluluk veriyordu.

(soL - Haber Merkezi)