Bir çözümsüzlük örneği: Ankara ulaşımı

Ülkenin diğer büyükşehirlerinde olduğu gibi başkent Ankara'da da ulaşım düzenlemelerinin yetersizliği uzun yıllardır biliniyor. Yakın zamanda Ankara'da uygulamaya sokulan yeni ulaşım planlaması ise Ankara halkının çektiği sıkıntıları arttırıyor.

(soL - Ankara) 23 Ağustos 2014 günü açılan ring seferleriyle birlikte, zaten ulaşım sorunları yaşayan başkent, daha da fazla kaosa sürüklenmiş görünüyor. Otobüsleri metro ringlerine yönlendiren Ankara Büyükşehir Belediyesi asıl hedeflerinin ulaşımda oluşan yoğunluğu azaltmak olduğunu aktarsa da önce otobüsleri ardından da metroları kullanarak şehir merkezine ulaşmaya çalışan Ankara halkı, düzenlemeye yoğun tepki gösteriyor.

Melih Gökçek'in 8 yeni hat açması, yaklaşık 40 tane hattı değiştirmesi ve 32 hattı kapatması, yurttaşların ihtiyaçlarını göz ardı edip, tam kapasitede çalışmayan metroların daha da kalabalık hale gelmesine neden oluyor. Yapılan değişiklikler incelendiğinde yeni düzenlemenin temel mantığının özellikle merkeze uzak semtlerde yaşayan yurttaşların şehir merkezine ulaşımında karayolundan çok raylı sistemi kullanmaya yönlendirildiği anlaşılıyor. Ancak raylı sistemler konusunda sicili bir hayli kabarık olan Gökçek yönetiminin halihazırda zaten yetersiz kalan metrolara daha fazla yük bindirmesi ulaşım sıkıntılarını arttırıyor.

İş öncesi ve sonrası gerginlik
Ankara metropolitan bölgesinin en uzak yerlerinden olan Yapracık, Turkuaz, Yaşamkent gibi yerleşim alanlarında vatandaşların hem az gelen otobüslerde balık istifi gibi yolculuk etmeleri hem de eskiye nazaran daha çok zaman harcamalarının yanında psikolojik olarak iş öncesi ve sonrası için gerginliğe de sebep oluyor. Örneğin Yapracık yerleşimine ulaşım süresinin yeni düzenlemeden önce iş yoğunluğunun olmadığı sürelerde 45 dakika, iş yoğunluğu zamanlarında 75 dakika şeklinde olurken düzenlemenin ardından bu sürelerinin neredeyse yarısı kadar arttığı buralarda oturan yurttaşlar tarafından söyleniyor. Artık Yapracık'ta oturan bir kişinin geç ve aksak gelen otobüslere binmesi ve metroda inip tekrar binmesiyle geçen zamanın ulaşımın yoğun olmadığı durumlarda 75 dakikaya çıkarken ulaşım yoğun olduğu zamanlarda 120 dakika çıktığı görülüyor.

Maliyetler arttı
Yeni düzenlemenin bir başka olumsuz yönüyse artan maliyet. Yurttaşlar aktarma yaptıkları için artık daha fazla ücret ödemek zorunda kalıyorlar. Birkaç sene öncesine kadar aktarmalardan ücret alınmazken Ankara'da artık toplu taşıma aracı değiştirmek ücretli. Üstelik aktarmaların 75 dakika ile sınırlı tutulması uzak bölgelerde yaşayan vatandaşlar için sorunlu oluyor ve yavaş gelen metrodan sonra otobüslerin uzun aralıklarla gelmesi yüzünden genellikle bu süre aşıldığı için çoğu vatandaş aktarma bile yapamaz hale geliyor. Bu yüzden vatandaşın cebinden daha fazla para çıkıyor.

Tepki çeken uygulamayla ilgili olarak change.org'da imza kampanyası başlatanlar olduğu gibi, düzenlemenin uygulamaya girdiği ilk günlerde yurttaşlar Eskişehir Yolu'nu trafiğe kapatarak seslerini duyurmaya çalışmışlardı. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin halkın ihtiyaçlarını dikkate almayan politikları sürdükçe, tepkilerin de devam edeceği öngörülüyor.