İrlanda'da yine kürtaj krizi

İrlanda'da, tecavüze uğrayan ve kürtaj talebi reddedildiği için açlık grevine başlayan kadının bebeği sezaryanla alındı. Sağlıksız bir bebek dünyaya getiren kadının, psikiyatrlar tarafından intihar eğilimi olduğu belirtildi. İrlanda'da yalnızca 'intihar eğilimi' olan kadınlar kürtaj olabiliyor.

İrlanda'da henüz reşit değilken tecavüze uğrayan göçmen bir kadın, hamile kaldı ve gebeliğinin 8. haftasında kürtaj talebiyle yetkililere başvurdu.

Göçmen olan ve İngilizce konuşamayan kadın, durumunu izah edemediği ve seyahat hakkı olmadığı için kürtajı bir başka Avrupa ülkesinde de gerçekleştiremedi.

İrlanda'daki yeni bir yasaya göre, kadınlara yalnızca "intihar riski" olduğunda kürtaj izni veriliyor.

Yeni yasa çerçevesinde, iki psikiyatrist ve bir kadın doğum uzmanından oluşan bir heyet kadının intihar eğilimi olduğuna karar vermesine karşın, kürtaja izin vermedi.

Genç kadın ise, tablonun bu noktaya gelmesinin ardından açlık grevine başladı. İrlandalı Sağlık Hizmetleri Yönetimi, Dublin Yüksek Mahkemesi'ne başvurarak bebeğin kadının "açlık grevi yaparak bebeğini öldürme" tehdidi nedeniyle sezaryanla alınması gerektiğini savundu, avukatlar ise kadının yasal hakkına ulaşmak için bu duruma mecbur bırakıldığını savunarak duruma itiraz etti.

Alınan kararın ardından, bebek 25 haftalıkken sezaryanla alındı ve devlet korumasında bakıma tabi tutuldu.

Genç kadının yaşadıkları, 1 Ocak'ta kabul edilen ve İrlandalı kadınlara nadiren de olsa kürtaj hakkı tanıyan “Hamilelik sırasında hayatın korunması” yasasının kadınları korumakta yetersiz kaldığının net bir kanıtı olarak görülüyor.

2012'de İrlanda'da Savita Halappanavar adlı hamile kadının sırt ağrısıyla başvurduğu hastanede düşük yaptığı anlaşılmış, bebeğin kalp atış sesinin alınması dolayısıyla yetkililer 'Burası Katolik bir ülke, kürtaj olamazsın" demişti. Katolik olmadığını söyleyen Halappanavar, geç kalınan müdahale nedeniyle septik şoktan yaşamını yitirmişti.