Eşini şikâyet etmeye gitti polis tacizine uğradı

Eşini şikâyet etmek için karakola giden T.Ş., polis memuru Gizlihan Barutçu’nun “Eşinden ayrıl, bekâr evim var, bende kal” tacizine uğradığını iddia etti. Taciz karakolda bitmezken sonrasında telefon mesajlarıyla da sürdü.

Türkiye’de kadına yönelik şiddette devletin ve polisin koruma konusunda eksik kalması sık sık eleştirilirken Çorlu’da yaşanan olay polisin de tacize ortak olduğunu gösterdi. Eşiyle tartıştıktan sonra şikâyet için karakola giden T.Ş karakolda polisin “Eşinden ayrıl, bende kal” tacizine uğradığını öne sürdü.

“Eşinden ayrıl bende kal”
ANF’nin haberine göre, T.Ş., eşiyle tartışmasının ardından 10 Mart 2011’de Çorlu Cumhuriyet Polis Merkezi’ne şikayetçi olmaya gitti. T.Ş’yi odasına çağıran polis memuru Gizlihan Barutçu, “Eşinden ayrıl, bekâr evim var, sana yardımcı olurum, bu gece bende kalabilirsin” diyerek tacizde bulundu. Polise tepki gösteren T.Ş bunun üzerine başka bir polise giderek ifade verdi.

T.Ş.’nin, eşinin evindeki eşyalarını alması için ‘yardımcı olsun’ diye iki polis yollayan polis memuru Barutçu, T.Ş.’ye telefonla yaptığı tacizlerini sürdürdü. Bunun üzerine T.Ş polisin taciz içerikli mesajlarını kaydederek suç duyurusunda bulundu.

“Davanın sahiplenilmesini istiyoruz”
Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, polis memuru Barutçu’ya cinsel taciz suçundan 2 yıl hapis cezası istendi. Suçlamaları kabul etmeyen Barutçu kendisine iftira atıldığını ve üzerine düşen görevi yaptığını söyledi. T.Ş.’nin avukatı Eren Keskin ise, cinsel taciz suçundan açılan davada herkesi T.Ş.’ye destek olmaya çağırdı.

Son davada mahkemenin sanığa şikâyetçi, şikâyetçiye de sanık gibi davrandığını belirten Keskin şöyle konuştu: “Sanık, avukat olarak beni hedef aldı. Tehdit etti. Mahkemeden, bu duruma izin vermemesini istedim. Yargıç, taleplerimi sunmama da izin vermedi. Sanık bu olaydan sonra açığa alınmasının kızgınlığı içinde... Bu davanın kamuoyunca sahiplenilmesini istiyoruz. Çorlu, küçük bir yer. Kadın hareketinin de orada desteğe ihtiyacı var. İnsanların, kendilerini yalnız hissetmeden yargıya güvenlerinin olması da gerekiyor” dedi.