TKP Emek Merkezi'nden kıdem tazminatı fonu raporu: İşçinin kaybı büyük olacak

Emekçilerin en önemli kazanımlarından birisi olan kıdem tazminatı, fona devredilerek buharlaştırılmak isteniyor. Patronlar ülkedeki siyasi krizin bir sermaye uzlaşması ile çözülmesini hedeflediğinden, “kıdem tazminatı reformu” bu uzlaşmanın anahtar konularından bir tanesi. TKP Emek Merkezi, bir broşür yayımlayarak emekçilere kıdem tazminatına sahip çıkılması çağrısı yaptı.

soL - Patronların Ensesindeyiz

Türkiye, YSK’nın hukuksuz kararı ve İstanbul seçimlerini tartışırken, hükümet tarafından açıklanan “yapısal reform paketi”ndeki en ciddi saldırı olan kıdem tazminatı fonu konusunun gündemdeki yerini kaybetti. Oysa düzen siyasetindeki krize rağmen, sermayenin emeğe saldırı programı işlemeye devam ediyor. Bu programın temel unsurunu, patronların kendilerine bir yük olarak gördükleri kıdem tazminatının fona devredilmesi konusu oluşturuyor. TKP Emek Merkezi, “Kıdem Tazminatı Hakkımıza Sahip Çıkıyoruz” başlığıyla bir broşür yayımlayarak, emekçileri bu saldırıya karşı uyardı. Kıdem tazminatına sahip çıkmak için işçi sınıfının tüm kesimlerini birlikte hareket etmeye ve örgütlenmeye çağırdı.

Gündemdeki kıdem tazminatı fonu ile işçilerin uğrayacağı hak kayıplarının ayrıntılı olarak anlatıldığı broşürde, patronların ve hükümetin bu düzenlemenin gerekçesi yaptığı tespit ve argümanlar da tek tek çürütülüyor. Broşürde, kıdem tazminatının fona devrinin krizdeki kapitalizmin  işçilerin emeğini gasp ederek kendine yeni bir kaynak yaratma girişimi olduğu belirtilerek şu tespitler yapılıyor:

KIDEM TAZMİNATI İŞÇİNİN TEMEL HAKKIDIR

Kıdem tazminatı işçinin hak ettiği ama patronun el koyduğu emek gücünün karşılığının yalnızca bir miktarıdır. Kıdem tazminatı tartışmalarında söz konusu olan işçinin el konmuş hakkının, alınterinin işçiye ödenip ödenmemesidir.

Kıdem tazminatı, emekçiler açısından yıpranma karşılığıdır ve emeklilik ikramiyesi niteliğindedir. Gerçek anlamda bir tazminat niteliğinde de olan kıdem tazminatı, işçiler için bir iş güvencesi sağlama işlevine sahiptir.

Henüz çıkarılmış bir yasa ya da yasa taslağı olmamakla birlikte, AKP hükümeti, 61. hükümet programında, “Kıdem tazminatı sorunu kazanılmış hakları koruyan ve bütün işçilerin kıdem tazminatlarını garanti altına alan bir fon teşkil etmek suretiyle, sosyal taraflarla istişare içinde çözülecektir.” maddesine yer vererek Kıdem tazminatı fonu kurulacağını ifade ediyor.

FON SİSTEMİ NE GETİRİYOR?

Fon için güncel bir yasa tasarısı henüz yayınlanmamış olmakla birlikte, geçmişte yayınlanan ya da çeşitli biçimlerde basına sızdırılan taslaklardaki bilgiler kıdem tazminatında nasıl bir düzenleme yapılmak istendiğini gösteriyor.

  • Kıdem tazminatı fonu gelirleri işveren tarafından yatırılacak olan primlerden oluşacak.
  • Prim oranları belirlenirken işverenin mevcut kıdem tazminatı yükü artırılmayacak. Yayınlanan çeşitli taslak metinlerinde prim oranı için brüt ücretin yüzde 3’ü ya da 4’ü rakamları telaffuz edilmişti.
  • Kıdem tazminatı fonuna işverenin ödeyeceği prime geçici olarak İşsizlik Sigorta Fonu’ndan katkı yapılacak.
  • İşçilerin fonda biriken tazminatı çekmeleri için çeşitli şartlar getirilecek. Yine yayınlanan çeşitli taslak metinlerde işçinin 10 ya da 15 yıllık kıdem şartı yer almıştı. Yine çeşitli taslak metinlerde bu şarta haiz işçilerin paranın tamamını değil, bir kısmını alabilecekleri ifade edildi. Aynı taslak metinlerde işçilerin fonda biriken kıdem tazminatının tümünü alabilmesi için ise “emeklilik” ya da “ölüm” şartı yer almıştı.
  • Bir yıllık çalışma karşılığında verilen kıdem tazminatı miktarı, uzun vadede OECD ortalamasına çekilecek.
  • Patronlar oran telaffuz etmemekle birlikte prim tutarının olabildiğince düşük belirlenmesini, fona yatırılan paranın nemalanacağının da dikkate alınması gerektiğini ileri sürüyorlar.
  • Patronlar haklı gerekçeyle istifa edenlere, askere giden erkeklere ve evlendikten sonra bir yıl içinde işinden ayrılmak isteyen kadın işçilere kıdem tazminatı ödemek istemiyor. Gerekçesini ise deneyimli ve nitelikli işçilerin “nasıl olsa kıdem tazminatı kaybım yok” diyerek kolayca iş değiştirmeleri olarak gösteriyorlar. Fon sistemi, patronların bu isteklerini yerine getirecek.

FONDA İŞÇİNİN BÜYÜK KAYBI OLACAK

Kıdem tazminatında fon sistemine geçilirse, bilinen biçimiyle kıdem tazminatı hakkı işçinin elinden alınmış oluyor. Ülkemizde daha önce kurulan fonların tasfiye edildiği, üstelik işçilerin alacaklarının ödenmediği ya da çok azının ödendiği biliniyor. Fonlar patronlar için kuruldu, fonlardan patronlara para aktarıldı. Bu fonun da benzer bir akıbeti olacak.

Ayrıca, hesaplama yöntemi, hesaplamaya girecek kalemlerde değişiklik olacağı için işçinin alacağı kıdem tazminatı miktarı azalacak. Kıdem tazminatında fona sistemine geçilmesiyle, patronlara işçileri işten çıkarma kolaylığı sağlanmış olacak, patronların kıdem tazminatını işçiye ödeme yükümlülüğü ortadan kaldırılacak.

İşçinin fon sistemine geçildiğinde uğrayacağı maddi hak kaybı ise yüksek meblağlara ulaşacak. Daha önce tartışılan taslaklarda belirtilen aylık yüzde 3 prim tutarı baz alındığında 10 yıl boyunca bir asgari ücretlinin kaybı, 16 bin TL’nin üzerinde olacak.

İşçinin mevcut durumda hak ettiği kıdem tazminatı tutarı 25.042,01 TL iken, fon uygulaması gerçekleştiğinde işçinin aynı kıdem yılı için patronun fona yatıracağı primlerinin toplamı 4.977,79 TL olacak. Bu tutar Merkez Bankası aylık mevduat faiz oranı ile nemalandığında ise 10 yıl sonunda fonda biriken tutar 8.601,51 TL olacak. Kıdem tazminatı fona geçirildiğinde işçilerin maddi olarak hiçbir kaybı olmayacağını söyleyen siyasi iktidar, bu farkın nasıl kapanacağını söylemediği gibi bu gerçeği de gizliyor.

KIDEM TAZMİNATI SALDIRISINA KARŞI NE YAPMALI?

Broşürde kıdem tazminatında fon sistemi ile birlikte oluşacak kayıpların yanı sıra halihazırdaki sistemde nasıl iyileştirme yapılması gerektiği de ortaya kondu. Buna göre, kıdem tazminatı fona kesinlikle bağlanmaması, mevcuttaki tavan uygulamasının kaldırılması, kıdem tazminatını hak etmek için bir yıl çalışma şartının kaldırılması, kıdem tazminatının her türlü sözleşme biçiminde geçerli olması, kıdem tazminatı ödemeyen patronlara yasal yaptırım uygulanması gerektiği belirtildi.

TKP Emek Merkezi broşürde, kıdem tazminatı saldırısına karşı emekçilere örgütlenme ve mücadele çağrısı yaptı:

İşçiler, örgütlü olduğunda haklarını koruyabiliyor. İşçiler, birlik olduğunda patronların işten atmasına engel olabiliyor. İşçiler, birlik olduğunda işyerinde keyfi uygulamalara son verebiliyor. İşçiler, bir arada olduğunda AKP’ye istediklerini yaptırabiliyor. İşçiler yanyana geldiklerinde patronlardan istediklerini alabiliyor. Lüks plazalarda çok düşük ücretlere çalıştırılan mühendisler de, bankalarda çalışan işletmeciler de, eczanede çalışan kalfa da, metal işçileri de, dersanede, okulda sözleşmeli çalışan öğretmenler de, tamamı kıdem tazminatı düzenlemesinden etkilenecek. Hep birlikte haklarımıza sahip çıkmanın zamanıdır. Biz sahip çıkmazsak bizim hakkımıza kim sahip çıkacak? AKP ve patronların yalanlarına kanmayacak isek, kıdem tazminatı hakkımızın elimizden alınmasına karşı çıkacağız. İnsanca ve onurlu bir biçimde yaşama talebimize sahip çıkacağız.

Kendi geleceğimize, çocuklarımızın geleceğine sahip çıkacağız. Geleceğine sahip çık, TKP’ye katıl. Partide örgütlen.

BROŞÜRE ULAŞMAK İÇİN... 

“Kıdem Tazminatı Hakkımıza Sahip Çıkıyoruz” başlıklı broşüre aşağıdaki bağlantıdan ulaşılabilir:

http://tkp.org.tr/sites/default/files/kidem_brosur_mayis2019_dijital.pdf