Nâzım Hikmet Kültür Merkezi, yeni yıl vesilesiyle "Yeni yılda Nâzım Hikmet olunmalı!" başlıklı açıklama yayınladı.
Açıklamada, "Türkiye ve dünyanın yeni yılı, bizim için, Nâzım Hikmet Kültür Merkezi ve onun kutlama mesajına kulak kabartanlar, bu mesajı işitenler için, ne yaparsak, nasıl davranırsak iyi olabilir dersiniz?" denilirken, "Her zamanki lafın gelişi dileklerden birinde bulunmayacaksak, gerçekten de kutlayacaksak yeni yılı, yani kutlanmaya değer bir yıla açılacaksak hep birlikte, çok şeyin değişmesi gerekmiyor mu?" ifadeleri kullanıldı.
NHKM'den yapılan açıklama şöyle:
Yeni yılda Nâzım Hikmet olunmalı!
Yeni yılınız kutlu olsun!
Türkiye ve dünyanın yeni yılı, bizim için, Nâzım Hikmet Kültür Merkezi ve onun kutlama mesajına kulak kabartanlar, bu mesajı işitenler için, ne yaparsak, nasıl davranırsak iyi olabilir dersiniz?
Her zamanki lafın gelişi dileklerden birinde bulunmayacaksak, gerçekten de kutlayacaksak yeni yılı, yani kutlanmaya değer bir yıla açılacaksak hep birlikte, çok şeyin değişmesi gerekmiyor mu?
2015’ten 2016’ya geçerken, dileğimizden değil çağrımızdan, temennimizden değil örgütleyeceğimiz yeni gerçekliğimizden söz etmeliyiz.
Türkiye’nin aydını, sanatçısı, ilericisi, bu ülkenin yaşanası bir yer olmaktan çıkıp karanlığa gömülmekte olduğunu sık sık düşünmekten vazgeçmelidir örneğin. Haksız olduğundan ve çevremizdeki ağır acıları görmezden gelebileceğimizden değil. Bu ülkeyi beğenmeme hakkını kendinde görenler, karanlıkları aydınlığa çıkarmaktan söz eden Nâzım’ı da sevmeyi bırakmalıdırlar da, o yüzden.
Siyasetle sadece “şikâyet etmek” için ilgilenmek, aydının ve ilericinin davranış kalıplarından silinmelidir. Siyaset savaş kışkırtmak için, gençliğe küfretmek için, her gün yalan üretmek için, her gün insan öldürmek için geliştirilmiş bir alet midir? O zaman Nâzım’ı, ömründe tek övündüğü şeyin partisi olduğunu ilan eden Nâzım’ı da unutunuz.
Yalanın karşısına duymazdan gelerek, ölümün karşısına korkarak, bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyerek çıkılabilir mi? 2016’da bunlardan derinlemesine, kökten kopmayacaksak yeni bir yılın çok daha ağır bir karabasana dönüşmesi kaçınılmaz değil midir? Nesini kutlayacağız, o durumda!
Nâzım Hikmet’in şiiri bir yaşam kılavuzudur aynı zamanda. Nâzım Hikmet insan olma çağrısıdır. Aynı anlama gelmek üzere sosyalizm davetidir. Bunun biricik yolu olarak örgütlenmeye, örgütlü mücadeleye çağrıdır. 2015’ten 2016’ya geçerken bu yol geçerliliğini korumakla kalmıyor. Bu yolun dışı kir ve kana boğuluyor.
Piyasanın, gericiliğin, insan sevmezliğin, emek düşmanlığının durdurulmadığı bir yeni yılı ne yapacaksınız? Çirkinliğin egemenliğini artırdığı ayları kutlamakla, çirkinlikten memnuniyet duymak arasında ne fark var?
Biz yeni yılınızı yürekten, inanarak kutluyoruz.
2016’da hep birlikte “Nâzım Hikmet olunmalı” çağrısını yükselteceğimize inanıyoruz.
Biz büyük insanlığız ve yeni yılları, birbirimizi kutlamayı elbette hak ediyoruz. Örgütlenerek, örgütlülüğümüzle övünerek…