GSYH artışına kur ve enflasyondan doping

2017 GSYH büyümesi beklentilerin biraz üzerine çıkarak yüzde 7,4 oldu. Özellikle son çeyrek büyümesinin güçlü seyrinde kur ve enflasyondaki artışın hesaplamalardan yeterince arındırılmaması da etkili oldu.

Haber Merkezi

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) hesaplamaların göre Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH) 2017 yılında yüzde 7,4 arttı. Beklentiler yüzde 7 civarındaydı. 

2017 yılının son çeyrek büyümesi tahminlerin üzerine çıkarak yüzde 7,3 oldu. Bir önceki yılın baz etkisi, özellikle kur ve enflasyondaki artış, konut, otomotiv, beyaz eşya gibi sektörlerdeki teşviklerin sona ermesi, Kredi Garanti Fonu etkisinin yavaşlaması gibi nedenlerle son çeyrek büyümesi yüzde 4-5 civarında bekleniyordu. Ancak petrol ve diğer emtia fiyatlarındaki artış, kur ve enflasyondaki artışın hesaplamalara nominal artışların dahil edilmiş olabileceğini düşündürüyor. İhracat ve kamu harcamalarındaki artış gibi gelişmeler ise 4. çeyrek büyümesinin tahminlerin üzerinde gerçekleşmesinin diğer nedenleri arasında yer alıyor. Son çeyrekte ihracat yüzde 13 civarında artarken, kamu harcamaları da yüzde 7,4 arttı. 

Son çeyrek büyümesine ihracat etkisiyle sanayi üretimden gelen katkının yüksek olduğu, hizmetlerin de yüzde 21 büyüdüğü görülürken, inşaat büyümesinin yüzde 5,8 ile daha düşük kaldığı dikkat çekiyor.

HANEHALKI HER ŞEYE RAĞMEN TÜKETTİ Mİ?

3'üncü çeyrek büyümesine en fazla katkıyı sağlayan hanehalkı harcamalarındaki artış, kur ve enflasyon artışlarının hesaplardan yeterince arındırılmadığı görüşünü de destekliyor. Hanehalkı harcamaları 2017 yılının son çeyreğinde yüzde 6,6, yılın tamamında yüzde 6,1 artış gösterdi. İlk üç çeyrekte konut, otomotiv, beyaz eşya, mobilya gibi sektörlerde teşviklerin etkisi bulunurken son çeyrekte bu etkinin yavaşlaması bekleniyordu. Nitekim tüketici kredilerinin gelişimi de son çeyrekteki hanehalkı harcamaları artışıyla uyumsuz. Ancak kur ve enflasyondaki artışın, hanehalkı harcamalarını fiyat etkisiyle yükselttiği, söz konusu nominal artışın yeterince arındırılmamasının da büyüme rakamlarını yukarı çektiği tahmin ediliyor. 

GSYH TARTIŞMALARI

2017 yılının ilk 9 ayında GSYH artışı yüzde 7,3 olmuştu. Özellikle 3. çeyrekteki yüzde 11,1’lik büyüme GSYH yeni seri hesaplamalarına ilişkin tartışmaları da yeniden gündeme getirmişti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), GSYH yeni hesaplamalarda ulusal hesaplamalara baz oluşturan girdi-çıktı tablolarını güncellemiş, baz yılını 2009 olarak belirlemiş ve önemli bir yenilik olarak Gelir İdaresi Başkanlığı’nın verilerini kullanmıştı. Daha önce üretim, harcama kalemleri büyük oranda örnekleme dayalı çalışmalardan türetilirken idari kayıtlarla birlikte tüm ekonomik aktörlerin beyan ettikleri bilgiler hesaplara dahil edildi. 

GSYH tartışmalarında bir boyut ekonominin güncel durumunu daha iyi yansıtması gereken girdi-çıktı tablolarının ne kadar sağlıklı olduğuna ilişkin sorgulamalar. İnşaat, lojistik gibi sektörlerin ağırlıklarında yapılan değişikliklere yönelik şüphe ve eleştiriler bulunuyor. Nitekim bu eleştiriler, sanayi üretim, inşaat üretimi, istihdam gibi verilerle GSYH arasındaki uyumsuzluğa da işaret ediyordu. Ancak TÜİK Sanayi Üretim Endeksi’ni güncelledi ve GSYH ile uyum sorununu ortadan kaldırdı. İnşaat Üretim Endeksi’nin de güncellenmiş halinin yayınlanacağı açıklandı. İstihdamla uyumsuzluk konusu baki olmakla birlikte sektörel kompozisyondaki değişim başta olmak üzere daha karmaşık bir tablo söz konusu. 

Bir başka boyut Gelir İdaresi Başkanlığı verilerinin hesaplara istatistiki yöntemlere uygun entegre edilip edilmediğiydi. Girdi-çıktı tablolarının güvenilirliğine kıyasla daha önemli görünen söz konusu eleştiriye yönelik TÜİK cephesinden bir açıklama yapılmıyor. Ancak zamana yayarak revizyon yapılacağı tahmin ediliyor.