Gözlem yerine angarya

“Okul öncesi öğretmenliği” üniversitede eğitimi verilen bir meslek. Üçüncü sınıf öğrencilerinden de artık anaokullarına giderek gözlem yapmaları isteniyor. Gözlem uygulaması, angaryaya dönüşüyor ve öğrenciler kuralsız bir şekilde çalıştırılıyor.

Emre Uzmay

Üniversite eğitimi beklenen niteliklerinden giderek uzaklaşırken, mesleğe hazırlık için tasarlanmış uygulamalar da amacından farklı şekillerde gerçekleştiriliyor. Okul öncesi öğretmenliğinde, hem işleyişin kendisini değerlendirmek hem de bu konuda kavrayışı geliştirmek üzere tasarlanmış olan “gözlem” uygulamasında öğrenciler anaokullarında çalıştırılıyor.

Okullardaki genel tablo “az kişi çok iş” şeklinde olduğu için, insani olarak da bu duruma direnmek mümkün olmuyor. Aslında, kötü işleyen sistemin bir parçası olmaya aday üniversiteliler de şimdiden o kötü işleyişi tecrübe etmiş oluyor.

Okul öncesi öğretmenliğinde okuyan bir öğrenci konuyla ilgili değerlendirmelerini soL okurlarıyla paylaştı.

Merhaba, bize çalıştığınız alandan ve bölümünüzden bahsedebilir misiniz?

Okul öncesi öğretmenliği okuyorum, üçüncü sınıf öğrencisiyim.

Bölümünüzde zorunlu staj ve gözlem gibi uygulamalar var, bize bunlardan bahsedebilir misiniz?

Elbette, biz üçüncü sınıfta bir dönem boyunca haftada bir gün, dört saat anaokuluna gidiyoruz ve orada gözlem yapıyoruz. Oturup orada öğretmenlerin çocuklara yönelik davranışlarını ve etkinliklerini gözlemlememiz gerekiyor. Dördüncü sınıftaysa tekrar öğretmenlik uygulaması var.

Gözlem ve uygulama arasındaki temel fark nedir?

Şöyle ki, gözlemde bir kenarda oturup öğretmeni gözlemlemeniz gerekiyor. Yani hiçbir şey yapmadan gözlem yapmanız gerekiyor. Uygulamadaysa belirli sayıda etkinlik veriyorlar okuldan size, o etkinlikleri anaokulunda gerçekleştirmeniz gerekiyor.

Fiili olarak karşılığı ne oluyor bu ikisinin? Gerçekten gözlemde oturup gözlem mi yapılıyor?

Tabii ki, hayır. Mesela bu sene bir dönem boyunca gözleme gittim ve hiç birgün bile oturup gözlem yapamadım. Öğretmenin yapması gereken çoğu işi stajyerler yapıyor. Hem liseden hem de üniversiteden gelen stajyerler oluyor. Öğretmen oturuyor ve onun yapması gereken işleri biz yapıyoruz, kesme, yapıştırma, çocuklarla ilgilenme... Yani ortada bir iş tanımımız yok.

Yasal olarak stajın karşılığında ücret verilmesi gerekiyor, bu karşılığı alıyor musunuz?

Hayır hiç bir ücret almıyoruz, sadece çalıştırılıyoruz.

Ortada gerçek bir iş tanımının var olmadığından bahsettiniz. Mesela, aslında göreviniz olmayan nasıl işler veriliyor?

Şöyle sabahtan başlayayım, sabah ilk iş sınıfa geliyoruz, çocuklar giriyor, ellerinde dosyalar oluyor, o dosyaların içinde etkinlikler oluyor, o etkinlikleri alıp çıkartıyoruz, dosyaları boşaltıyoruz sonra o hafta içerisinde yapacakları etkinlikler o dosyalara giriyor.

Daha sonrasında çocukların kahvaltıya gitmesi gerekiyor, çocukları kahvaltı için hazırlıyoruz, tuvalete götürüyoruz, ellerini yıkattırıyoruz, daha sonra kahvaltıya götürüp kahvaltı boyunca onları kontrol ediyoruz.

Kahvaltıları bittiğinde tekrar sınıfa çıkartıyoruz, zaten sınıfta fazla etkinlik olmuyor, çocuklar serbest zaman adı altında kendi aralarında oyun oynuyor biz de onları kontrol ediyoruz, bir etkinlik olduğunda çocukların yapamadığı bir şey olduğu zaman bizim yardım etmemiz gerekiyor. Ya da aslında çocuların yapması gereken kesme yapıştırma gibi şeyleri biz yapıyoruz, öğretmen bize yaptırıyor. Ya da “etkinlikte yapılan çalışmaları panoya as, panodan onları çıkar; çocuğu aşağı, rehberlik odasına götür, oradan getir” gibi ayak işlerini yapıyoruz.

Kağıt üzerinde yapmak zorunda olmadığınız işler...

Evet, kağıt üzerinde yapmamız gereken sadece gözlem. Okula gitmeden önce de üniversitedeki danışman hocamız bize başta hiç bir şey yapmamamızı, sadece gözlem yapmamızı söylüyor.

Verilen ayak işlerini reddetiğiniz takdirde bir yaptırım var mı peki? Notunuzu etkiliyor mu?

Evet değerlendirme olduğu zaman not üzerinde etkileri olabiliyor.

Bu sene biz değerlendirmeyi hocaya yaptırmadık. Geçen sene öğretmenin öğrenciyi değerlendirmesi için bir form vermişler, bu sene biz onu vermedik. Bu danışman hocaya bağlı olarak değişiyor. Aslında verdikleri işleri yapmazsak ne olacağını bilmiyoruz; zaten verdikleri işleri yaptık.

Peki bu gözlem uygulamasının değerlendirmesi nasıl gerçekleşiyor?

Notu veren üniversitedeki danışman. Ama danışmanın orada tam olarak ne yaptığımıza dair hiç bir fikri yok aslında. Bizim orada yazdığımız dosya raporuna göre bizi değerlendiriyor. Üniversitede baktığında oradaki öğrenci sadece oturmuş, gözlem yapmış ve gözlem doyasını doldurmuş olarak değerlendiriyor. Ama bizim orada aslında çalışmış olduğumuz gerçeğini doğal olarak değerlendiremiyor.

Öğrenciler arasında buna bir tepki yok mu?

Tepki var; ama sadece şikayet etmek düzeyinde.

Peki bu tepki sizce bu durumu değiştirecek bir hale getirilebilir mi?

Tabi ki, biz orada fiili olarak çalışıyoruz, bir emek harcıyoruz ve herhangi bir ücret almıyoruz karşılığında. Elbette bu konuda bir şeyler yapılmalı, ya çalıştığımız için ücret almalıyız ya da orada yaptığımız şey gerçekten gözlem olmalı.

Son olarak sizin eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Ben bir üniversite öğrencisiyim ve bir anaokuluna gidip yaptığım şey resmi olarak gözlem olarak gözükse de orada para almadan çalıştırılıyorum. Bu konuda elbette tek başına bir şeylerin değiştirilebileceğine inanmıyorum, bir şey değiştirilecekse toplu olarak hareket edilmesi gerekiyor. Oraya giden her öğrenci bu durumdan rahatsız, kimse bedavadan çalıştırılmaktan memnun olmaz.

Bu yüzden herkesin birlikte hareket etmesi gerekiyor.