ABD'de işçiler daha uzun, Avrupa'da daha az çalışmak istiyor!

Alman metal işçilerinin haftalık çalışma saatini 28'e çekmeyi başarmalarının ardından, ABD ve Avrupa'daki işçilerin çalışma saatlerine yaklaşımı gündeme geldi. ABD'li işçiler, sağlık sigortası ve temel ihtiyaçların daha pahalı olması nedeniyle, daha uzun saatler çalışmak 'istiyor'.

Avrupa'nın en büyük işçi sendikası IG Metall, bu hafta 700 şirkette çarpıcı bir savaş kazandı. 

900 bin işçi, yüzde 4,3'lük maaş artışını kutladı ancak belki de daha önemlisi, haftalık çalışma süresini 28 saate indirme hakkını elde etmeleri oldu.

Anlaşma doğrultusunda, isteyen işçiler 28 saat çalışabilecek fakat daha uzun mesai yapma haklarını da kaybetmeyecek.

Bu çalışma saati hakkına sahip olmak sendika için o kadar önemliydi ki, Volkswagen'in yüzde 4,3 yerine 6,8 oranındaki ücret yükseltme talebi dahi, işçiler tarafından kabul edilmedi.

Peki daha fazla ve daha iyi ücretli mesai saatleri yerine, daha az saat çalışmayı tercih edenler olabilir miydi?

Avrupa'da belki de şaşırtıcı bir şekilde, cevabın gittikçe artan bir şekilde "evet" olduğu görülüyor ki bu durum, insanların gittikçe daha fazla saat çalıştıkları ve daha fazla işle meşgul olmak zorunda kaldığı ABD'nin tam tersi.

HAFTALIK 28 SAAT ÇALIŞMA, NE ANLAMA GELİYOR?

Uzmanlar, Alman çalışma saatleri anlaşmasının hiç de küçük bir gelişme olmadığını, Avrupa'nın emek rejiminde yakın vadede değişikliğe neden olabileceğini belirtiyor. 

Avusturya, Almanya, Fransa ve başka yerlerde yapılan son anketlere göre, her meslek grubundan giderek daha fazla sayıda çalışan gönüllü olarak, tam zamanlı pozisyonlar ya da ücret artımı yerine, daha kapsamlı bir iş yaşam dengesini tercih ediyor.

Avrupalıların bu tercihlerinin nedeni, yarı zamanlı çalışmanın ABD'de olduğu gibi maaş veya sağlık sigortası kapsamı kaybetme riskiyle daha az karşı karşıya bırakması olarak belirtiliyor. Bu nedenle 40 saatlik çalışma Avrupalı emekçiler için daha az çekici görünüyor. Kıtada vergi sistemleri, vergilerin orantısız bir şekilde artması nedeniyle daha fazla çalışmanın daha fazla gelir sağlayamayacağı anlamına geliyor. Çalışmanın faydaları burada pek fazla görünmese de, daha az çalışmanın dezavantajları da halen tamamen yok edilemeyen sosyal devlet uygulamalarıyla telafi edilebiliyor.

AVRUPALI EMEKÇİLERİN AVANTAJI NE?

Örneğin geliri belirli bir barajın altına düşen ebeveynlerin çocukları için ekonomik konut ve eğitim bursları da dahil olmak üzere destek planları -ortalama ücretlerin Birleşik Devletler'dekinden daha düşük olmasına rağmen- yoksul Almanları okyanusun öte yanındaki işçilere nazaran avantajlı kılıyor.

Almanya ya da İngiltere gibi ülkelerdeki yaygın işgücü sıkıntısı, patronlar nezdinde profesyonel meslek gruplarının yüksek talep görmesine ve işçilerin iş dışında daha fazla zaman geçirmeye dönük arayışlarını da geliştiriyor. Ancak esas olanın, IG Metall örneğinde olduğu gibi sınıfın örgütlülüğü ve zaman zaman grev kozunu kullanmaktan çekinmemesi olduğunu görmekte fayda var.

IG Metall, otomobil sanayinde Volkswagen ve yan kuruluşu Porsche, tren üreticisi Bombardier ve asansör yapımcısı Otis'in de aralarında bulunduğu 80 firmada, ülke çapında on binlerce işçinin katıldığı ücret ve çalışma saatlerinin iyileştirilmesi talebiyle uyarı grevi yapmıştı.