'Work and Travel' köleliği

Türkiye'den Work and Travel programıyla ABD'ye giden öğrenciler kendilerine iş bulunamayınca sokakta kaldı. Yaşananlar, Work and Travel denen şeyin, insanların emeğini köle gibi sömürmenin bir başka yolu olduğunu gösteriyor.

Türkiye'den Work and Travel (WAT) programıyla ABD'ye giden öğrenciler, kendilerine aracı şirketler tarafından iş bulunmayınca sokakta kaldı. Kriz nedeniyle pek çok yer yeni işçi almadığı için, kendilerine iş bulunacağı vaadiyle ABD'ye gönderilen öğrenciler, istihdam edilecekleri söylenen işyerlerinin kapısından çevriliyor. Yanında para ile gidenler ucuz otellerde konaklarken, çalışıp kazanacağı paraya güvenerek gidenler sokakta yatmak zorunda kalıyor.

İşsizler sokakta, çalışanlar köle
Olayla ilgili konuşan Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu (TADF) Başkanı Kaya Boztepe "Türk öğrencilere ABD'de 21'inci yüzyılda köle muamelesi yapılıyor" dedi. İş bulamayanların sokakta kaldığını, iş bulabilenlerin ise öldüresiye çalıştırıldıklarını aktaran Boztepe, durumu şöyle anlattı:

"Olay tam bir dram. Türkiye'deki aracı şirketler iş bulma vaadiyle Türk gençlerini buraya getirip ortada bırakıyorlar. Havaalanında karşılanması gereken öğrenciler karşılanmıyor, sokaklarda yatmak zorunda kalıyorlar. İş bulma vaatleri ise boş çıkıyor. Öğrenciler ellerine tutuşturulan adreslere ulaşınca 'burada iş yok' cevabını alıyorlar. Ben geçtiğimiz hafta Virginia eyaletinde tesadüfen ‘Work and Travel’ programı kapsamında buraya gelen öğrencilerle tanıştım. Durumları içler acısıydı. iş bulmuş olanlar haftanın 7 günü, günde 16 saat asgari ücretin çok daha altında bir ücretle adeta Kunta Kinte gibi çalıştırılıyorlar. Türk öğrencilere ABD'de köle muamelesi yapılıyor. İş bulamayanlar ise sokakta"

Üste para verip köle olmak
WAT programlarına zaman zaman şöyle bir eleştiri getiriliyor: "Zamanında Afrika'dan gemilere doldurulup getirilen köleler, en azından bindikleri gemiye bilet almak zorunda bırakılmamışlardı."

WAT programları, ajansa göre 1000-5000 dolar arasında değişen fiyatlara sahip. Bu program çerçevesinde ABD'ye gidenler, fazla mesai ücreti almamayı baştan kabul etmiş oluyor. Aracı kurum ile yapılan sözleşmeler, program dahilinde çalışmak için ABD'ye giden insanlar hakkında hiçbir yasal sorumluluk almıyor. Dolayısıyla, işveren ile WAT öğrencisi arasında iş kanunu çerçevesinde bir sıkıntı çıktığında, öğrencinin haklarını yasal olarak savunacak kimse bulunmuyor.

Ayrıca, başka sayısız tehlike var. ABD'ye gidiş ile sosyal güvenlik sistemine dahil olma arasında çoğunlukla bir ay kadar süre bulunuyor. Bu süre içerisinde bir iş kazası geçirilmesi veya herhangi bir nedenle işsiz kalınması durumunda öğrenciyi koruyacak hiçbir sistem bulunmuyor. Taciz edildiği için işten ayrılmak zorunda kalan, veya çalıştığı işte müşteri tarafından hakarete maruz kalıp, cevap verdiği içni işten atılan insanların yaşadıkları sefalet hikayeleri internet forumlarını doldurmuş durumda.

Öte yandan, WAT ile bulunan işler, ABD'de hiçbir beyaz Amerikalının tenezzül etmeyeceği, çoğunlukla yasadışı göçmenlere yaptırılan işler oluyor. Dolayısıyla, dil becerisini geliştirmek için birkaç bin dolar verip ABD'ye giden üniversite mezunu bir genç kendisini bir balıkhanede, hemen hiçbiri İngilizce konuşmayan Latin Amerikalı veya uzak doğulu kaçak işçinin arasında balık temizlerken bulabiliyor.

Tabii bir de zaten çalışma niyetiyle gitmeyenler var. Onlar genelde rahat oluyor. Aileleri habire Western Union tarzı para transfer yollarıyla para gönderiyor, böylece güzel bir otelde kalıp tatil yapıyorlar. Akıllarına gelirse de birlikte geldikleri arkadaşlarının çalıştığı hamburgerciye uğrayıp bir hamburger sipariş edip hal hatır soruyorlar. Döndükten sonra "hayatımın deneyimi, çok güzel lisan pratiği yaptım" gibi hikayeler anlatanlar da genelde bu gruptan insanlar oluyor.

(soL-Ekonomi)