Ağaoğlu manşeti eski defterleri açtı

Yeni Şafak gazetesinin, manşetten Ali Ağaoğlu ve Bilal Karaman'a saldırmasının başlattığı tartışma, eski defterlerin açılmasına yol açtı.

BirGün'den Onurkan Avcı'nın haberi şöyle:

Çalık grubuna verdiği devasa kredi, Deniz Feneri e.V davası ve İsmailağa Cemaati telefon dinlemelerindeki 'usûlsüz' konuşmalarıyla gündeme gelen Vakıfbank’ın eski Genel Müdürü Bilal Karaman’ın ‘yolsuzluğunun’, zamanında ‘abi’ diye hitap ettiği Ahmet Albayrak’ın gazetesi tarafından manşetten deşifre edilmesi dikkat çekti. Hükümete yakın isimlerin bulunduğu Deniz Feneri e.V davasının Türkiye ayağının başlamasının ardından gelen bu gelişme, İslamcı sermayede yeni bir dizayn olduğu iddialarına yol açtı.

Doğrucu davutluk mu, hesaplaşma mı?
Yeni Şafak gazetesinin dün ‘Ağaoğlu rüşveti verdi, oldu’ başlığıyla manşetten duyurduğu haberde, bir süredir AKP’ye övgüler dizmesiyle ve Başbakanlığa bağlı TOKİ’nin en büyük ihalelerini almasıyla dikkatleri çeken Ali Ağaoğlu’nun, projelerinde yüklü finansman desteği alabilmek için Vakıfbank'ın yöneticilerine bazı ‘jestler’ yaptığı iddialarına yer verildi.

Albayrak da Karaman'dan ricacıydı
Haberde, “Ağaoğlu'nun, ihaleler için gerekli teminat mektuplarını aldığı ve konut satışları için gerekli konut kredisi anlaşmaları yaptığı Vakıfbank eski Genel Müdürü Bilal Karaman'ın eşine, Vakıfbank'ın eski İstanbul Bölge Müdürü Cengiz Soykan'a ve bazı üst düzey yöneticilerine çok sayıda daire hediye ettiği iddia ediliyor” ifadeleri kullanılıyor.

Oysa eski Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in yürüttüğü İsmailağa Cemaati soruşturması çerçevesinde yapılan teknik dinlemeler, gazetenin sahibi Ahmet Albayrak’ın da bu tür ‘rica’lara yabancı olmadığını ortaya koymuştu.

İsmailağa'dan sonra gelen istifa
Teknik takip tutanaklarına bakıldığında genel olarak, konuşmalarında dinlendiğini adeta biliyormuşçasına kesik kesik, yer yer şifreli ve ‘şey’ kelimesini bolca kullanan Ahmet Albayrak’ın 12 Ocak 2009’da, kendisine ‘abi’ diye hitap eden Vakıfbank Genel Müdürü’nü arayıp, bir vakıf için hızlı ve ayrıcalıklı ekspertiz raporu istediği, başka bir konuşmada da Karaman’a “Bu akşam Adalet Bakanlığı’ndan aradılar değil mi, İzmir’deki işle ilgili?” diye sorduğu ve Karaman’ın durumu onayladığı ortaya çıkmıştı.

Bilal Karaman, gazetemizde yayımlanan bu haberlerden bir ay sonra gerekçesiz olarak istifa etmiş ve koltuğunu Türkiye Sınai Kalkınma Bankası A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Süleyman Kalkan'a bırakmıştı.

Bilal Karaman'ın yükselişi Erdoğan ile paraleldi
Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Başkanı olduğu dönemde de Bilal Karaman'ın hızlı yükselişi ilginç biçimde paralel gidiyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve belediyeye bağlı İSKİ, Kiptaş, İETT, Hamidiye Kaynak Suları, BİMTAŞ, Hazır Beton başta olmak üzere 30 küsur şirketin mevduat ve kredi hesapları Vakıfbank Valide Sultan Şubesi’nde işlem görüyor. Bankanın Valide Sultan Şubesi’nin Müdürü olan ve aynı zamanda Erdoğan’ın çok yakınında biri olarak bilinen kişi Maksut Serim’di. Maksut Serim, Başbakanlık'a bağlı olarak örtülü ödeneği organize etmekle yükümlü kişi olduğu iddialarıyla gündeme gelmiş, CHP konuyu TBMM'ye taşıyarak, "Sayın Başbakan'ın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini sürdürdüğü dönemde, belediye hesapları ve gelirlerinin, Vakıfbank İstanbul Valide Sultan Şubesi'ne yatırıldığı doğru mu? Maksut Serim hangi tarihlerde bu şubede müdür veya başka bir sıfatla görev yaptı? Serim'in şu an örtülü ödeneğin organizatörü olduğu doğru mu?" diye sormuştu.

Serim'le Bilal Karaman'ın yollarının kesişmesiyse Serim'in Başbakanlık'a terfi ettirilmesinin ardından, boşalan Vakıfbank Valide Sultan Şubesi'ne Bilal Karaman'ın atanmasıyla gerçekleşti. 2005 yılında, alt kademe bir banka memuru olarak emekli olduktan sonra, Erdoğan tarafından Vakıfbank Genel Müdürlüğü’ne atandı.

» Vakıfbank, ayrıca 'örtülü ödenek'in de muhafaza edildiği banka olarak biliniyor. Örtülü ödenekin faiz getirisi olacak biçimde yatırılıp, yatırılmadığı eğer getiriyorsa bu faizin nerelerde kullanıldığı uzun süre tartışıldı.

» Kanal 7 şirketinin, Deniz Feneri e.V. Şirketinin, Türkiye’deki Deniz Feneri’nin hesaplarının bulunduğu Vakıfbank'ın başındaki eski isim olan Bilal Karaman'ın Kanal 7'nin başındaki isim Zekeriya Karaman ve Maksut Serim ile de sıkı ilişkileri olduğu söyleniyor.

Cemaatin eli kolu: Albayrak
Gazetemizin günlerce birinci sayfadan yayımladığı telefon dinlemelerinde, Gazetemizin ele geçirdiği iletişim Tespit Tutanakları’nda, cemaatin üst düzey işlerini Yeni Şafak gazetesi sahibi Ahmet Albayrak aracılığıyla AKP’ye yaptırdığı iddiası vücut bulmuştu. Albayrak’ın, Yenişafak Gazetesi ve birçok AKP’li belediyeye bilgi işlem ve yazılım hizmeti veren Albil Bilgi Islem Tic. Ltd. Şti adına kayıtlı 0 533 ... 72 73 No lu GSM hattından yaptığı görüşmelerde aracılık ettiği ortaya çıkan bazı işler şunlardı:

“Vakıf arazileri için bizzat bakanlarla görüşerek aracılık, Sosyal Güvenlik Kurumu’nda (SGK) cemaat örgütlenmesi için tanıdıklar vasıtasıyla atamaları sağlamak, Vakıfbank Genel Müdürü ile görüşerek ayrıcalıklı ekspertiz raporu temin etmek, Karadeniz bölgesi başta olmak üzere AKP’li belediye başkanları ve meclis üyelerinin cemaat üyelerinden seçilmesi, ihalelere aracılık ederek kamu kurumlarının işlerinin cemaate fahiş fiyata yaptırılması...”