2013-2015 Orta Vadeli Program: ‘Bir lokma bir hırka ekonomisi’

Dün açıklanan Orta Vadeli Program ile “Ayağımızı yorganımıza göre uzatalım” diyen AKP iktidarı her ne kadar “teğet geçti” demagojisini elden bırakmasa da derinleşen iktisadi krizin etkisi altına giren ülkede malumun ilanı oldu.

Gelişmiş ülkelerden az gelişmiş ülkelere doğru yayılan kapitalizmin krizinin yarattığı risklerin yanı sıra savaş yanlısı Suriye politikasıyla da ülkeyi birçok riske açık hale getiren AKP hükümeti yaklaşan seçim dönemine rağmen açıkladığı Orta Vadeli Program (OVP) ile temkinli davranıp frene bastı.

Açıklanan OVP ile büyümede düşüş enflasyonda yükseliş öngören AKP’nin ekonomi kurmayları, 2013 yılında da öncelikle sağlık alanında başlayan bütçe kesintilerinin, kemer sıkma politikalarının, zamların, maaş ve ücretlerdeki gerilemenin, özelleştirmelerin, yatırım ve üretimdeki düşüşün devam edeceğini deklere etmiş oldu.

AKP’nin ekonomik verileri aşağı doğru revize etmesi Avro Bölgesi’ndeki kriz, dünya ekonomisindeki yavaşlama, artan işsizlik oranları ve Suriye’deki savaş politikaları nedeniyle büyüme rakamının yüzde 3,2’nin dahi altında kalabileceği, maliyet enflasyonun hızla artacağı, halkın reel gelirinin ise hızla aşınacağı şeklindeki değerlendirmelere yol açtı.

Uras: “Bir lokma bir hırkaya razı olur duruma geldik”
2013-2015 OVP’yi ekonomide fren programı olarak değerlendiren Milliyet Gazetesi ekonomi yazarı Güngör Uras bugünkü yazısında, “Ayağımızı yorganımıza göre uzatacağız” diyen ekonomi yönetiminin açıklamalarını “Döndük dolaştık, bir lokma bir hırkaya razı olur duruma geldik” şeklinde değerlendirdi.

Sanayileşmiş, insani gelişmesini tamamlamış ve belli bir refah düzeyini yakalamış ancak şuan krizle mücadele eden ülkelerle kıyaslama yaparak “nasılsa onlar da yavaş büyüyor” kıyaslamalarına itibar edilmemesi gerektiğini belirten Uras, yavaşlayan büyüme ile ekonomide karşılaşılacak sorunları şöyle sıraladı:

* Çalışanların, emeklilerin, dul ve yetimlerin maaş ve ücretleri enflasyondan daha fazla artırılamaz.

* İç piyasa canlanamaz. İç piyasa canlanamayınca çiftçinin, esnafın, yatırımcının, üreticinin sorunları ve yakınmaları artar.

* Büyümesi yavaşlayan bir ekonomide devlet görevlerini yerine getirmek için para bulmakta zorlanır. Bunun sonucu olarak vergileri artırmaya mecbur olur.

* Yavaşlayan bir ekonomide talep enflasyonu sorunu olmaz ama maliyet enflasyonu canavarlaşır. Ayşe Teyzem’in filesine her gün zam gelir.

* Geliri artmayan dar ve sabit gelirli kesim, zamlardan büyük ölçüde etkilenir. Sıkıntı çeker.

“Bu kısır döngüden çıkılamaz”
Geçen hafta AKP’nin ekonomik kurmayları arasında başlayan gaz ve fren tartışmasına atıfta bulunan Güngör Uras, frenin alternatifinin gaz olmadığını dile getirdi.

Ekonomide gaza basılmasını savunanların merkez bankasının faiz indirmesini ve bankaların kredi musluklarını sonuna kadar açmasını talep ederek vatandaşın ucuz ucuz bolca borçlanarak tüketim yapması ve böylece piyasanın canlanmasını öngördüklerini ifade eden Uras, bu politikanın hem devleti hem de halkı batıracağına dikkat çekti.

Uras, çarpık vergi sistemi, dövize bağlı üretim ve tüketim gibi ekonominin yapısal özelliklerinin yanı sıra AKP hükümetinin maaşları, ücretleri kısıp ve KDV’yi, ÖTV’yi artırmasıyla bu kısır döngüden çıkılamayacağını belirtti.

Söz konusu bu tabloda 2013 yılının 2012’den daha iyi olacağına inanmanın güç olduğunu belirten Uras özetle, Orta Vadeli Program’ın 2013 yılında da kemer sıkma politikalarının devam edeceği, yatırımlarda ve üretimde artışın sınırlı kalacağı, maaş ve ücret artışının beklenmemesi gerektiği anlamına geldiğini ifade etti.

(soL - Haber Merkezi)