Yunanistan’da son 16 ayda 68 sıtma vakası görüldüğü kaydedildi. Hastalığın bu yıl daha geniş bir alana yayıldığını belirten yetkililer, baharda havaların tekrar ısınmasıyla vakalarda artış gözlenebileceğinden endişe ediyor.
El Cezire’nin haberine göre ülkede sıtma vakalarının hortlamasının yanı sıra, daha tehlikeli olduğu kaydedilen Batı Nil Virüsü’ne de rastlandığı belirtiliyor. Yunanistan’da ilk kez 2010 yılında ortaya çıkan virüsün bazı durumlarda ensefalit ve ölümle sonuçlandığı biliniyor.
Sıtma kırk yıl sonra hortladı
Yunanistan’da daha önce son sıtma vakası 1974 yılında görülmüştü. On yıllarca bu hastalıkla savaşan Yunanistan’da 1930’lu yıllarda yüzlerce bataklık kurutuldu, göller arıtıldı. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ise 15 yıl süren yaygın bir ilaçlama kampanyası düzenlendi. Ülke 1974’te sıtmayı yenmeyi başardı.
Ancak sıtma vakaları 37 yıl sonra, krizle birlikte yeniden ortaya çıktı. Dünyanın Hekimleri örgütünün Yunanistan kolunda çalışan göğüs hastalıkları uzmanı Hrisula Botsi, El Cezire’ye yaptığı değerlendirmede on yıllardır ilk kez iç kaynaklı enfeksiyona rastlandığını söyledi. Yunanistan Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nde çalışan Doktor Agoritsa Baka ise “Baharda havalar yeniden ısındığında ne olacağını söylemem mümkün değil” diye konuştu.
Sebep belediye bütçelerindeki kısıntılar
Sivrisineklerle yayılan sıtmayla mücadelenin en etkili yöntemlerinden bir tanesinin ilaçlama olduğu biliniyor. Yunanistan’da son aylarda sıtma vakalarına rastlanmasının ana sebebinin ise belediye bütçelerinde kısıntı yapılması sonucunda belediyelerin ilaçlama faaliyetlerini azaltması olduğu belirtiliyor.
Sıtma vakalarının en fazla görüldüğü Evrotas’ın belediye başkanı Yannis Gripiotis, “Temmuz 2011’e kadar ilaçlama sorumluluğu yerel yönetimlere aitti. Bütün sorumlulukları ve maliyetleri belediyelerin üzerine yıkıyorlar” diye konuştu.
Ülkede yapılan yerel yönetimler reformuyla birlikte daha önce 1035 olan belediye sayısı 325’e indirilmişti. Reformla birlikte merkezi bütçeden belediyelere ayrılan pay da yüzde 60 oranında azaltıldı. Bu yıl da belediyelerin bütçeleri kriz gerekçesiyle yüzde 30 düşürüldü.
Doktor Baka, sıtmayla mücadele edilebilmesi için ilaçlama çalışmalarının merkezi hükümet tarafından finanse edilmesi gerektiğini savunuyor. Çalıştığı Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin de bütçe kısıntılarıyla karşı karşıya olduğunu belirten Baka, önümüzdeki yıl yapılacak sağlık taramalarını gerçekleştirmekte zorluk çekebileceklerini belirtiyor.
Göçmen işçiler daha çok etkileniyor
Bu arada geçen yıl gözlemlenen 57 sıtma vakasından 23’ünün Evrotas’ta bulunan Pakistanlı tarım işçileri arasında görüldüğü kaydedildi. Doktor Botsi El Cezire’ye “Bu insanlar düzineler halinde alt alta üst üste yaşıyorlar. En temel sağlık gereksinimleri bile karşılanmıyor” diyerek, göçmen işçilerin salgın hastalıklara maruz kalma riskinin de daha fazla olduğunu belirtti.
Sıtma vakalarının daha fazla gözlendiği Maraton ve Evrotas tarımın ağırlık taşıdığı bölgeler. Afganistan, Pakistan ve Bangladeş gibi ülkelerden gelen göçmenlerin bu bölgelerde yoğun olduğu ve hem tarımsal faaliyetin ağırlık taşıması hem de sağlıksız yaşam koşulları nedeniyle bu insanların hastalık riskinin daha büyük olduğu ifade ediliyor.
(soL-Dış Haberler)