Obama’nın polis devleti

‘Değişim’ vadederek iktidara gelen Barack Obama, selefi George Bush’tan miras kalan polis devletini daha da güçlendiriyor. Ülke içinde insansız hava araçlarının daha fazla kullanılması ve her muhalifin fişlenmesi gündemde...

(soL - Dış Haberler) ABD Başkanı Barack Obama, görevi devraldığı George W. Bush’un başlattığı ABD’nin burjuva-liberal yapısını faşist bir polis devletine dönüştürme projesini, akıl almaz bir kararlılıkla sürdürüyor. Bunun en yeni kanıtı, kongrenin onayı sonrası bakan düzeyinde başkanın kabinesinde görev alacak olan Jeh Johnson’un İç Güvenlik Bakanlığı’na getirilmiş olması. 2009 yılında Obama tarafından Savunma Bakanlığı Pentagon’un baş hukukçusu görevine atanan Johnson, özellikle Başkan’ın yetkilerinin sınırsız olduğunu savunan tezleri ile tanınıyor. Johnson’a göre, ABD-Başkanı’nın sadece El Kaide ve Taliban militanlarının değil, yakalanıp ABD’ye getirilmesi imkansız gibi görünen ve ABD sınırları dışında yaşayan terörist (!) Amerikan vatandaşları hakkında da mahkeme kararı olmaksızın idam kararı verip bunu infaz ettirme yetkisi vardır.

ABD’ye ait katil insansız hava araçları (İHA) son yıllarda Pakistan, Afganistan, Yemen ya da Somali’de binlerce kişiyi yargı kararı olmadan infaz ettiler ve bunu yaparken aralarında çocukların da olduğu yüzlerce sivili öldürdüler. Batı hukuk normlarına göre, mahkeme önünde suçlu bulunana dek herkes suçsuzdur. Sadece barbar, medeniyetten uzak ülkeler suçu yargı tarafından sabitlenmemiş bir kişiyi ölüme mahkum edip infaz ederler. Ancak şu an batı hukuk normlarına göre suçsuz kabul edilmesi gereken kişiler ve binlerce sivil çoluk çocuk katlediliyor.

İHA saldırıları ABD içine de yayılabilir
Johnson’un İç Güvenlik Bakan-lığı’na atanmasından sonra, ABD’li insan hakları örgütleri de dahil pek çok kişi ve kurum bu infazların gelecekte yurtiçine de yayılacağından şüpheleniyor. Senatör Rand Paul’un kongredeki bir önergesine Adalet Bakanı Eric Holden’ın verdiği kaçamak yanıtlar, bu şüphelerin daha da artmasına neden oldu. Holden’a göre politik, örgütsel aktif muhalefet çalışması yürüten her ABD vatandaşı potensiyel bir terörist olarak fişlenebilir. Pentagon’un son harekat el kitapçığına göre politik bir protesto yürüyüşüne katılmak bile basit terörist eylem olarak nitelenmekte. FBI ve yerel polis departmanlarının “Occupy Wallstreet” (Wallstreet’i işgal et) yürüyüşlerini ve bu yürüyüşlerin sert bir şekilde dağıtılmasını değerlendirdikleri yazışmalarda aynı dili ve nitelemeleri kullanmaları da tesadüf olmasa gerek.

Holder, Senatör Paul’a yanıtında, ABD Başkanı’nın -Anayasa’ya aykırı olarak- ordunun yargısız infaz becerisini ABD sınırları içinde kullanma yetkisinin duruma ve şartlara bağlı olduğunu söylüyor. Bu yetki, prensip olarak mevcutmuş. Ancak şu an için polis ve kolluk güçleri duruma hakim olduklarından bu uygulamalara gerek görülmüyormuş.

Gerçekten de İç Güvenlik Bakanlığı son yıllarda yerel polis birimlerini paramiliter donanımlarla ve askeri doktrinlerle neredeyse ordunun bir parçası haline getiriyor ve bu konuda oldukça sınırsız bir bütçeye sahip. Bu bağlamda İHA’ların polis tarafından kullanımı da son yıllarda tüm ülkeye yayıldı. İleride katil İHA’lar da polis tarafından kullanılmaya başlanır mı dersiniz?