Macar faşistlerinden soL'a tekzip: Biz Turancıyız!

Macaristan'ın ırkçı partisi Jobbik, soL'daki bir habere gönderdiği tekzipte Norveçli katliamcı Breivik'le benzer ideolojiden geldiklerinin iddia edilmesine tepki göstererek "Biz Turancıyız" açıklaması yaptı.

soL'da 29 Temmuz günü yayınlanan "Breivik'i anormal bulanlar Macaristan'a bakmalı" başlıklı haberde, bir Macar faşistinin hikayesini ele almıştık. İkinci Dünya Savaşı'nda Naziler'le işbirliği yapan, daha sonra Naziler'ce Arjantin'e kaçırılan, 1996 yılında döndüğü Macaristan'da sağcı Jobbik ve Fidesz partilerince kollanan 97 yaşındaki Sandor Kepiro'nun mahkeme tarafından beraat ettirilmesiyle sonuçlanan hikayeyi aktaran haberimiz, Avrupa'da aşırı sağın yükselişine gönderme yapıyordu.

Haberimize yanıt olarak Macaristan'ın Jobbik partisinden soL'a açıklama geldi. Jobbik milletvekili ve partinin Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Márton Gyöngyösi imzalı açıklamada "'Doğuya yüzüne dönme'yi ve Asyalı kökenlere dönüşü savunan bir Macar partisi, Batılı islam karşıtı radikallerle bir tutulamaz!" denildi.

Açıklamada "genç, yurtsever, parlamenter bir parti" olarak tanımlanan Jobbik partisinin son genel seçimlerde yüzde 18 oy aldığı ve 2009 seçimlerinde Avrupa Parlamentosu'na 3 vekil gönderdiği belirtilerek, "Batı basınının yalanlarının zaman zaman eleştirilmeksizin Türkiye basınında ve partimizin dış politika stratejisinde özgün bir yere sahip ülkelerde yankı bulması talihsiz bir gelişmedir" denildi.

Batı basınının son yalanının Norveç'teki katliamı yapan Breivik'le Jobbik'in ideolojilerinin ortaklık taşıdığı yönünde olduğu savunularak, aksine Breivik'in Jobbik'i islam karşıtı tavır almadığı için eleştirdiği belirtildi.

"Biz doğucuyuz"
Açıklamada batı Avrupa'nın aşırı sağ hareketlerinin çoğunluğunun benimsediği islam karşıtı ve yabancı düşmanı ideolojinin aksine Jobbik'in yıllardır Macaristan'ın "yüzünü doğuya dönmesini" savunan bir siyaset izlediği ve Macarlar'ın Avrupa'daki Asya kökenli tek ulus olmasından dolayı Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan ve diğer Türki uluslarla kardeşlik bağlarını vurguladığı ifade edildi.

Açıklamada, "Bu nedenle Jobbik için milliyetçilik, esasen pan-Turanizm'i gerektirir" denildi. "Jobbik'in pan-Turanizm davasına bağlılığı sadece siyasi motivasyonlardan kaynaklanmıyor, aynı zamanda Doğu'nun kardeş uluslarına manevi-duygusal bir bağlılıktan da kaynaklanıyor" denilen açıklamada, Jobbik partisinin Mavi Marmara saldırısından sonra Türkiye Büyükelçiliği önünde yaptığı meşaleli eylem, Kuzey Kıbrıs'a yönelik ambargoyu protesto eylemi ve Dağlık Karabağ'a yönelik Ermenistan saldırganlığını protesto eylemi hatırlatıldı.

"İslam geleneksel kültürün son kalesi"
Jobbik'in islam konusundaki tavrına dair ise açıklamada, partinin haftalık dergisi Barikat'ın 9 Aralık 2010 tarihli sayısında Gábor Vona tarafından yazılan makaledeki şu satırlara atıf yapıldı: "… bugün islam medeniyeti, insanlığın geleneksel kültürünün son kalesidir. Onun başarısı ya da başarısızlığı bence … insanlık perspektifinden bakılınca önemlidir. Eğer islam düşerse, ışık tamamen kaybolur ve geriye küreselleşme karanlığına karşı koyacak hiçbir şey kalmaz."

Açıklamada, "Sonuç olarak, her nesnel gözlemci açısından Jobbik'in, İslam karşıtı -ve Jobbik'in durumunda güçlü bir Siyonizm yanlısı- yönelim ilan etmiş olan Batı Avrupa'nın aşırı sağcı partileriyle ortak bir zemini olmadığı açıkça görülüyor olmalıdır" denildi.

"Yan örgütümüz paramiliter değil, sadece Çingenelere karşı güvenliği sağlıyor"
Jobbik'e yönelik faşist ithamlarının yeni olmadığı belirtilen açıklamada, geçtiğimiz aylarda Gyöngyöspata köyünde yaşananların ardından yazılanlar hatırlatıldı.

Gyöngyöspata köyünde Jobbik'in faşist milis gücü Macar Muhafızlar örgütü öncülüğünde Çingenelere karşı şiddet eylemleri yaşanmıştı. Açıklamada bu örgütün "yerel halktan büyük destek gördüğü" belirtilerek, köydeki yerel seçimleri Jobbik'in açık ara farkla kazanmasına dikkat çekildi ve Macar Muhafızlar'ın söylendiği gibi bir "paramiliter örgüt" olmadığı, silah taşımadığı, şiddet eyleminde bulunmadığı ve amacının Macaristan'da hukuk, düzen ve kamu güvenliğini tesis etmek olduğu ifade edildi.

(soL - Haber Merkezi)