İran seçimlerinde hile yapıldı mı?

İran’da Cuma günü gerçekleşen seçimlerin ardından Musavi önderliğindeki muhalif cephe, seçimlere hile karıştırıldığını savunarak sokaklara döküldü. Biz de seçimlerde hile yapılıp yapılmadığına dair olasılıkları değerlendirdik.

soL (DIŞ HABERLER) İran seçimlerinin ardından muhalefet, seçimlere hile karıştırıldığı iddialarında bulunuyor. Batı basını - ve dış haberlerin hepsini buradan alan Türkiye basını da - bu hile iddialarını destekleyici iddialarda bulunuyor.

İran ve Ortadoğu konularında uzman olan yorumcular, her ülke gibi burada da seçimlerde hile yapılmış olabileceği ihtimalinin hiçbir zaman tamamen gözardı edilemeyeceğini belirtiyorlar. Ahmedinecad rejiminin baskın anti-demokratik karakteri de bu ihtimali kuvvetlendiriyor. Fakat mesele, eğer hile söz konusuysa, bunun seçimin galibini etkileyecek kadar büyük çaplı olup olmadığında düğümleniyor.

Hile olmadığı iddiasında bulunanlar, yüzde 63'e yüzde 34'lük bir farkın, hileyle yapılamayacağını savunuyorlar. Seçime hile karıştırıldığını savunanlar ise, yine aynı gerçeğe işaret ederek, Musavi'yi destekleyen bu kadar insan varken böylesi bir farkın ancak hile sonucu sandıktan çıkabileceğini iddia ediyorlar. İkinci tezin hakim olduğu batı basını, İran seçimlerinde uluslararası gözlemcilerin olmayışını da bu tezi destekleyecek biçimde hatırlatıyor.

Ancak bizzat batılı kaynaklar, bu ikinci iddiayı yalanlar nitelikte. İran seçimleri sırasında yabancı gözlemcilere izin verilmese de, seçimler öncesinde ABD'li iki sivil toplum kuruluşu, "saygın" bir anket kuruluşuna İran'da geniş kapsamlı seçim araştırması yaptırdılar.

Terörden Arındırılmış Yarınlar: Kamuoyu Merkezi adlı kurumun başkanı Ken Ballen ve Yeni Amerika Kurumu Amerikan Strateji Programı'ndan Patrick Doherty, bu araştırmalarının sonuçlarına dair açıklamalarda bulundular.

İki kurumun 11 Mayıs-20 Mayıs arasında yaptırdığı araştırmalara göre, Ahmedinecad'ın alacağı oy, Musavi'nin iki katından da fazla görünüyordu. Yani bu anketlere göre Ahmedinecad, seçimlerde beklenilenden bir miktar az oy aldı.

Hile karıştırıldığını savunanların bir diğer argümanı, etnik olarak Azeri olan Hüseyin Musavi'nin, Azeriler'den daha fazla oy alması gerektiği, ancak alamadığı şeklinde. Fakat Ballen ve Doherty, bu iddiayı da yalanlıyor: İki kurumun yaptırdığı anketlerde, Azeriler arasında da Ahmedinecad, oy oranında Musavi'yi ikiye katlıyor.

Anketlere göre Musavi'nin Ahmedinecad'la başa baş olduğu kesim, üniversite öğrencileri ve mezunları ile İran'ın en zengin kesimi. Bu gruplarda Musavi'nin oyu, Ahmedinecad'la yarışıyor.

Batı basınının seçim sonuçlarına bakışındaki tutarsızlığın altında da bunun yattığı belirtiliyor. Batı basını internet kullanan, toplumun orta ve üst sınıflarına odaklansa da, İran'da her üç kişiden yalnızca birisi internet erişimine sahip. Yoksul kesim ezici oranda Ahmedinecad'a oy vermiş görünüyor.