Iraklı çocuklar tacirlerin ellerinde

Irak’ta yılda 150 çocuk 200 ve 4000 pound arasında satıldı. ABD ise Irak’ta demokrasi koşullarının oluştuğundan dem vuruyor.

soL (DIŞ HABERLER) Irak'ta 6 yıldır devam eden işgal koşullarında Iraklı çocuklar insan ticaretine kurban oluyor. Savaşın en çirkin yüzünü yaşayan Iraklı kadınlar çocuklarına ağlarken çocuklar da işgal düzeninde para kazanmak isteyen tacirlerin ellerinde geleceğini yitiriyor.

Irak'ta görev yapan yardım kurumlarının ve resmi görevlilerinin bildirdiğine göre insan tacirleri çocukları resmi birtakım zorluklarla karşılaşmadan çok ucuz fiyatlarla satın alıp yüksek fiyatlarla yurtdışına satarak kar ediyor. Rakamlar 2005 yılından beri yılda en az 150 çocuğun bu şekilde satıldığını gösteriyor.

Konuyla ilgili açıklama yapan Albay Firaz Abdullah, tacirlerin kendilerine yardım kurumu süsü vererek çete gibi çalıştıklarını, çocukların isimlerini değiştirerek doğum belgelerini yeniden düzenlediklerini ve 200 ile 4000 pound arasında Ürdün, Türkiye, Suriye ve İsviçre İrlanda, İngiltere, Portekiz ve İsveç gibi Avrupa ülkelerine sattıklarını belirtti. Bu şekilde çalışan yaklaşık 12 çete olduğunu bildiklerini vurgulayan Abdullah, "Yurtdışına çıkışlarda belgelerin profesyonelce hazırlanmış olmasından dolayı kaçakçılık yaptıklarını anlayamıyoruz" dedi.

Tacirlerin işi istismar
Resmi kurumlardaki yozlaşma ve rüşvet olaylarının artmasından ötürü belgelerin yeniden ve yanlış bir şekilde düzenlenmesinin kolaylığından bahseden Ebu Hamizi takma isimli bir tacir ise Irak'ın çocuk ticaretinde ucuz olmasından ötürü en çok tercih edilen ülke olduğunu belirtti. Önce kendilerini sivil toplum örgütü olarak tanıttıklarını ardından da çocuklarıyla ilgili teklif yaptıklarını belirten tacir, Iraklı ailelerin zor koşullarını istismar ettiklerini açıkça ifade etti.

Aileler gelecekten umutsuz
Sarah Tamin adlı 38 yaşındaki Iraklı anne 4 ve 2 yaşlarında iki çocuğunu satmış ve söz verildiğinden daha az bir para almış olmak dışında bir pişmanlığının olmadığını söylerken aslında durumun umutsuzluğunu gözler önüne seriyor. "İnsanlar benim bir canavar olduğumu düşünebilir ama işsiz, kocam ve desteğim olmadan yerimden yurdumdan edilmişken yaşamak gerçekten zor. Çocuklarımı seviyorum. Ama onları evlatlık edinen aileler onlara benim hiçbir zaman veremeyeceğim iyi bir hayatı verecekler" diyor.

Ancak tacir Hamizi'nin bir açıklamasına göre satılan çocuklardan bazıları Orta Doğu organ kaçakçılığının kurbanı olurken bazı yaşı büyük olanlar da seks kölesi olarak ya da pedofili hastalarına satılıyor.