Halep’teki katliamda Antep şüphesi

Suriye’nin kuzeyinde süregiden çatışma çok kanlı... Halep’te 70 Kürt sivil katledildi. Katliamdan hemen önce Halep’te Kürt güçlerine karşı savaşan bazı grupların liderleri Antep’te buluştu. Türkiye’ye yakınlığı ile bilinen ÖSO komutanlarının toplantıda kullandığı ifadeler katliamın habercisi niteliğinde.

Ali Örnek -soL

Suriye’nin Halep ilinde 70 Kürt sivilin katledilmesi olayının, Türkiye’de planlanmış olabileceğine dair önemli veriler ortaya çıktı. 26 Temmuz günü Gaziantep’te, Özgür Suriye Ordusu komutanları bir araya gelmişti. Halep’teki katliamda, o toplantıda temsil edilen örgütlerin parmağı var. Toplantıda sarf edilen “Suriye’nin kuzeyinde bir devlet kuramazlar. İnşallah gelecek haftalarda güzel şeyler duyacaksınız” sözleri ise saldırıların planlarının o zamandan yapıldığı izlenimi uyandırıyor.

PKK’ye yakınlığı ile bilinen Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eşbaşkanı Salih Müslim ve Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) Başbakanı Neçirvan Barzani’nin Temmuz ayı sonunda sırayla Türkiye’ye yaptıkları ziyaretlerin ardından, Ankara’nın Suriye’deki Kürt varlığına bakışını değiştirmeye başladığı iddia edildi.

Bu ziyaretlerin hemen ardından Demirtaş’tan Türkiye’ye Suriye’de Devlet Başkanı Beşar Esad’a karşı birlikte hareket etme teklifi geldi.

Ancak gelen haberler, çatışmaların şiddetlendiği ve sivil Kürt nufusa yönelik katliamlar yapıldığı yönünde. Üstelik, bu katliamların kararlarının Türkiye’den alındığına dair kimi veriler ortaya çıkmış durumda.

PYD lideri Salih Müslim ve IKBY Başbakanı Barzani’nin Türkiye ziyaretlerinin ardından El Kaide bağlantılı El Nusra Cephesi, El Kaide’nin Suriye kolu Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD) ve kendilerine Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) adını veren çatıya bağlı bazı gruplar, Halep’in güneydoğu nahiyesi olan Safira’ya bağlı Kürt köyleri Tel Hasel ve Tel Aren’de 70 kadar sivili katletti. PKK’ye yakınlığı ile bilinen kaynaklara göre, yüzlerce sivil de bu saldırılarda esir alındı. Esir alınanların büyük çoğunluğunun, köylerdeki Kürt Cephesi Tugayı militanlarının aileleri olduğu belirtiliyor. Kürt Cephesi Tugayı, Temmuz ayı sonunda, Rakka eyaletine bağlı Tel Abyad’da aynı koalisyonun saldırısına maruz kalmıştı.

Gaziantep şüphesi

Saldırıdan hemen önce Gaziantep’te düzenlenen ve ÖSO’ya bağlı tugayların komutanlarının bir araya geldiği toplantı ise dikkat çekiyor. AKP’li Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu’nun da katıldığı, “Bülbülzade Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfı” tarafından düzenlenen toplantıda, silahlı grupların komutanları, Halep’te ordunun denetimindeki bölgeye yönelik saldırı planları üzerinde tartışırken, bir diğer gündem maddesi ise PYD’nin gündeme getirdiği “geçici yönetim” oldu. Nurettin Zengi Tugayı adlı grubun komutanı Tevfik Şehabettin, “Suriye’nin bir karış toprağından bile vazgeçmeyeceğiz. Suriye tek kalacak. Kimsenin bölmesine izin vermeyeceğiz” diye konuştu. Türkmen savaşçılardan oluşan Fatih Sultan Mehmet Tugayı komutanı Mahmut Süleyman da “Suriye’nin kuzeyinde bir devlet kuramazlar. İnşallah gelecek haftalarda güzel şeyler duyacaksınız” diye konuştu. Türkmen tugayları Suriye’de Türkiye’ye en yakın gruplar olarak biliniyor. Toplantının en dikkat çekici katılımcısı ise Müslüman Kardeşler’in silahlı kanadı olarak görülen Tevhid Tugayı’na yakın bir isim olan Abdulcabbar el Akidi’ydi. PYD’yi “rejimin şebbihası” olarak nitelendiren Akidi, “inşallah onları geçeceğiz” dedi. Halep Askeri Konseyi’nin de başkanı olan Akidi, önceki gün PYD ile anlaşmanın olmayacağını ve bu grubun yok edileceğini söyledi.

PYD’yi sıkıştırma politikası
Temmuz ayı sonunda Müslim ve Barzani’nin Türkiye’yi ziyaretinin ardından, Ankara’nın Suriye’de PYD varlığına yönelik bakışını yumuşattığı iddia edildi. Bu yönde yorumlar, Müslim ve BDP lideri Selahattin Demirtaş’tan da geldi. Reuters’e konuşan Demirtaş “Ziyaret, Türkiye’nin Kürtleri tehdit olarak gören politikasının değişmeye başladığının açık bir göstergesi” oldu derken, Müslim de Ankara’nın bakışının yumuşadığını iddia etmiş ve hatta Ayn El Arab’daki (Kobane) kapının açılacağını iddia etmişti. Demirtaş, Türkiye ile yapacakları ittifakın Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad üzerinde de baskı kurabileceğini ve ülkedeki gelişmeleri etkileme şansı olduğunu kaydederek, Türkiye’ye birlikte çalışma önerisi yaptı.

Ankara, Esad güneyde elini güçlendirirken ve destek sağladığı gruplar PYD’ye bağlı Halk Savunma Güçleri (YPG) karşısında yenilgiye uğrarken hesaplarını değiştirmek zorunda kaldı. IKBY’nin arabuluculuğuyla, PYD ile uzlaşmaya çalışan Ankara, Müslim ve Demirtaş’ın “olumlu” mesajlarına rağmen Kürt tarafını mümkün mertebe güçsüzleştirmeye çabalıyor.

Barzani desteği
Ankara’nın stratejisine destek IKBY lideri Mesud Barzani’den geldi. Barzani, Haseki’ye açılan Semelka sınır kapısını insani yardımlara dahi kapatırken, kendisine yakın Kürt gruplarının silahlı militanları da El Kaide ve ÖSO ile birlikte hareket ediyor.

Çatışmalar batıya kayıyor
Suriye’nin kuzeyindeki Haseki’ye bağlı Ras El Ayn’da 17 Temmuz’da başlayan çatışmalar, giderek Rakka’ya bağlı Tel Abyad, Halep’e bağlı Ayn El Arap (Kobane) ve Kürtlerin yaşadığı Halep’in güneyindeki köylere uzanan üçgene kayıyor. Bu bölgenin orta noktasında ise Kürt ve Arap nüfusun iç içe yaşadığı Minbic bulunuyor. Fırat Haber Ajansı, ÖSO’ya bağlı bazı gruplar Minbic’te katliam hazırlığında olduğunu iddia etti. Suriye’nin güneyinden umudu kesen pek çok silahlı grup da YPG ve Kürt Cephesi Tugayı’na karşı savaşmak için bu bölgeye geliyor. İdlib merkezli Şukur’uş Şam Tugayı savaşçılarını Ayn El Arap’a gönderdiğini açıklarken, ÖSO’ya bağlı Yermük Tugayı da Şam’ın güneyinden militanlarını Halep’te Kürtlerle savaşmaya gönderdiğini açıkladı. Geçtiğimiz hafta içinde El Faruk Tugayı da büyük bir konvoyu Tel Abyad’da Kürtlere karşı savaşan El Kaide bağlantılı militanların yardımına gönderdiğini gösteren bir video yayımlamıştı. El Faruk PYD’nin Halep’e bağlı Şeyh Maksut’da birlikte hareket ettiği örgüt olarak dikkat çekiyor. Müslüman Kardeşler’in silahlı tugayı olan bu grup, Ocak ayında Türkiye’de yeniden yapılandırılmıştı.

Rusya tek kaldı
Suriye'nin Halep kentinde Kürt sivillere yönelik saldırılara tepki gösteren tek ülke Rusya oldu. Dışışleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada "Barışçıl Kürt nüfusuna karşı radikallerin saldırısını kararlı bir biçimde kınıyoruz" denildi.

Rusya, Cenevre'de düzenlenmesi planlanan Suriye toplantısında da Kürtleri PYD'nin temsil etmesini istiyor. Haziran ayında PYD'nin de içinde yer aldığı Yüksek Kürt Konseyi'nden bir heyet Moskova'yı ziyaret etmiş ve Rusya Dışışleri Bakanı Sergey Lavrov'un kendilerine "Cenevre Kürtler olmadan yapılamaz" sözü verdiğini belirtmişti.

Katliamı kınamayan ve geçtiğimiz hafta PYD'nin özerklik ilanını "tehlikeli" olarak gören ABD yönetimi, Cenevre'de Kürtleri dış destekli muhalefetin eski çatı örgütü olan Suriye Ulusal Konseyi'nin başkanlarından Abdulbasit Seyda'nın temsil etmesini istemişti. Moskova ise Seyda'nın Kürtler arasında temsiliyeti olmadığını vurgulayarak, ABD'nin önerisini geri çevirmişti.