El Kaideci haklı: E bir özrü hak etti!

Libya'da Kaddafi hükümetini deviren isyancıların komutanı Abdülhakim Belhac, Kaddafi rejimi sırasında, İngiliz güvenlik birimlerinin kendisini Libya'ya "yasa dışı şekilde transfer ettiği" ve "işkence gördüğü" iddialarıyla İngiliz hükümetine dava açtı.

Libya'nın öldürülen lideri Muammer Kaddafi'ye karşı isyanı yönlendirdiği için Pekin'de sürgünde bulunan Belhac, eşiyle birlikte 2004 yılında İngiltere'ye uçakla gitmeye çalışırken, İngiliz istihbarat servisinin uyarısıyla Amerikalı ve Libyalı ajanlar tarafından Bangkok'ta gözaltına alındığını, daha sonra Trablus'taki Ebu Salim cezaevine gönderildiğini hatırladı!

El Kaideci Belhac, Libya'da Kaddafi'ye karşı savaşta batı tarafından kullanılmış, sonunda başkent Trablus'un askeri şefi olmuştu.

Bu cezaevinde 6 yıl kaldığını, Amerikalılar ve Libyalılardan işkence gördüğünü anlatan Belhac, bu süre içinde El Kaide terör örgütü sempatizanı olduğu gerekçesiyle İngiliz ve Amerikalı ajanlar tarafından sorgulandığını kaydetti.

Kaddafi'ye karşı silahlı isyan başlattığı gerekçesiyle ölüm cezasına çarptırılmadan önce cezaevinde dövüldüğünü ve insanlarla bağlantısının koparıldığını belirten Belhac, cezaevinde idamını beklerken Kaddafi'nin oğlu Seyfül İslam tarafından başlatılan uzlaşma sürecine katılmayı kabul etmesinin ardından 2010 yılının Mart ayında serbest bırakıldığını anlattı.

Libya'da Kaddafi'nin linç edilmesinin ardından ABD'nin işgal sırasında kullandığı Katar destekli kimi İslamcı liderleri gözden çıkardığı veya daha tali roller vermeye çalıştığı görülmüştü. Bu konudaki en büyük süprizlerden biri islamcı lider Abdülhakim Belhac pahasına savunma bakanlığına atanan eski Zintan askeri konseyi lideri Usame el-Cuvali olmuştu. Katar ve BAE tarafından desteklenen Belhac El Kaide ile ABD'nin arasındaki Ortadoğu ortaklığının simgelerinden biri olmuştu.

“Bir özrü hak ediyorum”
Hamile eşinin de Libya'da 4 ay boyunca cezaevinde tutulduğunu ve doğumdan kısa bir süre önce serbest bırakıldığını belirten Belhaj, ''Başıma gelenler yasa dışıydı ve bir özrü hak ediyorum'' dedi.

Belhac'ın avukatı Sapna Malik de ''Müvekkilimizin hem Amerikalılardan hem de Libyalılardan gördüğü bu barbarca muamele akıl almamaktadır ve bu acı veren olaylar zincirinden İngiltere'nin sorumlu olduğu anlaşılıyor'' dedi.

Abdülhakim Belhac kimdir?
Libya’da isyanın başlamasından Kaddafi’nin öldürülmesine kadarki süreçte adını sıkça duyduğumuz Abdülhakim Belhac ayaklanmalar sırasında Trablus'un bir numaralı askeri sorumlusu ve El Kaide lideriydi. Trablus’a yapılan saldırının komutanı olan Abdülhakim Belhac’a NATO’nun onayı ile Trablus’taki en önemli isyan birliklerinden biri emanet edilmişti. El Hasidi adı ile de bilinen Abdülhakim Belhac, iç savaşta Kaddafi karşıtı en önemli muharip güçlerden biri haline gelmişti.

Belhac’ın tam öyküsünü anlatan soL haberini okumak için tıklayınız.

80'li yıllarda komünizmle savaşmak için Afganistan'a giden Belhac, burada CIA’in desteklediği gerilla kamplarında eğitim aldı. Taliban ve El Kaide saflarında savaştıktan sonra Libya İslami Savaş Grubu'nu (LIFG) kurdu. Örgütü 90'lı yıllarda Libya'da ayaklandı, fakat 1995'te Kaddafi tarafından şiddetle bastırıldı. 2004'te Malezya'da CIA tarafından yakalandı, ardından Kaddafi'ye teslim edildi. 2010'da Seyfülislam Kaddafi'nin İslamcı açılımı kapsamında serbest kaldı.

Belhac, Kaddafi’nin Sirte yakınlarında yakalandığını ve ölüm sebebinin aldığı yaralar olduğunu dünyaya duyuran kişi olarak da akıllarda kaldı.
Geçtiğimiz ay Hatay'da üslenen ve AKP hükümeti tarafından himaye edilen Özgür Suriye Ordusu temsilcilerinin Libya'dan gelen bir grupla İstanbul ve Hatay'da buluşup iki grup arasında Suriye'de Esad yönetimine karşı savaşmak üzere militan, para ve silah desteği konusunda görüşme yapılmıştı. Görüşme sonrasında Adalet İçin Hukukçular, Libya İslami Mücadele Grubu adı verilen örgütün eski lideri Abdülhakim Belhac hakkında "Yabancı devlet aleyhine asker toplama" suçlaması ile suç duyurusunda bulunmuştu.

(soL - Dış Haberler)