Bir ay geçti, saldırılar sürüyor

Libya'ya yönelik askeri müdahale ikinci ayına girdi. Direnişçiler NATO bombaları sayesinde kazandıkları mevzileri kaybederken NATO, Kaddafi çekilene kadar saldırıların devam edeceğini açıkladı.

Kaddafi'ye bağlı güçler bir aya yakın süredir devam eden askeri müdahalede mevzilerini iletirken, batıdan süreci Kaddafi düşene kadar devam ettirecekleri açıklaması geldi. Avrupa Konseyi Başkanı Herman von Rompuy yaptığı açıklamada müdahalenin ana amacının Kaddafi rejimini devimek olduğunu açıkladı. ABD, İngiltere ve Fransa'dan da geçtiğimiz hafta bu yönde açıklamalar gelmişti. Askeri müdahalenin dozunun da korunması gerektiğini düşündüğünü sözlerine ekleyen Rompuy, müdahalenin AB değil, NATO tarafından gerçekleştirildiğini de vurguladı.

Saldırıyı başlatan BM Güvenlik Konseyi kararı, müdahalenin amacının bir rejim değişikliği olmadığını söylüyordu.

ABD ise Kaddafi'nin mülteci olabileceği bir ülke bulma arayışı içerisine girdi. Uluslararası Ceza Divanı'nda yargılanabilmesi için Roma Antlaşması'na sadık bir ülke bulmaya çalışan ABD'nin Afrika kıtasında şansı yaver gitmiyor. Kıtanın yarısı antlaşmaya taraf değilken Libya'nın Afrika ülkeleri ile bağları da böylesi bir hamleyi zorlaştırıyor.

Muhalifler eski mevzilerine geri çekildi
Libya'ya hava saldırısının başlamasının ilk günlerinde hızla ilerleyerek yüzlerce kilometrelik bir alanı ele geçiren muhalefet güçleri, geçtiğimiz bir ayın sonunda ilk mevzilerine kadar gerilemiş durumdalar. Doğu Libya'nın sahil kasabalarına sıkışan muhalif güçlere kara desteği ise şu anda karşı çıkılan bir fikir.

İngiliz Başbakanı David Cameron Sky News ile röportajında konu ile ilgili yaptığı açıklamada işgal gibi bir gündemin söz konusu olmadığını söyledi. Cameron bu yöntemin dışında Kaddafi'yi durdurmak için her türlü desteği sunacaklarını da sözlerine ekledi. Muhaliflere zarar verici olmayan her türlü malın verilmesi gündemde. Rompuy ise Bingazi'deki muhalif konseyi "iyi bir partner" olarak nitelendirdi.

"Bir çıkmazdayız"
Hamburger Abendblatt gazetesine yaptığı açıklamada "Askeri bir gözle bakarsak, şu anki durumu bir pat durumu olarak değerlendirebiliriz" şeklinde bir demeç veren Ernst Uhrlau Almanya'nın da sürece ilişkin çekimser tavrını değiştirmediğini göstermiş oldu.

Muhalifler Ecdebiye'den vazgeçmezken, Misrata'daki 7 haftalık kuşatma da insani sorunları beraberinde getirmeye başladı. Deutsche Welle'nin haberine göre, Libya'daki BM özel elçisi Barones Valerie Amos durumun kendilerini iyice endişelendirmeye başladığı açıkladı. Yine bu kaynağa göre şehirde çıkan çatışmalarda binin üzerinde insan öldü. 1200 kişi de Uluslararası Göçmenlik Örgütü tarafından bölgeden tahliye edilmiş durumda.

Kaddafi sözcüleri kendilerine yöneltilen insan hakları ihlalleri ve bazı konvansiyonel silahların kullanımı ile ilgili bütün suçlamaları reddediyor. Libya'da durum kimsenin tam bir üstünlük sağlayamadığı bir konumdayken BM güvenlik konseyinin bir sonraki toplantısı da merak uyandırıyor.

(soL - Dış Haberler)