ABD'nin hazırladığı Yabancı Terör Örgütleri Listesi "terörün" belirsiz tanımı, işgal güçlerine direnen direniş örgütlerini kapsaması nedeniyle oldukça tartışmalı bir liste. Üstelik bu listede dünyanın farklı bölgelerinde açıkça suç işleyen, sivilleri katleden bazı örgütler yer almıyor. Listeye girebilmek için "ABD'nin ekonomik çıkarlarına 'potansiyel' tehdit olmak" yeterli.
ABD Dışişleri Bakanlığı'na bağlı Anti-Terör Koordinatörlüğü Ofisi tarafından hazırlanan Yabancı Terör Örgütleri Listesi'nde çoğunluğu Filistin ve Lübnan'dan 44 örgüt yeralıyor. Aralarında Hizbullah, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC), Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri (FARC), Kolombiya Ulusal Kurtuluş Ordusu'nun (ELN) da bulunduğu liste, "sivillere yönelik korkutma ve sindirme amaçlı sistematik şiddet eylemleri" kriteriyle değil, esas olarak, "ABD'nin ulusal çıkarları, uluslararası güvenliği ve ekonomik çıkarlarını tehdit etme" kriteriyle belirleniyor. Bu nedenle çoğu zaman işgal güçlerine karşı silahlı eylemler yapan örgütler ile ülkelerindeki baskı rejimine ve emperyalizmin tahakkümüne karşı mücadele eden örgütler karşı listede başı çekiyor.
Listenin ilginç bir diğer noktası ise kesinleşmiş silahlı eylemler kadar, "potansiyel tehdit"leri de baz alması. Başka bir ifadeyle Anti-Terör Koordinasyonu tarafından faaliyetleri takip edilen örgütler eğer ABD'nin çıkarlarını zedeleme potansiyeline sahipse "terör örgütü" olarak nitelendirilebiliyor. Öte yandan terör yöntemleri kullanan, sivil halkı katleden pek çok kanlı yapılanma ya da örgüt ABD çıkarlarına hizmet ettikleri sürece bu listede yer almıyorlar.
Liste başı Filistin ve Lübnan'lı örgütler
İsrail'in Birleşmiş Milletler (BM) tarafından kınan ve açıkça Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarını ihlal eden Filistin ve Lübnan'daki işgallerine karşı direnen 9 örgüt listede yeralıyor. Filistinli araştırmacı yazar Franklin Lamb'a göre bu durumun tek bir açıklaması var: İsrail ABD'nin terör örgütleri listesine kimin girip kimin girmeyeceğini belirleme yetkisine sahip. Tam olarak böyle olmasa da, İsrail'in çıkarını zedeleyen ABD'nin de çıkarını zedeliyor ve listeye giriyor.
Lübnan'daki Hizbullah'ın listede yeralması listenin en tartışmalı yanlarından biri zira söz konusu örgüt BM nezdindeki ABD ve İsrail girişimlerine rağmen uluslararası topluluk tarafından terör örgütü ilan edilmedi. Fransa ve Avusturya gibi ülkeler dahi siyasi kanadı ayrıştırarak sadece askeri kanada terör örgütü listesinde yer vermeyi savundular. Hizbullah, 2006 yılında İsrail'in halihazırdaki Lübnan işgalini genişletmek amacıyla başlattığı savaşta başarı elde etmişti. Bu nedenle Lübnan'daki siyasi partilerin kurduğu "ulusal ittifak"a katılan Hizbullah'ın siyasi kanadı, Lübnan hükümeti tarafından "silah bulundurması meşru örgüt" olarak tanınıyor. Bu durumda ABD ve İsrail dolaylı olarak Lübnan hükümetinin "terörist örgütle işbirliği yaptığını" iddia etmiş oluyor. Bu durum Lübnan'a yönelik askeri müdahaleleri meşrulaştıracak bir zemin olarak değerlendiriliyor.
Hizbullah'ın askeri ve sivil kanadını ayırmayan ABD'nin terör örgütü listesinde bulunan Filistinli El Aksa Şehitleri Tugayı ise Batı Şeria'daki Filistin yönetiminin askeri kanadı. İktidardaki Fetih, ABD ve İsrail tarafından "meşru muhattap" kabul edilirken silahlı kanadının terör örgütü ilan edilmesi ise Hizbullah konusundaki tartışmaları alevlendiriyor. Öte yandan Tugay, İsrail Ordusu'na karşı Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nde silahlı direniş hareketini sürdürüyor.
İsrailli aşırı sağcılar hem listede hem parlamentoda
Listede yeralan Kahane Çai İsrailli aşırı sağcıların silahlı örgütü. Örgüt, Arapların İsrail için bir leke olduğunu iddia ediyor ve Arapların İsrail'deki varlığına son verilmesi için mücadele ediyor. İsrail hükümetinde yeralan Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman'ın İsrail Evimiz Partisi'nden farklı olarak Arap nüfusa karşı silahlı eylemler düzenleyen örgüt Barcuh Goldstein, Yigal Amir gibi isimleri çıkardı. Baruch Goldstein 1994'te bir camide 29 Filistinliyi katlederken, Amir ise İsrail Başbakanı İzak Rabin'i öldürdü. Khane Chai örgütü'nün 1988 seçimlerine girmesi yasaklanırken parti yasadışı ilan edildi. Örgütün bir dönem üyesi olan Michael Ben-Ari ise terör örgütünün kurucusu Rabbi Kahane'yi takip ettiğini açıklamasına rağmen 2009 seçimlerine katılabildi ve Eretz Yisrael Shelanu partisini temsilen İsrail parlamentosunda bulunuyor. Yani ABD'nin terör listesinde yer alan bir örgütün üyeleri, esas düşmanları Filistinliler olduğu için rahatlıkla İsrail parlamentosunda oturabiliyorlar.
Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC), bu örgütün üyelerinin parlamento seçimlerine girmesini sağlayan İsrail Milliyetçi Hareket'inin lideri Behram Zevi adlı aşırı sağcı turizm bakanına suikast düzenlemnişti.
Filistin halkının İsrail işgaline karşı verdiği mücadelenin öncü örgütlerinden FHKC ise terör listesinde yer alıyor. FHKC'nin kurucusu, tüm Ortadoğu'nun en saygın devrimcilerinden Georg Habaş ise ölene kadar ABD tarafından "terör teorisyeni" olarak tanıtılıyordu. Zevi suikastini yönettiği ileri sürülen FHKC Genel Sekreteri Ahmet Saadat ise hala İsrail cezaevinde. İsrail Ordusu'na karşı başarılı bir mücadele yürütülen FHKC ise dünyaya Filistin sorununu duyuran uçak kaçırma eylemleriyle gündeme gelmişti. FHKC, sivil halka zarar vermekten kaçınan, mücadelesini İsrail devleti ve güvenlik kuvvetlerine karşı yürüten bir örgüt.
Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri (FARC) ise ABD, İngiltere ve Avrupa Birliği tarafından terör örgütü ilan edildi. Ülkesindeki kanlı iktidara ve kontrgerillaya karşı mücadele eden FARC terör örgütleri listesinde yer alırken, Kolombiya'da ABD tarafından yetiştirilen ve onlarca katliama imza atan paramiliter güçlerin liderlerinden Alvaro Uribe ülkenin şu anki devlet başkanı. Kardeşi Santiago Uribe'nin de 1990'lı yıllarda onlarca köylü, sendikacı ve solcunun katledilmesinden sorumlu "Ölüm Tugayları"nın lideriydi. Uribeler, kanlı iktidarlarını, ABD çıkarlarına hizmet ederek sürdürüyorlar.
Listede kimler yok?
ABD Savunma Bakanlığı'na bağlı olarak Latin Amerika ülkelerinin ordu personelini ve üst düzey emniyet görevlilerini yetiştiren Amerikalılar Okulu (SOA) listede yer almıyor. Oysa ki, deklasifiye edilen CIA belgeleri ve onlarca tanıklık bu okulun mezunlarının Guatamala, Kolombiya, Paraguay, Urugay ve Nikaragua'da onlarca toplu katliama imza attığını ortaya koyuyor. Amerikalılar Okulu İzleme Örgütü, yayınladığı raporlarda bu okulun mezunlarının bir dizi kitle katliamlarına da katıldığı bilgisine yer verdi. 2001 yılında ABD hükümeti artan kamu baskısı karşısında okulu kapatmasa da ismini "Batı Hemisphere Güvenlik Ortaklığı Enstütüsü" olarak değiştirmek zorunda kaldı.
Dünyanın gelmiş geçmiş en büyük paralı ordusu olarak bilinen Black Water "özel güvenlik şirketi" ise aralarında Irak'ta 17 silahsız sivilin katledilmesi ve Afganistan'da 8 çocuğun kafalarının kesilerek katledilmesi gibi bir dizi suçla gündeme geldi. Birleşmiş Milletler soruşturması Afganistan'daki olayı Black Water'ın yaptığını sabit gördüğü halde, şirket halihazırda Irak'taki işgal yönetimine hizmet ediyor. Black Water ABD güçlerinin 2011 yılına kadar Irak'tan çekilmesinin ardından bölgede en büyük silahlı yabancı güç haline gelecek.
Afganistan'ın İran sınırındaki Sistan Baluçestan bölgesinde üstlenen sunni Jundullah Grubu, 2009 ylılının Mayıs ayınnda İran'daki bir Şii camiine yönelik saldırıda 19 kişiyi katletti. Ancak bu örgüt de listede bulunmuyor. Sivillere yönelik bombalı saldırılarına rağmen ABD'nin İran'ı istikrarsızlaştırma planları içinde yeraldığı iddia edilen örgüt henüz terör örgütleri listesinde yok.
Yine "Şii egemenliğine karşı mücadele" ettiğini ileri süren Filistinli Jund Eş Şam adlı örgüt özellikle Lübnan'daki sivillere yönelik saldırılarına rağmen sadece Rusya tarafından terör örgütü olarak tanınıyor.
Türkiye'den örgütler...
ABD'nin kendisini uluslararası mahkeme konumuna yerleştirerek hazırladığı listede Türkiye'den PKK ve DHKP-C de yer alıyor. Türkiye zaman zaman listeye yeni örgütleri eklemek için uğraşırken, ABD'nin listede yer verdiği örgütler konusunda Avrupa Birliği'ne baskı yaptığı biliniyor.
Ali Örnek (soL)