Yunanistan Komünist Partisi (KKE), 5 Temmuz'da yapılacak kemer sıkma referandumuyla ilgili kendi tutumlarını ve diğer partilerin tutumlarını açıklayan bir açıklama yayımladı. Açıklamada referandumun "aslında sosyal demokrat olan 'sol' Syriza'nın ve 'sağ kanat' milliyetçi ANEL'in" seçim öncesi vaatlerinin iflası olduğu söylendi.
Referandumda sorulan tek sorunun Avrupa Birliği, IMF ve Avrupa Merkez Bankası tarafından önerilen anlaşmanın kabul edilip edilmediği olduğu ve referandumun halk karşıtı önlemlerin devamı için yapıldığı belirtildi.
HÜKÜMET 'HAYIR', MUHALEFET 'EVET' DİYOR
Hükümetin de halkı "hayır" demeye ve bu "hayır"ı kendi önerdiği ve yine AB, IMF ve Avrupa Merkez Bankası'nınkine benzeyen anlaşmasına destek olarak göstermeye çalıştığının belirtildiği açıklamada Syriza'nın önerisinin de işçi ve halk karşıtı önlemler içerdiği ve ülkenin Euro Bölgesi'nde kalmasını, sermayenin kârlılığını artırarak kapitalist "büyüme"yi sürdürmeyi amaçladığı belirtti.
Syriza-ANEL hükümetinin de "bizim ortak yurdumuz Avrupa" ya da "Avrupa'nın başarısı" gibi söylemler sürerken kendi önerilerinin de AB, IMF ve Avrupa Merkez Bankası'nın önerisi ile yüzde 90 aynı olduğunu kabul ettiği belirtilen açıklamada, Syriza'nın önerisinin seçim öncesindeki vaatlerle bağı bulunmadığı bildirildi.
Faşist Altın Şafak'ın da hükümetle birlikte "hayır"dan yana tavır aldığı belirtilirken, Altın Şafak'ın daha farklı olarak ulusal para birimine dönüşü desteklediği söylendi. Diğer taraftan sağcı Yeni Demokrasi ve sosyal demokrat PASOK ve POTAMI'nin "evet" diyen bir cephe kurduğu, bunu da "bedeli ne olursa olsun AB'de kalmak" üzerinden açıkladıkları belirtildi.
KKE'NİN TUTUMU
Açıklamada iki cevabın da "AB" ve kapitalist barbarlığa "evet" demeye yol açtığı söylenirken, KKE'nin Syriza'dan referanduma "AB-Avrupa Merkez Bankası-IMF ve Yunanistan hükümetine hayır, AB'den çıkılsın, Anlaşmalar ve buna bağlı uygulanan yasalar iptal edilsin" seçeneklerini eklemesini talep ettiğini, ancak Syriza'nın bunu kabul etmediği belirtildi.
Hükümetin halka şantaj yapmaya çalıştığı ve Syriza'nın önerisinin de halk karşıtı planları içerdiği, halka sunulanların halk karşıtı seçenekler olduğu bildirildi.
KKE, referandumu AB karşıtı muhalefeti ve kapitalist barbarlıktan çıkış yolunu güçlendirmek için bir fırsat olarak kullanacağını duyururken, bunun için konulan hedefin AB'den kopuş, borçların tek taraflı iptali, tekellerin kamulaştırılması ve işçi-halk iktidarı olduğunu duyurdu.
Halktan konulan bu iki kötü seçenek arasında seçim yapması istenirken, seçimin "kırk katırla kırk satır" arasında olduğu belirtildi. Halkın mümkün olan her yolla AB'ye karşı olduğunu göstermesi istenirken, bu ikilemden KKE'nin önerisiyle çıkılabileceği vurgulandı.