Suudi prensten patronlara: Gevşe ve yatırım yap

Suudi iş dünyasını sallayan gözaltı ve tutuklama dalgasının ardından, prenslerin de dahil olduğu ekipler, patronları ülkenin yatırım için 'güvenli' olduğuna ikna etmeye çalışıyor. Prens Salman'ın servet transferi hamlesi, krallığın en büyük yatırımcılarını vurmuştu.

Suudi Arabistan'da yolsuzluklarla mücadele için bakanların da dahil olduğu yöneticilerin gözaltına alınmasından 3 ay sonra, krallık yatırımcıları ülkenin iş için vaatkar olduğu fikrine ikna etmeye çalışıyor.

Ülkedeki yabancı ve yerel yatırımcılar, yolsuzlukla ilgili uzun zamandan beri şikayetçi ve bununla yüzleşmek Prensi Muhammed bin Salman'ın ülkeyi dönüştürmesi ve ekonominin petrol ihracatına olan bağımlılığının azaltılması için başlattığı reformların önemli bir parçası.

Ancak patronların, Kasım ayında prensler, iş adamları ve hükümet yetkililerine düzenlenen baskın ve sürecin gizliliği hakkında halen huzursuz olduğu belirtiliyor.

Krallıkta geniş temasları olan bir patron, yolsuzlukla mücadele gündemine işaret ederek "Bu, Suudi Arabistan'a neden yatırım yapmanız gerektiğine dair bir vaat değil. Süreç büyük bir çelişki yumağı haline geldi" ifadelerini kullanıyor.

BAŞSAVCI, SÜRECİ 'AÇIK VE ŞEFFAF' OLARAK NİTELEDİ

Öte yandan yetkili Suudi makamları, yolsuzlukla mücadele kampanyasını yanlış uyguladıklarının söylenmesine şiddetle karşı çıkıyor.

Prens Muhammed'in de aralarında yer aldığı üst düzey yetkililer geçen aydan bu yana kıdemli yerli patronlarla bir araya gelerek, bu darboğazın büyük oranda bittiğini ve ticaret yapmanın güvenli olduğunu söyledikleri ikna turları düzenliyor. Yolsuzluk operasyonunda tutuklanan kişilerin çoğunun serbest bırakıldığı belirtiliyor.

Geçen ay İsviçre'nin Davos kentinde düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu'ndaki küresel siyasi ve ticari liderlerin önünde, Suudi yetkililer gözaltına alınma ve tutuklanma süreçleri hakkındaki endişelerin yersiz olduğunu söyledi ve belirsizlik, kanunsuzluk iddialarını reddetti.

Ülkenin Ticaret ve Yatırım Bakanı Majid bin Abdullah el-Kaasabi, Davos'taki bir oturumda; "Başarıya giden yolun inşası devam ediyor ve Suudi Arabistan ivme kazanıyor. Burada ve ülkemizde hatalar yapabileceğimiz doğru. Suudi Arabistan mükemmel bir ülke değildir. Suudi Arabistan başka herhangi bir ülke gibidir" ifadelerini kullanmıştı.

Başsavcı Saud el-Mojeb de, gelişmeleri "bağımsız bir yargı süreci" ve "şeffaflık, açıklık ve iyi yönetişimi sağlayacak bir revizyonun parçası" olarak nitelendirmişti.

'TUTUKLULARDAN 100 MİLYAR DOLAR GELİR ELDE EDİLDİ'
Hükümet, tutukluların özgürlüğüne karşılık olarak yapılan finansal anlaşmaların, çoğunlukla toprak ve likit olmayan varlıklarla 100 milyar doları aştığını söyledi.

Bu, Suudi hükümetine kuzeybatı çölünde 500 milyar dolarlık ekonomik bölge inşaası gibi büyük kalkınma planları için, sürecin milyarlarca dolar kazandırmaya yardımcı olduğunu gösteriyor.

Ancak gözaltına alınan kişiler hakkında yalnızca bir avuç gerçek ortaya çıkarılabildi. Mali yerleşimlerin ayrıntıları da gizli tutuluyor ve Reuters, hükümetin brüt tahminini doğrulayamadığını belirtiyor.

Yetkili makamlar, tutukluların adlarının gizli tutulmasını itibarın korunması ve sonrasında açılacak itibar davalarını engellemek gibi uzun süreli mahkeme süreçlerinden kaçınmakla gerekçelendiriyor. 

Suudi yetkililer ile yerel patronlar arasında Ocak ayında yapılan toplantıların, başkent Riyad ve Cidde dahil olmak üzere birden fazla yerde gerçekleştiği belirtiliyor.

Kaynaklar, yetkililerin bir sonraki hamlenin aynı olacağından endişe duyan Suudi patronları rahatlatmaya çalıştığını ve ilk mesajın, başka kitlesel gözaltı dalgasının kartlarda olmadığı yönünde olduğunu söylüyor.

RÜŞVET... BAZEN!

Üst düzey bankacı kaynaklardan biri, "Yolsuzlukla mücadele kampanyasının bittiği söylendi, 'işinizi normal şekilde devam ettirip ekonomiye yatırım yapın' dendi" ifadelerini kullandı.

Bir diğer mesaj Suudi yetkililerin yolsuzluğu nispeten dar bir şekilde tanımlamaları oldu. Kaynaklar, Suudi iş dünyası uygulamalarını iyileştirmek istediklerine söyleyen yetkililerin, ticari liderlere bu kültürün kökünden değiştirilmeyeceğini garanti ettiler.

Bu, kişisel ilişkilerin şirketler arasındaki işlemlerin belirlenmesine sıklıkla yardımcı olduğu ülkedeki patronlar açısından bir rahatlama oldu ve görüşmelerden, nakit veya arazi hediyelerinin yapılabilirliğinin devamı anlamı çıktı.

Kaynaklardan birine göre, toplantılardan birinde yetkililerin katılımcılara verdiği demeçten, hükümetin üçüncü taraflara dönük ticari ödemelerin bazen yapılması gerektiği anlaşıldı.

BAZI PATRONLARIN SİNİRLERİ YATIŞTI, BAZILARI HÂLÂ GERGİN

Reuters'e konuşan kaynaklar, prens ile yapılan toplantıların bazı katılımcıların sinirlerini yatıştırdığını, ancak diğerlerinin herhangi bir zamanda gözaltına alınma ve istikrarsızlığın yeni norm haline geldiğinden endişe duyduğunu söyledi.

Kaynaklardan biri olan Suudi işadamı ise "Bütün iş dünyası travmatize edildi" dedi.