Sömürü bâkî kalsın diye enziklika

Papa Françis, yayımladığı "çevreci" enziklika ile bütün dünyanın gündemine oturdu. "Yoksul dostu" ve "çevreci" ilan edilen Papa, tüm bunları neden yapıyor?

Tevfik Taş

18 Haziran 2015 Perşembe gününden beri artık Papa Françis'in bir lakabı daha var: Çevreci Papa! 

Vatikan'ın şefi Papa Françis, Roma'da çevre – ekonomi – toplum eksenli, 220 sayfalık hacmi olan bir enziklikayı* kamuoyu ile paylaştı. ''Ortak evimizin bakımı ve gezegenimizin geleceği için acil çağrı'' amacıyla hazırlandığı duyurulan ''Laudato Si'' adındaki enziklika, 2013 Mart'ında Kutsal Sandalye'ye oturan Papa'nın üçüncü enziklikası.

Papa, diğer iki enziklikanın temel izleğini oluşturan inanç başlığının dışında, görece daha ''dünyevi'' bir tema olan çevre sorunlarına eğiliyor. 

''Laudato Si'' Vatikan tarafından resmi olarak  kamuoyu ile paylaşılmadan iki gün önce taslak olarak İtalyan L'Espresso gazetesi tarafından yayınlandı. L'Espresso redaksiyonu ile Vatikan arasında düşük tonlu kısa bir ağız dalaşı olduysa da, kutsal Vatikan'ın çevre deklerasyonu uluslararası medyada ilgiyle karşılanmaktan geri kalmadı.

PARİS ÇEVRE KONFERANSINA HAZIRLIK
Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, bu yılın Kasım sonu, Aralık başında Paris'te toplanması planlanan Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı açısından bu enziklikanın, ''başarıya giden yolda çok önemli bir katkı'' olduğunu söyleyerek övgüsünü gizlemedi.

BM Çevre Programı'ndan Achim Steiner enziklikayı, ''gezegenmizin geleceği için uyarı'' diye niteledi. Greenpeace ve WWF'den ''açık ve net konuşulduğu'' için destek buldu. BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon enziklikayı, Paris'deki konferans için ''çerçeve metin olabilecek kadar etkili'' olarak niteledi. 

Çevreci kurum ve organlarda kısaca ''Öko – Enziklika'' olarak ifade edilen çalışma, özü itibariyle ''tüketim çılgınlığı'', ''çevre felaketi'', ''açlık ve sefalet'' ve ''israf kültürü'' başlıklarına odaklanıyor. 

'EKOLOJİK TEOLOJİ'DEN 'KURTULUŞ TEOLOJİSİ' ANIŞTIRMALARINA
''Hiç kimse bizim ortak evimize bu son iki yüz yıldaki kadar hor muamelede bulunmamıştır'' diye başlayan enziklikada, ''yeni dayanışma'' adı altında çevre ve toplum duyarlılığı yeniden tanımlanmak isteniyor. Kimileri bu enziklikadan esinlenerek "ekolojik teoloji" türetmeyi denerken, kimileri de Papa Françis'in ''Kurtuluş Teolojisi''ni yeniden canlandırmak istediğini savunuyor.

Latin Amerikan'nın neoliberal barbarlığa karşı kendi özgün ve yerel deneyimleri ile kısa dönemli de olsa hayat vermeye çalıştığı kurtuluş teolojisinin Vatikan ile uzaktan yakından ilgisinin olmadığı, hatta Vatikan'ın tüm engelleme çabalarına karşı bu tutumun savunulduğu hasır altı edilmek isteniyor. Brezilya'da görevli olup, kurtuluş teolojisi sorularına muhatap olan Başpiskopos Erwin Kräter'in, ''Benim böyle bir şeyden haberim yok'' diye açıklama yapmak zorunda kalması anlamlıdır. (Der Spiegel, 18.06.2015)

'DEVRİMCİ' PAPA!
Öko – Enziklika'nın ''aşırı kâr hırsı''nı eleştiri konusu yapması ona  anti – kapitalist bir tını vermiş olabilir. Papa Françis Kutsal Sandalye'ye oturduğundan beri yer yer kapitalizm eleştirisi yapıyormuş gibi bir izlenim vermeye çalıştığı dikkatlerden kaçmıyor. Ancak dikkatli gözlerden kaçmayacağı üzre, eleştiri kategorik olarak kapitalizme yönelik olmaktan ziyade, daha çok ''yırtıcı kapitalizm'' söylemine dayanıyor.

Potsdam Klimafolgenforschung Institu'den Joachim Schnellnhuber Papa'nın enziklikasını överek, şunları söylüyor: ''Gezegenimiz için en büyük tehlike yoksullardan değil, zenginlerden kaynaklanıyor. Bu tehlike, sonuçta bütün insanlığa karşıdır.''

Sol adına konuşan ve Almanya'nın tek Sol Parti'li  eyalet başbakanı olan Thrüngen Eyaleti Başbakanı Bodo Ramelow ise ölçüsüzlüğü o denli kaçırıyor ki, Papa'yı ''Latin Amerika perspektifine sahip, devrimci'' ilan ediyor! (Die Zeit, 14.06.2015)

NEOCONLAR VE SÖZDE ZENGİN SEVMEZ TUTUM
Papa'nın bu sözde zengin sevmez tutumuna güç veren algılardan bir tanesi de hiç kuşku yok ki, neoconlar adına faaliyet yürüten kurumların dirençleri olsa gerek. Örneğin Chicago'lu neocon düşünce kuruluşu Heartland Institue'nin sözü geçen enziklikaya yönelik eleştirisi bu temel esas alınarak yapılıyor. ''Papa olası bir hataya karşı önceden uyarılmalıdır. Onun çok etkili ve önemli etik otoritesi ıskartaya çıkmış bilim ve politikalar için kullanılmamalıdır.'' (Der Spiegel, 16.06.2015)

Bir başka enerji devi Exxon, uzmanlarını Vatikan'a gönderip, Papa'ya brifing verdirecek kadar işi ileri götürdü. Washington Başpiskoposu Donald Wuerl, Vatikan'a ilettiği mesajında şunları yazdı: ''Çevreyi korumaya yönelik çabalar elbette çok önemsenmelidir. Ama ekonomik gelişmeye de engel olunmamalı.''

ABD'deki Cumhuriyetçiler'den de Papa'ya şu mesaj iletildi: ''Papa asıl işi olan ruhanî konular ile ilgilenmelidir'' (Die Zeit, 16.06.2015)

PAPA'NIN YENİ ROLÜ
Dünyada çevre sorunlarının çok önemli boyutlara ulaştığı gerçeği çok genel bir doğru. Öko – Enziklika'nın, enziklikayı kaleme alan şahsın doğası gereği onu ilerici saiklerle ele almadığı çok açık olmalı.

Öyle ise, ruhanî meselerden başını kaldıramayacak kadar yoğun olduğu iddia olunan bir Papa nasıl olur da 220 sayfalık çevre kitabı yazar?

Papa Françis, sürdürülebilir bir kapitalizmden yana. Kriz ve savaşların verili düzeni yerlebir edebilecek devrimci potansiyeller taşıdığının farkında olabilecek kadar 'dünyevi bilgi'ye sahip olduğu görülüyor. 2013 Martı'nda göreve getirildiğinde Roma yakınlarında bir tutukevine gitmiş ve ünlü ''ayak yıkama ve öpme'' ritüelini gerçekleştirmişti. Şov olmasına şovdu, ama odaklanılması gereken yeni yönü özetliyordu bu ilk adım.

Papa Françis anaakım medya tarafından ''Yoksulların Papası'' olarak ilan edilmekte gecikilmemişti. Şimdi de ''Çevreci Papa''...

SINIFLARÜSTÜ 'HEPİMİZİN ORTAK EVİ' SÖYLEMİ
Batı Avrupa'da sınıf mücadelesinin sıkışıp, sosyalizmin verili düzen için ciddi bir tehlike teşkil ettiği 1800'lerin sonunda dönemin Papa'sı XIII. Leo, tarihte bir ilki gerçekleştirerek, ''sosyal enziklikaların atası'' olan ''Rerum Novarum''u dolaşıma sokmuştu. İşçinin, patronun ve devletin ''görev''leri yeniden tanımlanmış, kilise düzenin yeniden tahkimi konusunda daha aktif görev üstlenmişti.

Papa Françis en önemli duayeni olan XIII. Leo'nun izinden giderek, kendisinin sözleriyle, ''Üçüncü Dünya Savaşı'nın başladığı'' günümüzde benzer bir rol üstleneceği bir etkili adım daha atmış oldu. 

Öko – Enziklika içerik olarak genelgeçer doğruları içeriyor: ''Az ile daha iyi yaşam'' önermesi gibi.  ''Hepimizin ortak evi'' söylemindeki sınıflarüstü arka planlı varsayım gibi.  Ama kapitalist – emperyalist sisteme değil, ''kimi zenginler''e ayar verme amacı taşıyor. Sömürü düzeni bakî kalsın diye. 


* enziklika: Katolik Kilisesi'nin başı Papa'nın bütün kiliselere yolladığı mektup ya da genelge.